Medyasını topyekün “terör medyası” haline getiren Aydın Doğan, bugün Hürriyet’in birinci sayfasından bir açıklama yayınlattı. Doğan, içine düştüğü “terör işbirlikçiliği” çukurundan zerre kadar rahatsız olmadığını gösterip, hükümete de yalan ve skandal bir açıklamayla savaş açtı.
MEDYAGUNDEM.COM- Savcı Mehmet Selim Kiraz’ın şehit olduğu süreç, Aydın Doğan medyasının nasıl “terör medyası” ve “DHKP-C gazeteleri” haline geldiğini de gösterdi.
Aydın Doğan tüm Türkiye’de infiale neden olan “terör propagandası” yayınlarından sonra zerre kadar bu durumdan rahatsız olmadığını, bugün Hürriyet’te yayınlattığı bir açıklamayla hükümete savaş açarak da belli etti.
Şehit savcının başına DHKP-C teröristi tarafından silah dayanmış fotoğrafını yayınlayarak “terör propagandası” yapan Aydın Doğan medyasını cenazeye almayan Başbakan Ahmet Davutoğlu’na saldıran Hürriyet, “Başbakan’ın ağır suçlamaları, demokrasilerin en sıkıntılı konularından biri olan terörle ilgili haberlerde basın özgürlüğünün sınırlarının nereden geçtiği tartışmasının alanına giriyor. Hürriyet, bu menfur eylemi birinci sayfasında ‘Teröre Lanet’ manşetiyle duyurmuş, altında eylemin fotoğrafını kontrollü bir şekilde yayımlamıştır. Bunu yaparken, halkın haber alma hakkıyla terör propagandası yapmama ilkesi arasındaki dengeyi hassasiyetle gözetmiştir.” şeklindeki skandal ifadelere yer verildi. Oysa Hürriyet’in “Berkin’e ihanet” manşetini attığı ve savcının başına silah dayanmış fotoğrafın yer aldığı gazeteyi tüm Türkiye okudu. Geceden oluşan tepkiler üzerine Hüriyet sadece İstanbul şehir baskısında manşeti değiştirdi. Bu gerçeği örten Hürriyet, yaptığı açıklamayla hem yalan söyledi, hem de geri adım atmayarak kendini aklamaya çalıştı.
Hürriyet’in açıklamasında, “Hürriyet bağımsız bir gazetedir. Gücünü okurlarından alır. Hürriyet’i parti gazeteleriyle karıştırmamak gerekir.” ifadesi ise tam bir oksimorondu. Çünkü Hüriyet “DHKP-C gazetesi” yani “terör gazetesi” olmuştu. Aynaya bakmadan “parti gazeteleri” diye suçlama yöneltti.
Bir haber ve habere ilişkin materyalin yayınlanmasındaki temel etik ilke, toplum yararıdır Allah Aşkına! söz konusu Yürek burkan fotoğrafta bir toplum yararı mı var yoksa tam tersi mi? Bu soruya verilen cevap zaten durumu özetliyor. Hürriyet gazetesinin o fotoğrafı yayımlamasının tek amacının toplumda korku ve endişe duygusu yaratarak, terörize etmek olduğunu hepimiz biliyoruz. Biz hürriyet gazetesinin bu ve benzeri demode filmlerini daha önce de çok gördük. Hürriyet manşetlerle hükümet devirip, suikastlere azmettirdiği o eski günlerin özlemiyle tutuşuyor ancak hiç heveslenmesin artık eski Türkiye yok! Ahmet Kaya, Hırant Dink örnekleri dün gibi hafızamızda. Asla unutmayacağız ve bu kara lekelerini de ahlaksızlık ve ihanetten vazgeçmedikleri sürece yüzlerine haykıracağız.
Eğer bu ülkede Uluslararası FETÖ darbesi başarılı olsaydı, ilk önce kelesi gidecek kişinin Aydın Doğan salağı olduğunu bu adama birileri anlatsınlar. Hükümete tahammül edemeyen Örgüt darbeden sonra Aydın Doğan’ın isteklerine tahammül edeceğini sanıyorsa-sandıysa hayatının en büyük yanılgısı içerisinde olduklarını bir gün anlarlar. Ha sadece Aydın Doğan’da değil, Ciner’den tutunda Boğazdaki Baronlara kadar hepsinin kellesinin gideceğini eli kalem turtan birileri bu sığırlara anlatsınlar. İnanın bu konu çok önemli, hala bu darbe olayını ciddiye almayan aklı evvelleri yüzüne bir tokat atıp uyandıralım.