Hürriyet yazarı Yalçın Bayer 299 işçinin hayatını kaybettiği Soma faciasını hükümete karşı ‘darbe’ olarak niteledi.
Hürriyet gazetesi yazarı Yalçın Bayer, Soma’daki maden kazasında hayatını kaybeden yüzlerce işçiyle ilgili öyle bir tanımlamada bulundu ki, “Bu kadarı da pes” dedirtti.
Yalçın Bayer bugünkü köşe yazısında, generallerin, Gezicilerin ve 17 Aralık’ta paralel örgütün yapamadığını “Soma yaptı” anlamına gelecek cümleler kullandı. Bayer yazısında, “Hakiki darbe Soma’dır. İktidar diğer çakma darbelerden kurtuldu ama bu seferki hakiki bir darbeye benziyor.” diyerek, hükümetin işinin bittiğini söyledi. Yalçın Bayer’in 299 işçinin ölümünü hükümeti devirmek için fırsat olarak görmesi, “Bu kadar mı gözünüz döndü” sorusunu akıllara getirdi.
İŞTE YALÇIN BAYER’İN O YAZISI:
Hakiki darbe ‘Soma’dır
İktidar hiç top çevirmesin, şehir efsanelerine milletin artık karnı tok.
ASKER darbe yapıyor dendi, “komplo” denilen davalar ile Silahlı Kuvvetler’in komuta kademesi neredeyse tasfiye edildi. “Yargı vesayeti var” dendi. 12 Eylül Anayasası referandumunda, HSYK Cemaat denilen yapıya teslim edildi. Yüksek mahkeme yargıçlarının çoğu tasfiye edildi. 17 Aralık’ta, “Cemaat darbe yapıyor” dendi, güvenlik bürokrasisi (yargı dahil) darı taneleri gibi ülkenin muhtelif yerlerine dağıtıldı. Eski rejimin ‘mezar kazıcısı’ yandaşlara göre, Türkiye’de herkes pusuda, iktidara darbe yapmaya çalışıyor ama nedense bir türlü başarılı olamıyordu.
Bu şehir efsaneleri ile Cumhurbaşkanlığı seçimlerine giderken beklenmedik yerden hakiki bir darbe geldi…
Rivayete göre, 30 Mart mahalli seçimlerinde, işten çıkarılma tehdidi ile yemek fişleri toplanarak tek sıra halinde götürüldükleri Manisa Cumhuriyet Meydanı’nda, ‘sarı baretleri’ ile Başbakan’ı selamlayan maden işçileri, nedeni hâlâ tartışmalı bir kaza sonucu toprağa gömüldüler.
İktidar diğer çakma darbelerden kurtuldu ama bu seferki hakiki bir darbeye benziyor.
19 yy. şartlarında madene sokulan ve hayatlarını kaybedenler, ‘bölge lideri’, ‘küresel oyun kurucu’, ‘dünyanın en büyük ekonomilerinden biri’ diye diye mangalda kül bırakmayanların aksine, cilayı kazıdılar ve hayatları pahasına gerçek resmi ortaya koydular.‘Darbe’ ile kandırılmaya çalışılan toplumun artık karnı tok.
12 Eylül’de olduğu gibi gerçekler artık dış basından öğreniliyor, neyin ne olduğunu gençler daha iyi kavrıyor.
Bir üniversite yok mudur, basının halini ‘tez’ konusu yapsın!
Yürek var mı yürek!
Hoooooşt köpek! Sahibini sesi zırlamış! Darbe olmaya darbe de, kendilerinin de içinde bulunduğu bir darbe girişimidir. Kahpenin evlatları cenaze sahipleri Sayın Başbakanımızın yanında dururken sizlere ne oluyor itioğlu itler!
Sizi enterese eden ne var? Nereniz kaşındı? Bu pezevengin konuşması halkı ayaklandırmaya-galeyana getirmeye yönelik söylemler olduğu açık seçik ortadadır.
Bu pezevenklere sesleniyorum; bundan da hiç bir şey çıkaramayacaksınız, çıkaramayacağını gibi bu son darbe girişiminiz olacaktır.
Soma’da acılı vatandaşımızın nasıl Sayın Başbakanımızın yanında durduğun görünce kafa-kelle yiyen Yılamaz gibi bu da hamutuyla yediğini çıkartmada zorlandığı görülmektedir. Yılamaz’ın karnını ağrısı buradan kayanaklanmaktadır.
SABOTAJ bütün delilleriyle ortaya çıkmasından, Alp Gürkan’ın konuşup yapılan SABOTAJ’ın kendilerine ulaşabileceği endişesiyle zırvalayıp olayı karartacaklarını sanıyorlar. Matematiksel ifadeyle üçün birisi!
Hükümetin gensoru verme atağını hiç mi hiç unutmamak lazım. Planları alt üst eden bu hamle karşısında panik havası daha da artmıştır. Buna bezer hamlelerin devam etmesi gerekmektedir. Her hamle bu şerefsizlerin paniğini daha da artıracaktır.
Dümbüklere sesleniyorum; bu sizlerin son darbe girişiminiz, Her hamlenize balyoz gibi indireceği yumruğuyla Anadolu Sağlam bekliyor.
Geri adım atanın, Başbakanını satanın ocağına incir ağacı dikilsin, şerefsizin en önde gideni olsun.
Buradan Sayın Başbakanımıza sesleniyoruz;
Yufka Yüreklilerle Çetin Yollar Aşılmaz!
Çünkü Bu Yol Kutlu Yoldur! Gider Cennete!
Ve diyoruz ki;
Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır
Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır
Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır
Ve yine diyoruz ki;
Bu itler karşısında, Düğün Gecesine Hazırız.
Korkumuz olsaydı Şeytanı Lanetin askerleri olurduk, bizler Ay Yıldızlı bayrağımızın, İstiklal Marşımızın askerleri olarak Kurtuluş Savaşına hazırız.
Sizlerde hazır mısınız deyyuslar? Hodri meydan