Aydın Doğan ve paralel örgütün kirli ilişkilerini ortaya çıkaran SABAH yazarı Rasim Ozan Kütahyalı’nın gündemi sarsan yazıları dünkü ses kayıtlarıyla ispatlanmış oldu.
SABAH yazarı Rasim Ozan Kütahyalı ‘Gülen- CHP- Doğan ittifakı noktasındaki üçlü cephe manşetlerinin ne kadar haklı olduğu dün ispatlanmıştır’ diye yazdı. Paralel örgüt ve kafesine aldığı medyanın tüm saldırılarına ve tehditlerine rağmen susmadığını ve susmayacağını söyleyen Kütahyalı, “Bu kirli ittifakla ilgili kararı verecek olan ise bu toprakların halkıdır. Şu sözümü bir yere not edin: 18 Şubat bir dönüm noktasıdır” diye belirtti.
İşte Rasim Ozan Kütahyalı’nın SABAH’ın haklı olduğu ispatlandı başlıklı yazısı
GÜLEN-DOĞAN-CHP İTTİFAKI ÇIPLAK HALDE ORTADA
SABAH’ın Gülen- CHP- Doğan ittifakı noktasındaki üçlü cephe manşetlerinin ne kadar haklı olduğu dün ispatlanmıştır. Gözü olan herkes için manzara ortadadır. Bugün detaylarını haberlerimizde okuyacağınız ses kaydı Aydın Doğan’ın Fethullah Gülen’e biatının açık resmidir. Bu biat üçlüsünün siyasi ayağında da CHP ve özellikle de Sarıgül vardır. CHP-Gülen-Doğan ittifakı çıplak halde ortadadır.
SABAH’ın manşetlerini uydurulmuş teoriler sananlar dün gerçekleri dinleyince SABAH’ın Türk medyasının transatlantiği olduğunu bir kez daha anlamışlardır. Niye paralel örgütün medyadaki bir numaralı hedefinin SABAH olduğu da, gören gözler tarafından dün anlaşılmıştır.
SABAH KİRLİ İTTİFAKIN KALBİNE HANÇER SAPLADI
SABAH bu kirli ittifakın tam kalbine hançer saplayan en büyük ve en güçlü gazetedir. O yüzden paralel örgüt 18 Aralık günü SABAH’a el koymak istedi ama avuçlarını yaladılar. Bu biat resmini çok önceden manşet yapan biziz.
SABAH haber yapıyorsa ve manşet atıyorsa muhakkak temeli sağlamdır. Artık herkes bunu anladı.
AYDIN DOĞAN KAFESLENDİ GAZETESİ DE PARALEL ÖRGÜT BÜLTENİ HALİNE GELDİ
Ben de 5 Şubat’tan beri SABAH’ta Aydın Doğan’ın paralel örgüt tarafından nasıl kafeslendiğini yazıyorum.
Hürriyet gazetesinin bu kafeslenme yüzünden bir paralel örgüt bülteni haline geldiğini yazıyorum. Arşivime girip son 10 yazımı yeniden dikkatle okuyun lütfen.
BOŞUNA YAZMAMIŞIM
Aydın Doğan’ın çok açık biçimde paralel örgütten yana tavır aldığını ve bunun Türkiye Cumhuriyeti devleti ile savaş anlamına geldiğini ısrarla yazdım. Dünkü ses kayıtlarından sonra BUNLARI BOŞUNA YAZMADIĞIM sanırım anlaşılmıştır. 18 Şubat itibariyle Aydın Doğan için yeni bir süreç başlamıştır. 18 Şubat 2014 Doğan Holding için bir milattır. Herkes görüyor ki “Hiç kimse önünde eğilmem. Biat etmem” diyen Aydın Doğan Fethullah Gülen’e biat mesajı gönderiyor.
Fakat bu biatın sebebi acaba Doğan’ın “Hocaefendi gerçek demokratlığı temsil ediyor” gibi palavraları mıdır?
Elbette değil…
O ses kaydında iki yer var ki bu meseleyi iyi bilmeyen birinin anlaması mümkün değil. Ama ben çok iyi anlıyorum. Aydın Doğan’ın özellikle Gülen’in ilgilenmesinden çok mutluluk duyacağı İKİ HUSUS olayını da ağustos ayında nasıl görüşmeler yapıldığını da Türk medyasında en iyi bilen benim.
O YÜZDEN AYDIN DOĞAN TETİKÇİ KÖLESİYLE BANA BELALTI SALDIRTIYOR
Zaten o yüzden Aydın Doğan tetikçi kölesiyle sürekli bana belaltı saldırtıyor.
O yüzden Hürriyet bir ay içinde dört defa bana küfreden yazıları birinci sayfadan anons ediyor. O yüzden Fethullah Gülen’in talimatıyla yayınlandığı dünkü ses kayıtlarıyla ispatlanan Karanlık Kurul kepazeliğinde her hafta “Bilmemnereli” kod adıyla bana yalanlarla küfrediliyor.
O yüzden her hafta Gülen’in onayından geçtiği dün ispatlanan iğrenç senaryolarla o Şefkattepe kepazeliğinde her hafta tehdit ediliyorum. Ve işte o yüzden bu paralel örgüt tam da 17 Aralık günü sahte kasetimi çıkartıp her yere yaymak için azami çaba sarf etti. Bütün bunlar bana sökmedi ve sökmeyecek.
