Zekeriya Öz, yaptığı hukuksuz işlemler ve skandalların ortaya çıkmasının ardından Bolu’ya düz savcı olarak atanmıştı. Hakkındaki inceleme süren Öz, Gülen cemaatinin sesi olan Bugün Gazetesine imaj düzeltme çalışması olduğu anlaşılan bir röportaj verdi. Peki Öz’ün hangi skandal olaylarda ismi geçmişti ve verdiği röportajdaki herkesi şaşırtan ayrıntı ne?
İşadamı Ali Ağaoğlu’nun parasıyla bedava Dubai tatili yaptığı ortaya çıkan düz savcı Zekeriya Öz büyük bir skandala neden olmuştu. Öz, bedava tatili inkar yolunu seçmişti. Ağaoğlu’na kendisine fatura vermesi konusunda baskı yapan ve bir fatura timi gönderen Öz, bunda başarılı olamayınca suskunluğa gömülmüştü.
Öz ile ilgili skandallar bununla da bitmemişti. İş takipçiliği yaptığı yönündeki suçlamalar da HSYK müfettiş raporuna geçmişti. Raporda dönemin Başsavcıvekili Zekeriya Öz’ün hukuksuz işlemleri anlatılmıştı. Zekeriya Öz’ün 2011’de bir otelin kaçak kat ve cephe tadilatı ile ilgili otel sahibi menfaatine yaptığı girişimler raporda yer almıştı. Öz’ün Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir’le görüşüp baskı yaptığı bilgisine yer verilen raporda, belediye yetkililerinden usulsüz ve kanunsuz isteklerde bulunduğu ve bu konuda konumunu kullanarak ısrarcı davrandığı belirtilmişti. Otelin kaçak katını yıktırmamak için defalarca belediye gittiği ifade edilmişti.
Raporda Öz’ün bu olay dışında samatya sahilde park içerisinde bir kafenin kendi istediği kişilere verilmesi için de Demir’e baskı yaptığı ifade edildi.
Yaptığı tüm bu hukuksuzluklar bir bir ortaya çıkınca Bolu’ya düz savcı olarak atanan Öz kendini savunmak için atağa geçti. Hakkındaki inceleme süren Öz’ün imajını düzeltmek için seçtiği mecra paralel yapının amiral gemilerinden olan Bugün Gazetesi oldu. Nazlı Ilıcak’a konuşan Öz herkesi şaşırtan bir savunmaya imza attı. Öz’e göre kendisi adeta bir hukuk abidesiydi. Öyle ki bir ünlü bir gazetecinin Ergenekon Davası’na dahil edilmesi istenmiş, ancak Öz hukuksuzluğa karşı baskılara direnmişti. Oysa Öz’ün savcılığını yaptığı Ergenekon Davası’nda yargılanan gazeteci, yazar ve televizyon sahibi sayısı 39’du. Buna hiç değinmeyen Öz’ün açıklamaları tebessümle karşılandı. Ayrıca Öz bu sözlerle geçtiğimiz günlerde
BBC’ye verdiği röportajla çelişti. Öz o röportajda Ergenekon davasında hükümetten baskı gördünüz mü sorusuna şöyle yanıt vermişti:
“Yargıyı etkileyici çok ciddi bir tavırları ve baskıları olmadı. Girişimler oldu veya hukukun prensiplerini bilmeden bazı açıklamalar oldu. ‘Ben bu davanın savcısıyım’ diyerek aslında bizim adli mecrada yürütülmüş bir davanın sanki siyasi bir ayağı varmış gibi olduğunu vurguladılar. Biz bayağı sıkıntıya girdik ama siyasetçiler hukuktaki bu davaların tarafsızlık şeylerini belki çok ayrıntılı bilemeyebilirler. Veya kötü niyetle de yapmamış olabilirler. Onları ben bilmiyorum. Bunun dışında yargıyı etkileyecek bir şey olmadı.”
Öz’e itibar kazandırmak için yapıldığı anlaşılan röportajda dikkat çeken bir diğer husus ise Nazlı Ilıcak’ın tavrıydı.Nazlı Ilıcak sürekli olarak Ergenekon davasının ciddi bir temeli olduğunu ama davada bazı isimlerin haksızlığa uğradığını belirtiyordu. Ilıcak’ın bu görüşüyle ilgili davanın savcısı olan Öz’e soru yöneltmemesinin gazetecilik ilkeleriyle bağdaşmadığı yorumları yapıldı.
(A HABER)
