MEDYAGUNDEM.COM- Paralel örgüt soruşturması ve bu örgüte dair tanıklıklara göre Fetullah Gülen elemanlarınca “mesih, peygamber, kainat imamı” gibi görülüyor.
Gülen’in söylemleri de bu iddiaları haklı çıkarıyor, örgütün sapkın bir din anlayışına sahip olduğu anlaşılıyor.
İşte son sohbeti…
Fethullah Gülen‘in herkul.org’da yayınlanan “Yolumuzun Kaderi ve Vazifemiz” başlıklı son sohbetinde kendisini peygamberlerle kıyaslayıp, peygamberlerle bir tutması Gülen örgütünün sapkın itikatının göstergesi oldu.
Gülen kendisini peygamberle şöyle bir tuttu:
“Tarih boyunca pek çok peygamber gelmiş ve Allah’ın mesajını getirmişlerdir. Ne var ki, hemen hepsi kavimleri ya da bazı düşmanları tarafından reddedilmiş, alaya alınmış ve zulme maruz bırakılmışlardır. Peygamberlere de ‘sefih, kâhin, mecnun’ demişler, size ‘haşhaşi’ demelerine aldırmayın!.. Hazreti Nuh (aleyhisselâm) nübüvvetle serfiraz kılınmış; insanları, Allah’a kul olmaya davet etmiş ve gemi mucizesi gibi harikuladeliklerle teyid edilmişti ama kavmi ona, -hâşâ- ‘sefih’ ve ‘mecnun’ diyordu. Size ‘haşhaşi’ demişler, aldırmayın. ‘Çete’ demişler, aldırmayın. ‘Sülük’ demişler, aldırmayın. Peygambere ‘sefih’ demişler; bunak demektir bu.”
HER TÜRLÜ ZULME İMZA ATIP KENDİSİNİ PEYGAMBERLE BİR TUTUYOR
Türkiye son bir yıldır Gülen örgütünün akılllara durgunluk veren zulümlerini ve kötülüklerini konuşuyor. Yapmadıkları zulüm kalmadı. İllegal telefon dinleme, şantaj, devlete ihanet, hırsızlık, vurgun, suikast… Yani yok yok… Artık devletin “terör örgütü” kapsamına aldığı şer odağının bugün “mazlum edebiyatı” yapması ve Gülen’in kendini peygamberle bir tutması Gülen örgütünün İslam için de büyük bir tehdit olduğunun kanıtı.
Öyle bir kibir içinde ki bugün hak ettiğini yaşamasını, zulümlerinin bedelinin ödetilmesini kendisini peygamberle bir tutarak, dağılan cemaatini “din istismarı” ile mesaj vererek tutmaya çalışıyor. Gülen artık kendisinin gerçek yüzünü görüp cemaati terkedenleri son bir numara ile en “kutsal” ile kandırmaya çalışıyor.
yaw he he feto he demekten bıktık sen yalandan dolandan kibirden kahpelikten bıkmadın ayıp ayıp, bir ayağın çukurda hala dünya menfaati peşindesin, seni hak din olan islama davet ediyorum feto, yoksa çetin bir azap seni bekliyor. gel bu sapıklıktan vazgeç, peygamberler kavimlerini hak dine çağıryordu bizde ise halk seni hak dine çağırıyor. zalim sultan olmak sevdanı at bir kenara, yarın öbürgün kabir var cehennem var feto aklını başına al.
Olamaz! İnanılır gibi değil! Sapıklığın bu kadarına pes doğrusu! Çok sıkıntılı bir hayat yaşamış milyonlarca Allah dostunun hayatını örnek almayı bırakıp, Peygamber hayatıyla mukayese etmesi tam bir sapıklıktır. Umarım taban bunu çok iyi gözden geçirir. Aklını yankesiciye kaptırmışlar ne kadar sağlıklı düşünebilirler ki diyeceksin. Bütün mesele burada, emanetlerini alabilirlerse ne ala, alamazlarsa onlarda bunun gibi küfür ehli olarak haşrolunacaktır. İşte, ‘Allah bir kulu alçalttı mı, ona bilgi başarısını men eder’ denmesinin hikmeti de bu olsa gerekir. Ya Rabbim bizleri ‘İhdinâs sırâtel mustakîm’ kullarından eyle, bizleri ‘İhdinâs sırâtel mustakîm’ yolundan ayırma, son nefesimizde ‘İhdinâs sırâtel mustakîm’ yolu üzere ölmeyi ve haşrolmayı bizlere nasip eyle İnşallah! Amin.
Bir bakıma Sayın Latif Erdoğan’ı teyit etmiş oldu.
Demek ki Latif Bey yalan söylemiyor muş!
Demek ki Sayın Latif Doğan’ın ‘gel yüzleşelim’ çağrısından kaçmasının nedeni buymuş!
Demek ki yüzleşseler yalanı ortaya çıkacaktı!
Demek ki Sayın Latif Doğan’ın teklifine karşılık vermeyerek, ‘Sükut İkrardan Gelir’ ilkesi doğrultusunda susarak Sayın Latif Doğan’ın ifadelerini kabul ettiğini ortaya koymuş oldu.
Demek ki, demek ki, demek ki….