Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesi olayında tartışmanın ilk fitilini de Hürriyet ateşlemişti.
Yaptığı haberlerle birçok hayatın kararmasına neden olan Hürriyet Gazetesi Hrant Dink cinayetinde de önemli bir rol üstlenmiş, logosunda “Türkiye Türklerindir” yazan gazete, katillere Hrant Dink’i de hedef göstermişti. Agos Gazetesi’nin iddialarını gazetede yayınlandıktan 15 gün sonra manşetten duyuran Hürriyet, Atatürk’ün manevi kızı Sabiha Gökçen’in Ermeni olduğu iddialarını gündeme getirdi. Haberin ardından TSK da bir açıklama yaptı. Açıklamada “…Türk medyasının bir bölümünde, …sağlıklı olmayan ve tehlikeli düşüncelere, bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde ve sorumsuzca yer verildiği kaygıyla izlenmektedir” denildi.
MİLLİYETÇİLERİ TAHRİK EDEN BÜYÜK ÇARPITMA
“İlk Türk kadın pilot” olarak bilinen Sabiha Gökçen’in “Ermeni” olduğu iddiaları ortaya atıldıktan sonra asıl darbe yine Hürriyet Gazetesi’nin bir başka yazarından geldi. O güne kadar daha çok Sabiha Gökçen’in Ermeni olduğu iddiaları üzerinden yapılan tartışma, Çölaşan’ın yazısıyla başka bir boyuta taşındı. Dönemin Hürriyet yazarı Emin Çölaşan, 28 Şubat 2004 yılında yazdığı köşesinden Hrant Dink’i hedef aldı. Hrant Dink’in söylediği kelimeleri çarpıtan Çölaşan, Dink’in “Türk’ün zehirli Kanı” ifadesini kullandığını söyledi.
YALNIZ BIRAKTILAR
Dink, defalarca “yazdıklarım çarpıtılıyor” demesine rağmen, kendisini hedef tahtasına oturtan Hürriyet’ten ses çıkmadı. Gazete, Dink’e yapılan saldırıları ya görmezden geldi ya da “masum protesto eylemleri” gibi göstermeye çalıştı. Tehditler alan, neredeyse gittiği her yerde saldırıya uğrayan Hrant Dink, Hürriyet’in haberinden 3 yıl sonra Genel Yayın Yönetmeni olduğu gazetenin önünde katledildi. Saldırının faili Ogün Samast, kendini savunurken mahkemede okuduğu mektubunda “Hrant’ı manşetler öldürdü. Ben o yıllarda Agos’un yerini bile bilmezdim, Dink’i hedef gösteren gazete manşetlerini atanlar da yargılansın” dedi.
(GÜNEŞ)
Alçaklık bir seviyeyi belirtir Doğan Medyası ise çukurdur. Zavallı Hrant Dink in yaptığı bir teşbihi bilerek çarpıtarak onu Türk düşmanı gibi gösterip, yıllarca mahkemelerde süründürüp, yuhalatıp, kafasına yumurta attıran, sözlerim çarpıtılıyor, beni hedef gösteriyorlar diye çırpınmasına kulaklarını tıkayan, onu paralel yapının da içinde olduğu derin bir tezgahın kurbanı yapan, . Ahmet Kaya Kürtçe Albüm çıkaracağım dediği için linç edip, ülkesinden uzaklarda genç yaşta ölmesine sebep olan, başörtüsü ile ilgili anayasa Değişikliği önerisi MHP ve Ak partinin mutabakatıyla kabul edilince 411 el kaosa kalktı manşetini atan vicdansızlar.. Cumhurbaşkanımız, Belediye başkanı iken Okuduğu şiir yüzünden, hapis cezası alınca muhtar bile olamaz manşeti atıp, siyaseten onu da yok ettmeye yemin etmişlerdi ama Allah bu sefer ayaklarına dolandırdı… Allah sizin topunuzun belasını versin yok olduğunuz gün bu ülkenin bayramı olacak.