Pensilvanya’da mukim, ‘Paralel Devlet Yapılanması’nın lideri Fetullah Gülen’in ‘beddualı sohbetine büyük tepki: “Erkeksen İsrail’e de beddua et.”
Fetullah Gülen’ın Pensivanya’daki inzivasından 8 buçuk aydan sonra ikinci bir beddua seansına ilişkin video görüntüsüyle televizyonlarda boy göstermesi ve ima yoluyla CHP ve MHP’nin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek verip oy istemesi tepkilere neden oldu.
İsrail’in, Gazze saldırıları karşısında uzun süre sessizliğini koruyan, daha sonra yaptığı açıklama ile çocukları ve kadınları öldüren İsrail yanlısı tavrını sürdüren Fetullah Gülen, paralel devlet yapılanmasına yönelik operasyonlar sonrası yeni bir bedduaya sarıldı.
Gülen, “Kim paralelse, Allah onun belasını versin. Allah yedi sülalesini yerin dibine batırsın. Kim sülükse, Allah onun bin belasını versin. Sülüklerin evlerine ateş salsın” dedi.
Gülen’in ayrıca, daha önceki dualarında kullanmadığı “ekmel” kavramına ısrarla vurgu yapması, “Örtülü olarak CHP’nin çatı aday Ekmeleddin İhsanoğlu’nu desteklediğini açıkladı” yorumlarına neden oldu. Gülen’in bu davranışı, cemaat mensuplarına da birinci ağızdan İhsanoğlu’nu desteklemesi çağrısı olarak yorumlandı.
İşte Gülen’in o sözleri: “Her hâlimizde, her tavrımızda, her davranışımızda, iman-ı ekmel, ihsân-ı ekmel, ihlas-ı ekmel, rıza-yı ekmel, yakin-i ekmel demeli, hayatımızı bu atkılar arasında bir dantela gibi düzgün işlemeye bakmalıyız.”
TEVRİYE SANATI İLE İHSANOĞLU’NA OY İSTİYOR
Fethullah Gülen’in bir dönem en yakınında bulunan ve beyin takımında yer alan Latif Erdoğan, “Gülen, konuşmasında aklınca tevriye sanatı yapıyor. Yani ‘ekmel’ kelimesi ile Ekmeleddin İhsanoğlu’na gönderme yaptığı belli. Fakat benim her zaman söylediğim şey var. Fetullah Gülen’in siyasi tercihleri her zaman yanlış olmuştur. Gülen, tercih ettiklerine de hüsran getirmiştir, bu İhsanoğlu için de böyle olacaktır” dedi.
Erdoğan, Gülen’in İhsanoğlu’nu açıktan değil de tevriye yolu ile desteklemesine ise ‘Toplumda antipatik duruma düştükleri için kendi adlarına doğrudan desteklemeleri doğru değil. Cemaatin doğrudan desteklediği bir adaya toplum tepki gösterir. Bu bağlamda çalışmayı kendi içlerinde örtülü yapıyorlar. Siyaset meselesine gelince Gülen, siyasetin her zaman doğrudan içinde oldu” diye konuştu.
GÜLEN’İN İSRAİL LOBİSİ İLE ÇALIŞMAYA TAAHHÜDÜ VAR
Latif Erdoğan, Gülen’in İsrail’e beddua etmeyip olur olmaz beddualar ile ekranlara çıkmasını eleştirdi ve “ İsrail’e beddua edemez. Bırakın bedduayı en ufak bir tenkit yapsa Amerika onu orada tutmaz. İsrail lobisi olduğu gibi aleyhine geçer. Zaten onların İsrail ile birlikte çalışmaya taahhütleri vardır. Bundan dolayı Gülen’den beddua değil, bir tepki bile beklemek doğru olmaz. Çünkü onun Amerika’da oturmasını bile temin eden ve ona kefil olan insanlar İsrail lobisi ile bağlantılı kimselerdir. Dolayısıyla ondan tepki beklemek manasız” açıklamasında bulundu
GÜLEN, İSRAİL’İN ELİNDE ESİR
Bediüzzaman Said Nursi’nin talebelerinden Abdülkadir Badıllı da, Gülen beddua ettikçe kendilerinin “Amin” dediklerini hatırlatarak, “Bu kadar olaylar sonrasında hâlâ diyor ki; ‘Örgüt değiliz, paralel değiliz.’ Peki ya bu ortaya çıkan gerçekler nedir? Bu polisler, bu kadar savcılarla işler yapan kimdir peki? Kimdir bunlar? Neyin nesidir bunlar?” diye sordu.
Badıllı, Gülen’in İsrail’e karşı beddua etmemesini hakkında ise, “İsrail’e karşı beddua edemez çünkü onların elinde esir. Niye gelmiyor Türkiye’ye? Niye hariçten bu işleri çeviriyor? Gelsin Türkiye’ye bir parti kursun, siyasete karışsın. Hem siyasete karışmıyor hem de siyasetin en dibindedir” dedi. (AKİT)
Erkek mi!. Kendi dedi zaten benim o taraklarda bezim yok diye.
Ederim edemezsin, ederim edemezsin, ederim edemezsin!
Et la!
Niiiiii!
Ettim işte!
La olum Feto onu kaynanalar dizisindeki Tijen ediyordu!
Orasını karıştırma Niiiiii!
Peki, Niiiii İsrail için mi ettin?
Orasını heç garıştırma!
Niiiii işte!
Taban, Cimaat Niiiii!