Nur cemaatinin önde gelen isimlerinden Akgündüz Gülen’in Türkiye’ye gelememesiyle ilgili bomba bir iddia ortaya attı.
Rotterdam İslam Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, Gülen’in çevresinde onu devre dışı bırakmak isteyenler olduğunu hatta onun Türkiye’ye gelmesini engellemeye çalıştıklarını iddia etti.
Sabah’ın sorularını yanıtlayan Akgündüz, “Fethullah Gülen’in Türkiye’ye gelmesini engelliyorlar mı?”sorusuna verdiği cevapla gündem oldu. İşte Akgündüz’ün konuyla ilgili olarak yaptığı yorum:
“Çok garip karşılıyorum orada kalmasını. Çevresindeki belli ekip ona müsaade etmiyor. Çünkü Gülen burada olsa, ona ulaşmak kolay olacak. Ve doğrular anlatılacak.”
Türkiye’ye gelmemesini istemeyenlerden bir tanesi de Emre Uslu’dur. Emre Uslu, June 15, 2012 at 5:33 pm tarihli kendi internet sitesinde ve 16.06.2012 Taraf’taki köşe yazısında Cemaat ve vizyon başlığıyla şöyle diyor:
Cemaat medyasına bakıyorum, Başbakan Erdoğan’ın Fethullah Gülen’i Türkiye’ye çağırması büyük puntolarla duyuruldu ve bir hoş-amedî olarak selamlandı. Oysa Başbakan Erdoğan’ın Gülen’i Türkiye’ye çağırması Gülen’e Türkiye’ye gel, bu “küçük” ülkenin saçma gündeminin içine “mahkûm” ol çağırısından başka bir şey değil. Zaten Erdoğan da “Gurbet hasrettir. Hasretin bedeli çok ağırdır. Faturası çok ağırdır” diyerek Gülen’e “faturası ağır oluyor” diye, gel diyor. Uhrevi bir dünyaya talip bir kişiye dünyevi “faturadan” (her neyse o fatura) dolayı yapılan çağrı ve bunu Cemaat medyasının büyük başlıklarla görmesi bu saçmalığı anlatmak için en güzel örnektir. Oysa bu çağrı Devlet Bahçeli’nin seçimlerden önce Gülen’e yaptığı çağrıdan hiç farklı değil. O da Türkiye’ye gel cemaatine sahip çık demişti. Cemaat kıyameti koparmıştı. Erdoğan’da gel cemaate sahip çık, faturası ağır oluyor diyor; hem de on binlerce Cemaat’e gönül veren insanın gözünün içine baka baka…
İşin sırrı bu yazıda değil mi?