Akşam gazetesi yazarı Turgay Güler bugün köşesine Gülen örgütünün beddua seanslarını nasıl devam ettirdiklerini yazdı. Açık açık “AK Parti’ye oy verdiniz Allah belanızı verdi” diyen haşhaşilere Güler, “O vakit bu mantıkla on binlerce insanımızın öldüğü 17 Ağustos depremi için ne diyecekler? Dönemin Başbakanı Ecevit’ti. Siz de oyunuzu Ecevit’e vermiştiniz!” dedi.
İşte yazısı:
TÜRKİYE BÖYLESİ BİR REZİLLİĞİ DE, ALÇAKLIĞI DA GÖRMEDİ
Türkiye böylesi bir rezilliği, alçaklığı daha önce ne gördü, ne işitti.
Ne Allah’tan korkuyorlar ne de kuldan utanıyorlar.
Açık açık “Allah belalarını verdi!” diyorlar.
Diyebiliyorlar!
Böylesi bir vicdansızlığa ne söylenebilir ki?
Hatırlayın, seçim öncesi Hazreti Peygamber’in adını kullanarak siyaset yapıyorlardı.
Yapabiliyorlardı!
Hazreti Peygamber’in adını kullanarak tabanlarından kopuşları engellemeye çalışıyorlardı.
Hazreti Peygamber’i rüyalarında görüyor, Tweet talimatı alıyor, kapı kapı gezdiriyorlardı!!!
Neymiş; rüyasında Hazret’i Peygamber’i görmüş, Erdoğan’a tokat atıyormuş!
Yahut oyunuzu CHP’ye verin diyormuş!
“Tweetleri iki katına çıkarma talimatı” almışmış.
Vah ki vah!
Beddua seanslarını da gördük.
ŞİMDİ BEDDUAMIZ TUTTU DEMEYE GETİRİYORLAR
“Allah evlerine ateş salsınnnnn…” Şimdi oturmuşlar, “işte o ateş, Soma’daki ateş!” diyorlar.
Seviniyorlar!
“Bedduamız tuttu!” demeye getiriyorlar.
“AK Parti’ye oy verdikleri için bunlar oldu, biz haklı çıktık” iddiasındalar.
Bunu da açık açık dillendiriyorlar.
Yazık ki yazık!
BU NASIL BİR GÖZÜ DÖNMÜŞLÜKTÜR
Bu nasıl bir gözü dönmüşlüktür?
Bu nasıl bir vicdansızlıktır?
Babasını kaybetmiş çocuğa, kocasını kaybetmiş kadına, evladını kaybetmiş anaya; “hak etmişti, Allah belasını verdi” diyorlar.
Yuh olsun size!
Yuh olsun!
Kayısıya don vurdu diye sevindiler.
Elmaya, fındığa don vurdu diye keyiflendiler.
Yağmur az yağdı diye zil takıp oynadılar. Üzülmediler, üzülemediler.
O vakit bu mantıkla on binlerce insanımızın öldüğü 17 Ağustos depremi için ne diyecekler?
Dönemin Başbakanı Ecevit’ti.
Siz de oyunuzu Ecevit’e vermiştiniz!
Haşa!
Ve son bir not.
Kırmızı ışıkta geçen yayaya araba çarpar.
Yıldırım değil!
Bina çürük olduğu için yıkılır.
Ecevit’e oy verildiği için değil!
Bilmem anlatabildim mi?
Sizinle aynı mantıkla düşünecek olursak: bu ülkede yüzde 55 AK PARTİYE oy vermedi ”o yüzden bunlar oldu!” dersek. Ne dersiniz???