Kanal A’da yayınlanan Türkiye’nin Seçimi programına konuk olan Prof. Dr. Ahmet Keleş Gülen Hareketi’nin Obama’yı Başkanlık seçiminde maddi olarak desteklediğini söyledi. Keleş, “Toplanan himmetten CHP ve Cumhuriyet Gazetesi’ne epey gidiyordur” dedi.
Kanal A’da yayınlanan Fatin Dağıstanlı’nın hazırlayıp sunduğu Türkiye’nin Seçimi Programına konuk olan, Dicle Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Keleş Paralel Yapı’nın ilişkilerini ve amaçlarını deşifre etti.
Prof.Dr. Ahmet Keleş’in açıklamalarında öne çıkan kısımlar şu şekilde:
“Ben milletimi bir akademisyen olarak, entelektüel olarak aydınlatmak için bu programlara çıkıyorum. Aslında ben milletimizin aydınlanmasını ve ne ile karşı karşıya olduklarına göz önüne sermek için bu programlara çıkıyorum. Allah şahittir bizi izleyenlere tüm kutsal değerlerimi şahit göstererek söylüyorum ki benim bu programlarla maddi, manevi, dünyevi ve uhrevi hiç bir hedefim yoktur.Tüm bu konuşmalarımızın amacı milletimizin aydınlatılması ve bu harekete mensup kişilerin uyarılması ve uyandırılmasıdır.”
Ben soluğu hemen medyada almadım
“Benim yolum Gülen ile 1973’te kesişti. O zaman liseyi yeni bitirmiştim. 1973’ten 1998’e kadar 25 senelik fiilen içinde bulunduğum bir süreci ele alıyoruz. Ben Fethullah Gülen’e yollarımı ayırırken kendisine söylemem gereken şeyleri söyledim. Yaptığı yanlışları ve bugün ortaya çıkan sonuçları o günden söyledim ve ayrıldım. Ayrıldıktan sonrada kendisine bu sayfayı kapattığımı ve hesabımı Mahşerde Mahkeme-i Kübra’da açacağımı belirttim. Dolayısıyla bir kızgınlık ve küskünlükle soluğu medyada almadım.”
Bu Hareket en başından beri devlete ve siyasete talipti
“Bu Hareket kendisini Nurculuk zemini üzerine inşa etmiştir. En başından beri bu hareket devlete, siyasete ve ülkeye talipti. Hatta dünyanın büyük bir çoğunluğunun fethini gerçekleştirmek için bu hedefe yoğunlaşmışlardı. Bu çizgi büyüdü, derinleşti ama hiç bitmedi. Bir zamanlar Fethullah Gülen’in odasında Osmanlı haritası vardı. Fethullah Gülen bende buna şahidim, dedi ki “Duvarımdaki bu Osmanlı haritasını kaldırın ufkumu daraltıyor. Biz Osmanlıyı da geçmeliyiz Bizim haritamız dünya olmalıdır.”
“Bu amaçlar hiç değişmedi ancak dindarlıktaki kırılmalar ve dini hayattaki duyarlılıkların azalması benim hareketten uzaklaşmama neden oldu. Sahabe olma hevesi ile başlayan yolda hareket genişledikçe yeni bağlantılar kuruldu ve bu hassasiyetlerin ortadan kalkmasına neden oldu.”
Çete ve örgüt gibi kavramlar bu yapıyı anlatmaya yetmez
“Bir TV programında daha söylemiştim. Yine tekrar edeyim. Çete ve örgüt gibi kavramlar bu yapıyı anlatmaya yetmez. Bu yapı daha derin ve tehlikeli bir şey. Örgüt ve çete kavramları bunları açıklamaya yetmez. Bu yapı PKK ile kıyaslanamayacak kadar büyük ve vücudumuza yayılmış bir tehlikedir.”
Gülen’e görev verilmeseydi 17 Aralık’ı yapmazdı
“Fethullah Gülen bana kalsa kendisine bir görev verilmeseydi 17 Aralık Operasyonunu yapmazdı. Büyük ihtimalle ona böyle bir misyon verildi. O da kendi Hareketi’nin içinde yaptığı geri dönüşümle başaracaklarına inandılar. Adliye’deki güçlerine baktılar. Emniyet’teki güçlerine, bürokraside olan güçlerine baktılar. Eğer başarmış olsalardı dünyada çok önemli bir itibar kazanmış olacaklardı. Kendilerine yer veren dünya onlara daha büyük bir yer verecekti. Bunu başarmayı çok istediler. Ama bence burada olsaydı ve kendi seçimine kalsaydı bu işi ertelerdi.”
Dicle Üniversitesi Paralel Örgüt’ün Kandil’i
“Dicle Üniversitesi daha önce böyle değildi ancak, son yönetimle birlikte bu hareketin orada kadrolaştığını görüyoruz. Daha önce böyle bir şey yoktu. Benim girdiğim dönemde bu hareketten 5-6 kişi vardı.”
Samanyolu abimi tehdit edip aleyhime konuşturdu
“Biz 10 kardeşiz. Biri rahmetli oldu geri kalan dokuzumuz hayatta. Ben buradan söylüyorum. Net söylüyorum Samanyolu Televizyonuna söylüyorum. Benim aleyhimde bir abimi konuşturdular. Çocuklarının hepsi bu Hareket’in içinde şu anda görev yapıyor. Yurt dışındalar. Hepsini Hareket’e ben kazandırdım ve Orta Asya okullarında okudular. Bu abimi çocukları üzerinden tehdit edip konuşturduklarından hiç şüphem yok. Ben abime kızgın değilim. O sözlerin ona ait olduğuna inanmıyorum. Buradan hodri meydan diyorum. Dokuz kardeşin dokuzunu da çıkarsın abimi de getirsin. Dokuzumuzu da Samanyolu’na çıkarsın. Oraya çıkalım orada konuşalım. Yüzüme konuşsunlar benim. Ben heyecanlı konuşuyorum. Doğruları konuşuyorum. Beni çıkarsınlar ben bunları Samanyolu’nda Samanyolu’nu temsil edenlerle beraber konuşayım. Çünkü ben onların hepsiyle beraber yürüdüm.”
Samanyolu bunları konuşsun
“Başkanlık seçiminde Obama’ya ne kadar yardım yaptıklarını herkes biliyor. Bu yapının tabanında yer alan ve bu işe samimi olarak bakan kardeşlerime sesleniyorum artık gözlerini açsınlar. Çoluk çocuklarının rızkından artırarak verdikleri himmet paralarının nereye gittiğine iyi baksınlar. Bir de kendi içlerinde de geçmişte bu yapıya her şeyi feda eden insanlarla ne kadar ilgilendiklerine baksınlar. Parası yoksa bu yapıda kimse önemli değildir. Onlara destek verdiğiniz kadar öneminiz var. Bu varını yoğunu zamanında feda eden insanların ve şimdi düşmüş insanların hangisine gidip açmısın tokmusun? diye sormuşlar?. Samanyolu bunları konuşsun.”
Az önce söylediniz. Obama’yı Başkanlık seçimlerinde parasal olarak desteklediler dediniz. Paralel Yapı CHP, Cumhuriyet Gazetesi ve diğer küçük partilere para veriyor mu?
Paralel Yapı’dan CHP ve Cumhuriyet Gazetesi’ne epey miktar Himmet gidiyordur
“Bir miktar değil epey miktar gittiğini düşünüyorum. Benim içinde bulunduğum zamanlardan da bildiğim şeyler var. Önemli gördükleri gazetecilere, haber spikerlerine ne hediyelerin gittiğini biliyoruz.”
(Kanalahaber)