MEDYAGÜNDEM- Dün Habertürk’te Kasım Cindemir imzalı “Akçakale’yi Suudiler vurmuş olabilir” başlıklı bir haber yayınlandı.
Haberde, “Eski Pentagon analisti Michael Maloof’un WND sitesindeki yazısında, bölgesel kaynaklara dayanarak, Suudi Arabistan’ın, ‘Sünni müttefiki’ Türkiye’nin, Suriye’de Beşar Esad’ın devrilmesi için bir savaşa girmesini istediğini iddia etti. Maloof, Esad’ın devrilmesini Riyad kadar Katar’ın da arzu ettiğini ve bu iki ülkenin Türkiye üzerinden Beşar Esad muhaliflerine parasal ve askeri yardım verdiğini kaydetti.” denildi.
Eski Pentagon analisti bir de “Akçakale’i Suudiler vurdu” iddiasını ortaya attı. Maloof, El Arabiya Gazetesi’nin “Türk pilotlar sağ kurtarıldı ama Rusların emriyle öldürüldü ve naaşları denizin dibine bırakıldı.” şeklindeki yalan iddiasını da hatırlattı.
Eski Pentagon analistinin de içinde yer aldığı “operasyon” ne anlama geliyor?
Kimdir o eski Pentagon analisti Michael Maloof?
Karanlıklar prensi yahudi kökenli Richard Perle’ün adamıdır.
Dolayısıyla ortadaki “operasyon” daha bir manidar hale geliyor.
Türkiye’nin Suudi Arabistan’la askeri anlaşma imzaladığını ve Suudi Arabistan ile Türkiye’nin stratejik ortak olduklarını hatırlatalım.
İki ülke arasında 2000 yılında “Askeri Alanda Eğitim, Teknik ve Bilimsel İşbirliği Çerçeve Anlaşması” imzalandı. Anlaşma; Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Suudi Arabistan Savunma ve Havacılık Bakan Yardımcısı Prens Khalid Bin Sultan Bin Abdülaziz Al Saud tarafından başkent Ankara’da imzalandı.
31 Mayıs 2012 tarihinde Türkiye ile Suudi Arabistan arasında askeri eğitim işbirliği anlaşması imzalandı. Anlaşmaya imzalar, Genel Kurmay Eğitim Daire Başkanı Tuğgeneral Salih Sevil ve Suudi Arabistan Silahlı Kuvvetler Eğitim Heyet Başkanı Tuğgeneral Abdülaziz Merzuk al-Cuheni tarafından başkent Riyad’da atıldı.
14 Haziran 2012’de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suudi Arabistan Savunma Bakan Yardımcısı Prens Halid Bin Sultan’ı Çankaya Köşkü’nde kabul etti.
Suudi Arabistan Hava Kuvvetleri 2011 ve 2012 de Konya’da yapılan Anadolu kartalı askeri tatbikatına katıldı.
İşte hedef de böylesine köklü işbirliği olan Türkiye-Suudi Arabistan ittifakı.
Bu “operasyon” El Arabiya televizyonu üzerinden ilk uygulamaya sokuldu.
Çünkü El Arabiya, Birleşik Arap Emirlikleri’nden yayın yapıyor, kanalın Suudi Arabistan ve Katar tarafından ortaklaşa finanse edildiği ve yönetildiği iddia ediliyor.
Haberin El Arabiya televizyonunda yayınlanmasıyla Türkiye’de Suudi Arabistan ve Katar ile ilgili kuşku uyandırıp, güvensizlik yaratıp Suriye’de Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar ittifakını parçalamak istediler, aynı zamanda Rusya ile ilgili de kuşku uyandırıp, güvensizlik yaratıp Türkiye-Rusya ilişkilerini sabote etmek istediler.
Türkiye tüm bu “oyunu” gördü ve gerekeni yaparak, hesapları bozdu.
medyagundem.com