ATV’nin Veliaht programı ile ilgili yaptığı basit bir tasarrufu günlerdir diline dolayarak yalan yayın yapan ‘Hürriyet Yalan Dünyası Korosu’na yeni bir isim daha eklendi.
Koronun son ismi, gazetenin ombudsmanı Faruk Bildirici. Dekolte olayı ile ilgili karşı tarafın görüşlerine gazetesinin yer vermediğini son yazısında kendisi de kabul eden Bildirici, içine düştüğü vahim durumu gizleyerek Sabah’a gazetecilik ve etik dersi vermeye kalkıştı. Bildirici’ye önce kendi gazetesinin etik anlayışını iyice bir gözden geçirmesini ve Sabah’a ders vermeden önce aşağıdaki sorulara cevap vermesi gerektiğini hatırlatıyoruz.
TOROĞLU NEDEN KOVULDU?
Faruk Bildirici’nin Erman Toroğlu’nun Hürriyet’te işten çıkarılışı hakkındaki tutarsız savunması dikkatlerden kaçacak gibi değil. 30 Eylül 2013 tarihinde kelimesi kelimesine şunları kaleme almış Bildirici:
“7 Ocak 2013’teki o yazımda gazetecilerin reklam yıldızı olmalarının sakıncalarına değinmiş, Hürriyet’in ‘yazar, karikatürist ve muhabirler başta olmak üzere editoryal kadroda görev alanların reklamlara çıkamayacağı, bu yolla maddi çıkar sağlayamayacağı’ yolundaki yeni ilkesini duyurmuştum.
Hürriyet yazarları Ayşe Arman, Osman Müftüoğlu ve Erman Toroğlu’nun rol aldığı reklamlar o yazımdan, daha doğrusu yeni ilkelerin açıklanmasından sonra da devam edince, bu konuda bir yazı daha yazarak hatırlatmada bulunmuştum. Gazete yönetimi ile görüşen Arman ve Müftüoğlu’nun reklamları bir süre sonra durmuş; Hürriyet İnsan Kaynakları Direktörlüğü, reklamlara çıkmanın ‘Yayın İlkeleri’ne aykırı olduğunu Toroğlu’na yazıyla bildirmişti. Ancak bir inşaat firması reklamında oynayan Toroğlu o dönem geri adım atmadığı gibi, geçtiğimiz günlerde firmanın yeni reklamlarında rol aldı. Hürriyet’in, Toroğlu hakkındaki kararı da yeni reklamın yayınlanmaya başlamasının ardından geldi.”
Kısacası Hürriyet’in okur temsilcisi, Erman Toroğlu dışında hiçbir yazarlarının reklam faaliyetlerine dahil olmadığını, Toroğlu’nun kovulma sebebinin de “reklam yapmak” olduğunu savunuyor. Toroğlu’nun rol aldığı o reklamları, Hürriyet gazetesinin boy boy yayınlayıp para kazanmasına hiç değinmemesi bir yana; Faruk Bildirici, başka yazarlarının reklam faaliyetlerinde bulunmadığını çok net olarak iddia ediyor.
OMBUDSMAN’IN KÖŞE YAZARINDAN HABERİ YOK MU?
Ama sayın temsilcinin yazarlarının durumundan pek de haberdar olmadığı çok açık. Öyle ki reklam yapmayı 7 Ocak itibariyle kestiğini söylediği Ayşe Arman 2013 Temmuz’unda Nişantaşı City’s Alışveriş Merkezi’nin içinde yer alan City’s Mahalle ile bir anlaşma gerçekleştirdi. Bu anlaşmaya göre Arman City’s Mahalle’de 6 adet konuklu söyleşi yapacak ve buradan maddi kazanç elde edecek. Bugüne kadar bu söyleşilerden üçünü yapan Arman, sözleşmesi gereği 31 Aralık tarihine kadar üç söyleşi daha yapacak.
KÖŞE Mİ REKLAM ALANI MI?
Ayşe Arman’ın Brandium Ataşehir’in yüzü olmasını, buradan bir daire aldığını açıklamasını, yaptığı anlaşmaya göre 150 bin TL nakit para ve köşesinde yazmak için de 50 bin TL ekstra nakit para talep etmesini… Sonra da İzmir Smyrna Park Evleri’nin reklam yüzü olmasını, tanıtım gecesinin sunuculuğunu yapmasını… Yani inşaat sektöründeki doğrudan reklam işlerini bir yana bırakalım. Köşesinden tanıtımını yaptığı yazılarından sadece birkaçını hatırlayalım…
AYŞE ARMAN’IN DEKOLTESİZ İŞLERİ
“İçerenköy CarrefourSa dev bir canlı organizma” başlıklı tam sayfa yazısı… Bu arada CarrefourSa, kayınvalidesi Betül Mardin’in PR şirketi İmage Halkla İlişkiler’in o dönemki müşterileri arasında…
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/19868856.asp
*********
Milka Karaağaçlı ile tanışıp yaptığı röportaj. Röportajında özel tasarım mücevherlerden bahsediyor. Bu tarihten bir yıl sonra ise Karaağaçlı verdiği bir röportajda ‘melek kanadı’ kolyelerinin büyük satış rakamlarına ulaştığını söylüyor.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/14720589.asp
*********
Köşe yazısında bir sezeryan ameliyatına girerek bebeğin göbek bağını kestiğini anlatıyor. Hastanenin (Bahçelievler Medical Park) ismini en tepeden vererek teşekkürlerini iletmeyi de eksik etmiyor.
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=16717726&tarih=2011-01-09
*********
Yine köşesinde Louis Vuitton’un daveti ile gittiği Paris gezisini yazıyor. Çağrılan 12 kadın arasında tek gazeteci Ayşe Arman. Louis Vuitton’dan bolca bahsedip firmanın 20 bin TL yardım yaptığını ballandıra ballandıra anlatıyor. Fakat yardım sokak hayvanlarına yapılıyor. Louis Vuitton’un çantaları da hayvan derilerinden…
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/17086169_p.asp
*********
Bu sefer Nalan isimli arkadaşının düğününü yazıyor. Bu yazıda düğünün yapıldığı otel ‘Les Ottomans’, düğün pastasını tedarik eden ‘ Dolce Pasta’ ve gelinlikçi firma ‘Özlem Süer Gelinlik’den büyük bir övgüyle bahsediliyor.
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr/goster/haber.aspx?id=17126790&yazarid=12
*********
Miami tatilini yazdığı köşe yazısında Türkiye’de tutulmadığını belirttiği Chevrolet Suburban marka aracın özelliklerini ve rahatlığını anlatıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/19842446.asp
*********
Köşe yazısında ‘Banu Zeytinoğlu PR’, ‘ Gerda Plates’ , ‘Huban Korman Davetiye’ ve ‘Kutas Pasta’ isimlerini rahatlıkla ballandıra ballandıra anlatıyor.
http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/19987174.asp
SABAH
Sen seni bil sen seni, sen seni bilmezsen patlatırlar enseni! Tıpkı….Bastın mı parayı ya takla atarlar ya da istediğin her pozisyona girerler.