Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Sanghay Beşlisi’nden biri olabiliriz” sözlerine Rusya ve Çin’den destek mesajları gelirken, AB ve NATO ülkelerinde ise tedirginlik başladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Türkiye’nin Sanghay Beşlisi içinde yer alması, çok rahat hareket etmesini sağlar” sözlerine Rusya ve Çin’den olumlu mesajlar gelmişti.
Gelişmelerin üzerine Avrupa Birliği üyesi ülkelerin yöneticileri ile NATO yöneticileri arasında Erdoğan’ın bu çıkışına tepki gösteren de oldu, ortamı yumuşatmaya çalışan da.
“Erdoğan’ın yeni dostları” başlığıyla Frankfurter Allgemeine Zeitung’da yayımlanan analizde Türkiye’nin giderek otoriterleştiği ve Batı değerlerinden uzaklaştığı, Doğu blokundaki otokrasilerle daha yakınlık kurduğu iddiaları dile getirildi
İŞTE ANALİZDE YER ALAN İFADELER:
Türkiye, Avrupa’dan bir adım daha uzaklaşıyor ve doğudaki otokrasilere bir adım daha yaklaşıyor.
Erdoğan, ülke olarak AB’ye “sabitlenmediklerini” aksine başka fırsatlar araştırdıklarını ve bu bağlamda Rusya ile Çin’in başını çektiği Asya rejimlerinden oluşan gevşek bir birlik olan “Şanghay Beşlisini” saydı. Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Türkiye’nin üyeliğini görüştüğünü dile getirdi.
İKİNCİ KURTULUŞ SAVAŞI
Bununla, Erdoğan’ın Türkiye’nin “ikinci kurtuluş mücadelesi” sloganından neyi anladığı giderek anlaşılıyor. İlki, Osmanlı İmparatorluğu’nun devamı olarak 100 yıl önce Türkiye’yi ortaya çıkarmıştı. “İkinci Cumhuriyet” için verilen “yeni kurtuluş mücadelesiyle” ilgili olarak ise şu soru akla geliyor: Kimden kurtuluş? Batı’dan mı? Bir liberal demokrasi değerlerinden mi çözülme?
“ERDOĞAN ELEŞTİRİLERİ DUYMAK İSTEMİYOR”
“Türkiye’nin yeniden yapılandırıldığı yönündeki Avrupa’dan gelen eleştirileri Erdoğan artık duymak istemiyor. O kendisini otokrat hükümdarlar arasında daha rahat hissediyor ve dolayısıyla tehlikeli bir bağımsızlığa doğru yöneliyor.”
ne sanmıştınız sonsuza kadar ab sopasıyla pkk ve fetö aparatlarını kullanıp Türkiyenin tepesine çökebileceğinizi mi? vazgeçilmez olduğunuzu mu? Türkiye nin çaresiz olduğunu mu? hiçbir ittifak vazgeçilmez değildir vazgeçilmez olan tek şey Türkiyenin çıkarlarıdır bundan sonra ülkemizi vuran tüm terör örgütlerini destekleyen düşmanlarımızın yanında değil ulusal çıkarlarımız için nerede durmamız gerekiyorsa orada duracağız bu ülkede 100 yıl sonra ilk kez haysiyetli ve onurlu bir dış politika izleniyor celladına aşık hastalıklı zihniyet tasviye ediliyor, bağımsızlık yolunda büyük ve cesur adımlar atılıyor c.başkanımızın vizyonu ve cesareti sayesinde başımız dik amacımıza yürüyoruz düşmanımız olan batı bundan sonra pkk destekçiliği yaparken ayağınızı denk atsa iyi olur ne de olsa artık aynı ittifak içinde yer almayacağız