Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün basın danışmanı Ahmet Sever’in “Abdullah Gül il 12 yıl “isimli kitabı Aydın Doğan tarafından basıldı. Hürriyet’in iki gündür manşetinde. Kitapta yer alan bir detaysa Fetullahçılar tarafından hazırlanan Oda TV kumpasında Ruşen Çakır adını tartışmaya açıyor. Çakır’ın karanlık bağlantıları ve Oda TV operasyonunu önceden biliyor olması, devreye Cumhurbaşkanı Gül’ü sokması vs…. Not düşelim; Ahmet Sever Çakır’ın kankasıdır, yoldaşıdır, sırdaşıdır! Oda TV Ruşen Çakır’ın Fetullahçı kumpastaki rolünü tartışmaya açan bir habere yer verdi. Aynen yayınlıyoruz:
Abdullah Gül’ün başdanışmanı Ahmet Sever’in “Abdullah Gül ile 12 yıl” adlı kitabı tartışma yaratmaya devam ediyor.
Kitapta haber değeri taşıyan birçok bölümü ve yansımalarını Odatv’de okudunuz.
Kuşku yok ki, daha da çok tartışılacak.
Ve…
Kitapta, Odatv’yi ilgilendiren bir bölüm de var.
Önce, 99. sayfasından, Ahmet Sever’in anlatımlarından aynen okuyalım:
“17 Ocak 2011 tarihinde Ruşen Çakır aradı. Sesi kaygılıydı:
‘Hemen konuşmamız lazım. Ama telefonda olmaz. Yüz yüze konuşmamız gerek.’
O İstanbul’da ben Ankara’dayım. İlk uçağa atladı geldi. Endişeli olduğu her halinden belliydi: ‘Cemaat beni içeri alacak’ diye söze girdi. Ben allak bullak ‘Neden, nasıl olur?’ diyebildim.
O kaynağından emindi.
‘Tamam. Sakin ol. Ben Cumhurbaşkanı ile konuşurum’ dedim.
Ruşen’i uğurladıktan sonra Cumhurbaşkanı’nın yanına gittim. Durumu anlattım. O da çok şaşırdı:
‘Ben bir bakayım. Seninle daha sonra konuşuruz.’
Ertesi gün öğleden sonra Cumhurbaşkanı beni çağırdı. ‘Ruşen haklıymış’ dedi:
‘Ben müdahale ettim. Rahat olsun. Yalnız şimdi sana Emniyet’ten bazı isimler vereceğim. Ruşen’e söyle o isimlerle irtibatı kessin.’
Ruşen’le buluştuk. Kendisine Cumhurbaşkanı’nın söylediklerini aktardım. Derin bir nefes aldı. Haksız değildi. Bir anda kendisini, ne zaman çıkacağını bilmeden demir parmaklıklar arkasında bulması işten bile değildi.
Cumhurbaşkanı Gül müdahale etmeseydi, Ruşen Çakır, Nedim Şener ve Ahmet Şık’tan önce hapse girecekti. Bu olaydan sonra, Cumhurbaşkanı ‘Ruşen’i gezilere daha sık alalım’ dedi. Bu şekilde ona sahip çıktığını da göstermek istiyordu.”
RUŞEN ÇAKIR ODATV DAVASININ TANIĞIDIR
Özetle…
Ruşen Çakır kendisinin tutuklanacağını duyuyor.
Ne zaman?
Odatv’ye yapılan gözaltı operasyonundan tam 28 gün önce.
Peki, Ruşen Çakır’ın gözaltına alınacağı operasyon Odatv operasyonu ile ilgili mi?
Ahmet Sever’in kitabında “Cumhurbaşkanı Gül müdahale etmeseydi, Ruşen Çakır, Nedim Şener ve Ahmet Şık’tan önce hapse girecekti.” demesiyle bu ortaya çıkıyor.
Zira, Nedim Şener ve Ahmet Şık Odatv soruşturması kapsamında gözaltına alındı ve tutuklandı.
Keza, kendisine yapılması istenen ama engellenen bu operasyonun, Odatv soruşturmasıyla ilgili olduğunun işaretini daha önce Radikal’den Ezgi Başaran’a verdiği röportajda da vermişti. (30 Haziran 2014 / Radikal)
O halde…
Ruşen Çakır Odatv operasyonunu daha önceden biliyordu.
Bu nedenle…
Elimizdeki bu verilerle, Ruşen Çakır’a çağrıda bulunuyoruz…
Gazeteci Çakır, açık bir şekilde konuşmalıdır.
Kendisinin tutuklanmasını önleten “haber kaynağını” açıklamalıdır.
Abdullah Gül’ün tavsiyesiyle, hangi emniyetçilerle irtibatını kesmesi onu hapisten kurtarmıştır?
Bu isimlerin Odatv operasyonuyla ilgisi nedir?
Gazeteciliğin yargılandığı Odatv davası hala devam ediyor.
Artık kumpas olduğu herkes tarafından biliniyor.
Ve dava sonuca gidiyor.
Eğer Ruşen Çakır gerçeklerin tüm çıplaklığıyla ortaya çıkmasını istiyorsa, bu kumpasın kimler tarafından kurulduğuna dair tarihsel vazifesini yerine getirmelidir.
Ruşen Çakır Odatv davasının sanığı olması istenirken, artık doğal tanığıdır.
Konuşmalıdır.