KALPAZAN
ERDEM YAVUZ YAZDI
twitter.com/erdemyavuz549
Bilenler bilir eski dilde ‘Kalp’ sahte para basma, yalan dolan anlamına gelir. Sahte belge üretip, para basanlara da Kalpazan denildiğini herkes biliyor zaten.
Osmanlı’da bu yola girenlere ağır cezalar verilirdi. Bugünlerde topsakalların nargile mekanı olan Tophane’de o zamanlar bu kalpazanlar zeytinyağ ile yıkandıktan sonra, topların içinde kıçı dışarıda 3 gün bekletilirmiş ki bir daha kalpazanlık yapmasın.
Aynı dönemlerde Vahşi Batı’da ise Kalpazanlar katrana batırılıp, üzerilerine tüy dökülürmüş. Sonra da ibreti alem için sokaklarda dolaştırılmış. Yani kalpazanlığa bu alemlerde pek yer yok.
Bizim küçük topsakal da elinde Katranla Kaz Tüyüne doğru çılgınca koşuyor. Baksanıza dünkü Taraf’ta resmen sahte belge üreterek, kalpazanlık yapmışlar. Anlaşılmasın diye de küçük resimler halinde vermişler haberi.
Ancak dikkatli gözlerden kaçmıyor. MİT’in şeffaflaşma çabaları sayesinde mahkemelere gönderdiği belgelerin, savunma avukatlarınca nasıl sızdırıldığı ortada. Bu belgelere dikkatli bakıldığında, orijinal MİT belgeleri ile farkı ortaya çıkmış. Ne kadar acemice.
Zaten Taraf’ın Pazar günkü haberi de Yeni Akit Gazetesi’nin 3 buçuk yıl önce verdiği haber. Ellerindeki malzeme bitti, tasfiye edilen emniyet istihbarattaki ağabeylerince klonlanan belgeler tükendi herhalde, Taraf fabrikasyon haber üretme peşine düştü.
Tamam, Tophane’de yağlı top içine konmasın kıçı dışarıda, ama en azından yeni kalpazanlara ibret olabilecek bir ceza da verilebilir günümüz şartlarında.
Neyse, görüş günü kavramını yakında yaşayacak küçük Topsakal’ın ajan olduğu Başbakan’ın ağzından da tescillendi zaten. Şimdi de sahte evrak düzenlemek ve yayınlamaktan yani kalpazanlıktan yargılanmaya başlar yakında.
Hep söyledim. Yakında bu topsakallar, İsrail yönündeki kıblelerine doğru kaçacaklar. Tabi katranlı tüye bulanmazlarsa…
Haydi Kalpazanlar İsrail’e
Haydi Kalpazanlar Katrana!
Kapak yüzyılın en güzel kapağı olmuş!
Zamanında bu ülkede fabrikatör denen yalan dolan üreten biri vardı. O bir top bezle gidince yerine yetiştirdiği yamakları geçti. Fabrikatörün zamanında sorgulanamayan, sorgulattırmayan bir yapılanma olduğu için sürekli kalpazanlık yapıyordu. Şimdi farklı bir toplum, farklı bir yönetim kısaca demokratik bir toplum, demokratik bir yönetimin idaresi bu kalpazanlılara geçit vermemektedir. En son bavulcunun yediği herzenin mutluluğu çok kısa sürdü. Boğazında kaldı, yutkunamıyor, cerrahi müdahale gerektiriyor. Tabi Dalton kardeşlerden Joe, William, Jack ve Averel için durum böyle olmakla beraber, daha dün ona destek veren bazı gazeteci ve yayın yönetmenleri açısından durum nasıl olacak onu ileriki zaman da göreceğiz.