Posta gazetesi yazarı Nedim Şener’in “FETÖ’cü listesi nasıl oluştu nasıl sızdı?” başlıklı yazısı şöyle:
FETÖ üyesi teröristlerin başını çektiği 15 Temmuz darbe girişiminden sonra 50 bin kamu görevlisi işten uzaklaştırıldı.
10 binden fazla kişi gözaltına alındı.
Hatta AB yetkilileri “Gözaltı listeleri önceden hazırlanmış” diye bir açıklama yaptı.
Yaşananlar, 2013 sonundan itibaren devletin boş durmadığını gösteriyor.
Bu listeler konusuda ilginç bir bilgi de FETÖ’cülerin kullandığı twitter hesabı ‘fuatavni’ olduğu gerekçesiyle gözaltına alınan Başbakanlık Veri Uzmanı Mustafa Koçyiğit’in ifadesinde ortaya çıktı.
“MİT’ten 20 bin kişilik paralel listesi aldık. Bunu abilere verdik” dedi.
Çok ilginç değil mi?
MİT, FETÖ’cülerle ilgili liste hazırlıyor, Başbakanlık’taki FETÖ’cüler MİT’in elindeki bilgiye ulaşıyorlar ve bunu ‘abilerine’ veriyorlar.
FETÖ’ye özel yazılım
İlk soru şu; MİT’in elindeki FETÖ’cüler listesi nasıl oluşturuldu?
İkinci soru; bu liste FETÖ’cülerin eline nasıl geçti? Önce birinci sorunun cevabını verelim:
İddiaya göre FETÖ, 2016 yılı başından itibaren örgüt üyelerinin haberleşmesi için Amerikan Güvenlik Ajansı (NSA)’nın taşeron şirketlerinden birisi tarafından hazırlanmış, Tango görünümlü bir yazılım kullanmış.
Bu yazılım, okunduğu anda mesajı siliyor. Mesajın başında ve sonunda da kripto var.
Bu yazılımın tespiti neredeyse imkansız. Bir kişi hariç, o da koca kulak NSA. Yani NSA tüm yazışmaları izleyebiliyor.
Ancak konuyu araştıran MİT, FETÖ’nün oluşturduğu iletişim gruplarında bir güvenlik açığı tespit ediliyor.
Yüz binlerce sayfa doküman
MİT bu yazılımı çözmek için Çin’den bir makine alıyor.
Bu makine 2016 yılı Şubat ayından itibaren FETÖ’cülerin oluşturduğu grubun tüm yazışmalarını çözüyor.
Ancak Mart ayında MİT içinden CIA ve MOSSAD aracılığıyla FETÖ’cülere bu haber sızdırılıyor.
FETÖ üyeleri o andan itibaren yazılımın kullanılmasına son veriyor. Şubat-Mart aylarında MİT kurduğu bu özel birim aracılığıyla bir aylık sürede 50 bine yakın FETÖ elemanını tespit ediyor.
Bu yazışmalardan isimler yanında yüz binlerce sayfa dokümana ulaşılıyor.
İşte o sırada elde edilen bilgiler ışığında listeler oluşturuluyor.
Şimdi hem MİT hem de yargı bu belgeleri titizlikle araştırıyor.
Eğer MİT’in bu konudaki çalışması sızdırılmamış olsaydı, FETÖ üyeleri bu yazılımı kullanacak, muhtemelen darbe girişimi daha planlama aşamasında haber alınabilecek ve başlamadan bitirilecekti.
Ama olmadı. Çünkü FETÖ tüm bu operasyonda yalnız değildi.
Peki FETÖ’cülere bu listeler nasıl ulaştı?
Cevap belli; Başbakanlık Veri Uzmanı Mustafa Koçyiğit’in ifadesinde ‘abiler’ dediği MİT içindeki FETÖ’cülerden.
