“ÖNDE GELEN”
ERDEM YAVUZ YAZDI
twitter.com/erdemyavuz549
Son zamanlarda sık sık okuyorsunuz; yok ABD’nin, yok İngiltere’nin, yok Almanya’nın, yok İsrail’in önde gelen gazetelerinde çok tartışılacak iddia başlıklarıyla yayınlanan abuk subuk haberleri, kendini merkez medya diye tanımlayan, aslında hegemonik Batılı güçlerin Türkiye’deki merkezleri olan amiral gazetelerin manşetlerinde…
Haberin ilk verilişinde “Önde Gelen” sıfatı konularak, haberi iddia eden ne idüğü belirsiz kaynakların söylemlerine bir saygınlık ve güvenilirlik katıldıktan sonra “içerik önemli değildir” bizim merkez medya için.
İçerikte “Türkiye aşağılansa da, olimpiyat adaylığımıza ilişkin yalan haberler de olsa, değerlerimize küfür de edilse” onlar için iddiaların “Önde Gelen” batılı bir medya organında yayınlanması daha önemlidir.
Bugün yine geçen hafta olduğu gibi, “Önde Gelen” bir ABD gazetesinde, “Türkiye’nin geçtiğimiz yıl başlarında, İsrail gizli servisi Mossad için çalışan 10 İranlı’yı Tahran’a ihbar ettiği” iddia edilmiş, gazetenin köşe yazarı Ignatius’a konuşan konuya yakın ne idüğü belirsiz kaynaklar tarafından.
Çocuklarımızın ve torunlarımızın geriye dönüp baktıklarında gurur duyacakları tarihi günler yaşıyoruz. Türkiye’nin onurlu, ilkeli, bağımsız iç ve dış politikalarının dış yansımaları bu iddialar.
Geçtiğimiz hafta dikkat çekmiş; “Küresel sermaye ve güçlerden bağımsız politikalar izlenmesi hoş karşılanmıyor, bağımsız ve milli politikalar izleyen hükümetler, en bildik yöntem olan basın yoluyla yıpratılmaya çalışılıyor, 28 Şubatta bol miktarda kullanılan MEDYA kaynağı şimdilerde tükenince, mecburen Küresel 28 Şubatçılar devreye sokuldu. 2014’ün sıcaklığını siz de hissetmeye başladınız mı?” demiştim. İşte gördünüz. Hükümetin ve MİT’in itibarına yönelik uluslararası kampanyaya hız verildi. Bu amaçla gene aynı yola başvuruyorlar. Elleri mahkum yapabilecekleri başka bir şey yok çünkü.
Haberde; İsrail’e çalışan İranlı ajan isimlerinin Tahran’a bildirilmesi, “İsraillileri tokatlama girişimi” olarak nitelendiriliyor. Bir anlığına iddiaların doğru olduğunu farz edelim. O zaman da Mossad’ın İsrail’de güçlü, yabancı ülkelerde ise ne kadar beceriksiz olduğu ortaya çıkmıyor mu? Ajanlarını koruyamayacak kadar yeteneksizmiş diyebiliriz Mossad için.
Neticede bu olayın Türkiye-ABD ve MİT-CIA ilişkilerini etkilemediği, aksine güçlendirdiği de belirtiliyor haberde. Belirtmesine gerek yok zaten, gerçekler ortada. Geçtiğimiz Mayıs ayında en üst düzeyde kabul gördü Başbakan Erdoğan, Davutoğlu ve Fidan ABD’nin başkentinde.
ABD-Türkiye ilişkisini hazmedemeyen, bir taraftan da ABD-İran yakınlaşmasını önleyemeyen İsrail daha da hırçınlaşacak, bu da işbirlikçilerinin ihtiyatsız davranmasına ve iyot gibi açığa çıkmasına neden olacak.
“Önde Gelen” artık Türkiye. Bunun farkına varamayan özgüven yoksunları mutsuz olmaya, hegemonik Batılı güçlerin Türkiye’deki merkezleri de hayal kırıklığı yaşamaya ve “arkadan gelen olmaya” devam edecek.