İngiltere, kendi ajanı ile IŞİD’e yüzlerce savaşçı gönderdi. Sonra da “Türkiye, teröre yardım ediyor” diye ortalığı velveleye verdi. Doğan Medya ve Paralel yayın organları da bu iftirayı seslendirdi. Türk istihbaratı kirli tezgahı ortaya çıkarınca hem İngiliz medyası hem de içerideki İngilizler sessizliğe gömüldü.
Komedya IŞİD’i Türkiye ile ilişkilendirmeye çalışan Batı medyası, Türkiye’deki işbirlikçileri ile uzun süredir kirli oyunlara imza attı. Türkiye’nin 6 milyar dolara yakın para harcayarak Suriyeli mültecilere kucak açmasını görmeyen başta İngiliz medyası, her fırsatta ülkemizin, IŞİD’a (DAEŞ) yardım ettiği yalanını alçakça söylemeye utanmadı. Avrupa’nın tamamı, eleştirdikleri Türkiye’nin Suriyeli mültecilere yaptığı yardımın onda birini bile yapmazken, bir de IŞİD’e katılan yabancı askerlerin birçoğu Türkiye’yi karalamaya çalışan Almanya ve İngiltere’den gidiyordu. Batılı medyanın bu kirli oyununa 17 Aralık’tan sonra kardeşlikleri tescillenen Doğan Medya ve Paralel yayın organları da eşlik etti. MİT TIR’larını ‘IŞİD’e silah taşıyor’ diye çeviren paralel tezgah çuvallasa da Fethullah Gülen’in gazeteleri ve Doğan medyası bu haberi, ‘Türkiye IŞİD’e silah gönderiyor’ diye vermekten hiç çekinmedi. Times, Financial Times, Guardian, Independent, Economist gibi Türkiye’yi uluslararası platformda zor durumda bırakmaya çalışan gazetelere Hürriyet, Radikal, Bugün, Zaman, Hürriyet Daily ve Today’s Zaman her fırsatta ayak uydurdu.
DOĞAN MEDYASI VE PARALELLER
Son olarak geçtiğimiz ay 15 yaşındaki Shamima Begum, 15 yaşındaki Amira Abaze ve 16 yaşındaki Kadiza Sultana’nın 17 Şubat günü IŞİD’e katılmak için İngiltere’den uçakla İstanbul’a geldi. İngiliz makamlar şüpheli üç kızın çıkışına müsaade ederken, Türk yetkilileri, kızları alıkoymamakla suçladı. Başbakan David Cameron bile “Türkler IŞİD’i destekliyor” diyerek ortalığı velveleye verirken, kızların gelişinin üç gün sonra Türk makamlarına haber verildiği ortaya çıktı. Ancak bu süreçte Zaman, Bugün ve Hürriyet bir Türk gazetesinden çok haberleri İngilizler’in ağzından verdi. Türk istihbaratı ise kızlar hakkında inceleme başlatırken, üç kızı IŞİD’e götüren birini tespit ederek kıskıvrak yakaladı.
İNGİLİZ GAZETESİ GİBİ YAZIYORLAR
Yakalanan kişinin Kanada’ya iltica ederek bu ülke adına ajanlık yapan ve IŞİD hakkında birçok bilgiyi Matt isminde Kanadalı bir görevliye veren Muhammed el Raşit olduğu ortaya çıktı. Kanada üzerinden İngiltere’ye de ajanlık yapan ve IŞİD’e Türkiye üzerinden katılımları sağlayıp, para transferlerini yapan el Raşit’in anlattıkları çok çarpıcıydı. El Raşit başta İngiltere olmak üzere dünyanın dört bir yanından gelenleri İstanbul’da karşılayıp IŞİD’e gönderiyordu. Bu arada Londra’dan bazı isimlerin, Bank Asya aracılığıyla IŞİD’e defalarca para gönderdiğini de belgeledi.
KRALİÇE’YE BAĞLILIK BİLDİRDİLER
Suçüstü yakalanan İngiltere de Kraliçe’ye bağlı Kanada da bu gelişmeyle adeta şoka girdi. Üç kız için haftalarca yayın yapıp Türkiye’yi suçlayan gazete ve TV’leri ise kirli oyunu görmezden geldi. Hiçbir İngiliz basın organı Muhmmed el Raşit haberini vermezken, Yahudi patronların yönettiği İngiliz medyasının Türkiye’deki zihin ortakları da sessizliğe gömüldü. Günlerce Türkiye’nin IŞİD ile bağlantısı varmış gibi büyük bir heyecan içinde haber yapan Hürriyet, Posta, Zaman, Bugün, Taraf, Sözcü, Cumhuriyet gibi paralel gazeteler habere hiç yer vermedi. Böylece Kraliçe’nin içimizdeki adamları bir kez daha II. Elizabeth’e bağlılıklarını bildirdi.
AJAN İTİRAF ETTİ ONLAR EDEMEDİ
Her fırsatta Türkiye’nin IŞİD’e yardım ettiği konusunda iftira ve yalan haber yapan Hürriyet, Bugün ve Zaman, son dönemde IŞİD hakkında dünya çapında gerçekleşen en önemli haberi duyurmadı. IŞİD için çalışan bin Suriyeli’nin elde ettiği bilgileri Kanada ve İngiltere ile paylaşmasını haber olarak nitelendirmeyen Doğan Medya ve Paralel gazeteler daha önce 3 İngiliz kızın Türkiye tarafından IŞİD’e gönderildiği şeklindeki haberleri geniş geniş duyurmuştu.
PARALAR BANK ASYA’DAN
Kanada ve bu ülkenin istihbarat paylaşımı sayesinde İngiltere adına ajanlık yapan Muhammed el Raşit’in üzerinden IŞİD’e dünyanın dört bir yanından aktarılan paraların dekontları da çıktı. Şanlıurfa’daki Suriyeli kuyumcular üzerinden para transferini yönlendiren el Raşit’in üzerinden çıkan banka dekontlarının Bank Asya’ya ait olması ise dikkat çekti.
LİSTEDE 150 KİŞİ VAR
Kanada adına ajanlık yapan Muhammed El Raşit, ifadesinde Güney Afrika, Endonezya, Avustralya, Nijerya gibi ülkelerden yaklaşık 150 kişinin Suriye’ye gitmesine de aracılık yaptığını söyledi. El Raşit ayrıca “Kanada Büyükelçiliği’nde, Kanadalı Matt adındaki şahısla irtibat kuruyordum. Bu şahıs 35 yaşlarında. 1.80 boylarında. Kırmızı tenli. 80-90 kilo ağırlığında. İsmini telefonuma Muteyyem diye kaydettim. Büyükelçilik’te Klod isimli üst düzey yöneticiyle irtibat kurdum. Bende telefonu yok. Matt, benim gönderdiğim bilgileri bu şahsa veriyordu” dedi.
(TAKVİM)
İlayı Kelimatullah diyerek yola çıkanların ibret verici savrulmalarına şahit oluyoruz. 2008 yılında bunların siyonistlere angaje olduğunu söyleyen insanlara deli muamelesi yapıldı. Gerçekler ortaya çıkınca ne büyük bir aldatmaca karşısında oldugumuzu, devleti ele geçirmelerine ramak kaldıktan sonra anladık. Memleketi yaşanmaz duruma getirmek üzereyken enselendiler.
Her türlü radikal eylem ve söylemden uzak, ılımlı islam derken, Amerika’da el öpen, İngilterede diz çöken, İsrail’de üç maymun olan, Türkiye’de ise devletin ve milletin altını oyan, bağrından çıktığı toplumu zehirleyen ve ona en büyük kazığı atan bir yapı ile karşılaştık. Şeytanlaşmış bir güruhu altın nesil gibi pazarladılar.
Allah’ın nusreti ile maskeleri düştü de millet bunların şerrinden kurtuldu. Şimdi bütün oyunları neticeyie ulaşmadan deşifre oluyor ve attıkları mühimmat bumerang misali dönüp kendilerini vuruyor.
Yakın gelecekte taseronluğunu yaptıkları karanlık güçler ile beraber en büyük zilleti tadacaklar. Kurdukları düzen başlarına yıkılacak ve dünya bambaşka bir çağa girecek. Bunlar ise enayilikleri pişmanlıkları ile başbaşa kalacaklar.