MEDYAGUNDEM.COM- Bunlar sahtekar, bunlar takiyyeci, bunlarda her yol var… Ama zerre kadar utanmaları yok… Öylesine utanmazlar ki bugün Zaman denilen Pensilvanya paçavrasında, “Dün darbeci dedikleriyle bugün işbirliği yapıyorlar” diye manşet atıyorlar.
Neymiş, bazı Ergenekon ve Balyoz sanıkları hükümete yakın medyaya Pensilvanya ihanet çetesi aleyhinde röportaj verince, Ak Parti darbecilerle işbirliği yapıyormuş!
Bir gazete haberini, bir röportajı “hükümet-darbeciler elele” kara propagandasına kim dönüştürür?
Elbette haşhaşiler…
Elbette yalan ve iftira artık genlerine işlemiş Gülenciler…
Oysa dün “darbeci” dedikleri, dün “Ergenekon terör örgütü lideri” dedikleri adamla işbirliği yapan bizzat Gülen örgütünün kendisi değil miydi?
Bir gazete haberinden hükümetin darbecilerle işbirliği yalanını ortaya atan Gülen örgütü kurumsal olarak darbecilerle bizzat işbirliği yapmamış mıydı?
Bunlar böyle sahtekar, bunlar böyle Müslüman görünümlü takiyyeciler…
İşte size en net belge…
Mehmet Haberal…
Gülen örgütünün Aksiyon dergisi 2009 yılında bakın ondan nasıl bahsediyordu:
“ETÖ davasında tutuklanan Mehmet Haberal, normal bir üniversite hocası iken nasıl yılda 1 milyar dolara hükmetmeye başladı? Üniversitesinde hangi iş adamı, siyasetçi, yüksek yargı ve askerî bürokrasi mensuplarının çocuğu burslu okuyor? Otellerinde ETÖ sanıklarıyla ne tür toplantılar yaptı? O 1980’lerin başında normal bir üniversite hocasıydı. Hacettepe Üniversitesi’nde derslere giriyordu. Mal varlığı ve serveti, bir üniversite hocasınınki nasılsa öyleydi. Ancak kısa sürede büyük servetler edindi. Şimdi yılda 1 milyar dolara hükmettiği konuşuluyor. O, hoca olmanın çok ötesinde bir holding patronu. Üniversitesi, otelleri, hastaneleri var. Emrinde 15 bin personel çalışıyor. Peki, Prof. Dr. Mehmet Haberal kim? Bu noktaya nasıl geldi? Kısa sürede bu kadar büyük servet elde edebilmesinin sırrı neydi? Kurduğu Başkent Üniversitesi, Hazine’den her yıl milyonlarca liralık yardımı nasıl aldı? Devlet bankalarından milyonlarca lira kredi kullandıktan sonra Hazine’den sorumlu hangi bakanlara iş verdi? Hastanesinin imar iznini hangi bakandan re’sen aldı? Kanunen yasak olmasına rağmen üniversitenin gelirleri farklı tüzel kişiliklere nasıl aktarıldı? Üniversiteden medya kuruluşuna 10 milyonlarca dolar para desteği niçin yapıldı, nasıl sağlandı? Üniversitesinde paraya ihtiyacı olmayan zenginlerin çocukları niçin burslu okudu? Milletvekili, iş adamı ve yüksek yargı mensuplarının çocuklarına burslu üniversite okuma imkânı sunuldu mu? Otellerinde bedava imkânlar sağlayan VIP karta Ankara bürokrasisinden kimler sahip oldu? Sorular sıralanmaya devam edebilir.
(20 Nisan 2009/ AKSİYON)”
GÜLEN MEDYASI DAHA NELER NELER YAZDI?
Haberal’ı Ergenekon Terör Örgütünün lideri, finansörü, “Ecevit’in katili” olarak suçladı cemaat medyası hep. Ta ki Haberal’ın 5 Ağustos 2013 tarihinde mahkemenin 12 yıl 6 aylık hapis cezasına rağmen tahliye edilmesine kadar. Bu tarihten sonra işler değişti. Mehmet Haberal Meclis’e gitti ve yemin ederek CHP sıralarında vekil olarak görev aldı. Haberal hapishaneden çıktıktan sonra bir anda Cemaat’e ait olduğu dillendirilen Fatih Üniversitesi’ne ziyarete gittiği haberi ortaya çıktı.Haberal hapisten çıktıktan sonra Fatih Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şerif Ali Tekalan, Haberal’e geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Mehmet Haberal da hiç zaman geçirmeden bir hafta içinde Fatih Üniversitesi’ne iade-i ziyarete gitti ve günlerden cuma olması nedeniyle cuma namazı da birlikte eda edildi.
Aksiyon Dergisi aynı sayısında yolsuzlukla ilgili bir habere de yer veriyordu. 3.1 trilyon liralık yolsuzluğun ortaya çıktığı ve açılan dava sonucunda Mehmet Haberal’ın Özel Kalem Müdürü’nün de tutuklandığını yazıyordu.
“…2004’te Başkent Üniversitesi’ne ait İzmir’deki Zübeyde Hanım Hastanesi’nde 3 trilyon liralık bir yolsuzluk oldu. Bu yolsuzlukta bazı firmalardan trilyonluk naylon fatura aldıkları tespit edilen hastane müdürü ve bazı kişiler tutuklanmıştı. O dönemde açılan davalar neticelendi ve yolsuzluk olayı kesinlik kazandı. Yolsuzluğa adı karışan Sibel Akyel, Mehmet Haberal’ın 20 yıldan fazla özel kaleminde çalışıyordu. (20 Nisan 2009/ AKSİYON)”
DARBECİLERLE İŞ TUTAN ASIL SİZSİNİZ BE!
Haberal örneği ortada… Gülen örgütünün yıllarca Ergenekon Terör Örgütünün lideri olarak suçladığı kişi ile cezaevinden çıktıktan sonra birden dost oluverdiler. Cemaat ile Haberal arasındaki ilişki “ETÖ liderliği’nden dostluğa” dönüşüvermişti.
İşte bu ihanet çetesi bugün utanmadan Sabah, Yeni Şafak, Takvim, Akit’te çıkan röportajlar üzerinden hükümetin darbecilerle iş tuttuğu yalanını söylüyor ve de hiç utanmıyor.
Şu örnek bile Gülen örgütünün nasıl bir kumpas ve ihanet yapılanması olduğunun belgesi…
sayın medya gündem yetkileri yaklaşık olarak 5-6 aydır takip ediyorum. haşhaşileri çok sıkıştırıyorsunuz. sizin siteye girmediğim okumadığım haber kalmadı ama bu bir iki gündür haşhaşiler ve haşhaşi siteler Ahmet akgündüze saldırıyorlar. onunla ilgili haber yapmanız dileğiyle. zira haşhaşiler 30 mart yenilgisinde nurcular gayretleri onların saldırmalarına yol açtı. her gün rotahaber, aktifhaber, stv, zamanda saldırıyorlar.
Taktik hep aynı; içeri al, salıver itin olsun taktiği! Bu taktik üzerinden Soner Yalçın mı dersin, Haberal mı dersiniz, hepsi hepsi aynı kumpasla hizaya getirdiler getirmesine de, dün örgüt liderliğiyle suçlananların bunlara hizmette kusur etmemeleri şaşırtıcı, içeriden çıkan diğer sanıklar çıkar çıkmaza bu tuzağı bize cemaat kurdu diyebilmelerine rağmen, işte bunların sesini çıkartmamaları kuyruğu nerden kaptırdıkları bulunduğunda ancak cevap bulunmuş olacaktır. Bunlar kuyruğu nerden, nasıl kaptırdılar?
ALLAH TOPUNUZUN BELASINI VERSİN PİSLİK ŞEREFSİZ HAYSİYETSİZ KARKTERSİZ İNSAN MÜSVEDDELERİ BU YAPTIĞINIZ HABERLERİN HEPSİNİN HESABINI BU DÜNYAYDA AHİRETTE ALLAHA VERECEKSİN ÇAPSIZ PİSLİKLER
SİZE BAKINCA İNSANIN BU AŞŞAĞIŞACAĞI HİÇ AKLIMA GELMİYOR. SİZ Mİ İSLAMI TEMSİL EDİYORSUNUZ ALÇAKLAR. NAMUZSUZLAR