Derin örgütün hayatını kararttığı polis, Meclis’ten yardım istedi.
Fatih Kutbay Dilekçe Komisyonu’na yaptığı şikâyette, “Tek suçum paralel polislerin yaptığı ihanetin belgelerini savcılığa vermem” diye yazdı. Meslekten men edilen polis, “Çalınan hayatımın, yıkılan yuvamın, mutluluğumun ve huzurumun iade edilmesini istiyorum” ifadelerine yer verdi.
Paralel Yapı mağduru polisten Meclis’e şikâyet… Fatih Kutbay, Erzincan Emniyeti Eğitim Şubesi’nde görev yaptığı 2010’da, Terörle Mücadele’nin bilgisayarına girerek Paralel Yapı tarafından hazırlanan fişleme listelerini kopyaladığı ve daha sonra suç duyurusunda bulunduğu iddialarıyla gündeme gelmişti. Meslekten men edilen Kutbay, TBMM Dilekçe Komisyonu’na ‘Paralel Çete Mağduru Polis’ başlığıyla bir dilekçe yazdı. Emniyet Genel Müdürlüğü’nü şikâyet eden Kutbay, Meclis’ten yardım istediği dilekçesinde özetle şunları kaydetti:
CEMAAT DEĞİL ÖRGÜT
Paralel Çete tarafından yaşam hakkım elimden alınarak hayatım çalınmıştır. Tek suçum milletime paralel polislerin ihanet belgelerini savcılığa götürerek suç duyurusunda bulunmaktır. Her yaptıkları yasadışı işlemi kendilerine yasal maddelerle açıklamaya çalıştığımda bana ‘Mahkemeye ver, biz istediğimiz adamı istediğimiz şeyden yargılarız, aileni de yok ederiz’ gibi sözlerle tehdit ettiler. Bu olayların sebebi onların terör örgütü kurdukları kanaatine vararak, Emniyet bilgisayarlarına girmem ve 4 bin kişilik fişleme dosyalarını ve yok etme tutanakları daha önce savcılığa gönderilmiş olan fakat yok edilmeyen tapeleri kopyalayarak bana ve bugün memleketimize ve hükümetimize darbeyapmaya çalışan terör örgütü hakkında suç duyurusunda bulunmamdır.
‘BELGELERİ BASINA VER’ DEDİLER
Başbakanımızın ve hükümetimizi yıkmaya çalışan örgütün üyeleri oldukları sabit olan bu kişiler beni sürekli tehdit etti. Kişilerin geçmişe ait telefon arama kayıtları GSM operatörlerinden istenirse, bu kişilerin nasıl bir örgütün eleman ve yöneticileri olduğu ortaya çıkacaktır. Sivas İdare Mahkemesi Heyeti her şey çok açık benim lehime olduğu halde dosyayı aylarca bekletmiş ve reddetmiştir. Bu kişiler tek imzalı bir tutanakla ihracın mümkün olmadığını bilecek kadar mesleklerinde bilgi sahibi oldukları için kasten bu kararı verdikleri açıktır. Ayrıca Danıştay 12’nci Daire’de bir yılı aşkın süredir bekleyen mesleğe dönüş davam da Paralel Yapı’yla alakalı kişiler tarafından bekletilmektedir. Emniyet’ten aldığım evrakları medyaya vermemi, intikam alacaksam öyle alabileceğimi söylediler.
TOPRAK ALTINDA SAHTE DELİL
Paralel Devlet adı verilen örgüt yıllardır sahte tape hazırlama, sahte delil üretme, içi boş soruşturmalar açtıktan sonra deliller ayarlama, sanıklar uydurma, pis işlerle uğraşan tanıklar uydurma, yasadışı evraklar düzenleme ve ardından örgüt suçuyla yargılama, toprak altına sahte deliller gömme gibi iğrenç işlerde son derece uzmanlaşmıştır.
BASKINDA AİLEMİ GÖZALTINA ALDILAR
2013’te evime yapılan baskında, ailemden kişiler de gözaltına alınmış ve bana karşı bir tehdit malzemesi olarak kullanılmıştır. Evime yapılan baskın ve Ergenekon Terör Örgütü davasına dahil edilmem de bu terör örgütünün yaptığı fişlemeleri ortaya çıkararak suç duyurusunda bulunmamdandır. Tek imzalı iftira dolu bir tutanak ile çalınan hayatımın, yıkılan yuvamın, mutluluğumun ve huzurumun ailemin iade edilmesini istiyorum. (AKŞAM)