8’inci Cumhurbaşkanı merhum Turgut Özal’ın hastaneye ayakta girdiği iddia edilen fotoğrafa son noktayı emekli foto muhabir Selahattin Yılmaz koydu.
Muğla’nın Bodrum ilçesinde yaşayan Anadolu Ajansı Emekli Foto Muhabiri Selahattin Yılmaz, Turgut Özal’ı çıplak gözle 100 metrelik mesafeden gördüğünü söyledi. Emekli olduktan sonra Bodrum’a yerleşen Yılmaz Turgut, Özal’ın hastaneye sedye ile getirildiğini belirtti.
İHA muhabirinin sorularını yanıtlayan Yılmaz, fotoğraftaki kişinin Turgut Özal olmadığını ifade ederek ‘O gün rahmetli Özal’ın olayını duyar duymaz ekiple birlikte Hacettepe’ye gittik. Cumhurbaşkanı Özal’ı hastaneye girerken gördüm. Hacettepe’ye ilk giden gazeteci bendim. Özal hastaneye yakın korumaları tarafından getirildi ve siyah ambulanstan çıkarılarak sedyenin üstünde hastaneye girdi’ dedi.
FOTOĞRAFTAKİ TAKIM ELBİSELİ KİŞİ ÖZAL DEĞİL
Yılmaz, bahsi geçen fotoğraftaki kişinin rahmetli Turgut Özal olmadığını belirterek şunları söyledi: ‘Ben, Özal’ın fotoğrafını sedyede çekmeye çalıştım ama sadece ayaklarını çekebildim korumaları önümü kapattı. Fotoğraf makinesini çıkarıp ayarlayana kadar korumalar önüme geçti. Konu olan o fotoğraf rahmetli Özal değil. Oradaki olayların en az 100 fotoğrafını çektik. Oradaki kişi takım elbiseli ve başka biri. Orada o esnada büyük karışıklık vardı. O fotoğrafta o esnada çekilenlerden biri olabilir. Çünkü, Özal’ın gelmesinin ardından hastanede inanılmaz bir yoğunluk oldu. O kargaşa sırasında çekilmiş bir fotoğraf. Bir de bu konuyu o dönemde o sedyeyi taşıyan korumalara sormak gerek. O gün orada büyük izdiham oldu, eşi Semra Hanım geldi ve ben o karışıklıktan yararlanarak tekrar içeriye girdim ama fotoğraf çekemedim çünkü Özal’ın yoğun bakımda olduğunu söylediler.’
AHMET ÖZAL’DAN SÜRPRİZ TELEFON
Konu ile ilgili gazetecilerin orada olduğu esnada Yılmaz’ın telefonu çaldı. Arayan kişinin Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal olduğu öğrenildi. Kayda giren kameralar konuşma anını saniye saniye kaydetti. Selahattin Yılmaz, telefonda Ahmet Özal’a o fotoğraftaki kişinin babası olmadığını söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü: ‘Ahmet bey ben o günü size anlatayım sizinde kafanızı karıştırıyor olabilirler, sizi de yanlış yönlendiriyor olabilirler. O gün Özal’ı o tabut gibi olan siyah ambulansla getirdi korumaları ve sedyeye aldılar. Bende gözümle gördüm acile girdiklerini. Aramızda 100 metre mesafe vardı. Benim o dönemdeki kullandığım fotoğrafta rahmetli Özal sedye üzerindeydi ama sadece ayakları görünüyordu, yüzü görünmüyordu. O an korumalar bana müdahale etti ve Özal’ın o şekilde çekilmesini istemediler. Babanız olduğu iddia edilen o fotoğrafı ben çekmedim ve oradaki kişi de Turgut Özal değil ben Özal’ı çıplak gözle sedyede gördüm.