Toplantının basına kapalı bölümünde bir konuşma yapan Başbakan Erdoğan, heyet üyelerini de dinledi. Çözüme yönelik Oslo görüşmelerinin ardından MİT Müsteşarı Hakan Fidan hakkında açılmak istenen soruşturmaya dikkat çeken Başbakan Erdoğan, “Geçen sene kardeşimi (Hakan Fidan) yakalayıp içeri atacaklardı. Siyasi riskimi aldım, teslim olmaması için bütün adımları attım. Bunu da açıkça burada söylüyorum” ifadelerini kullandı.
KARALAMALARI CİDDİYE ALMAYIN
Heyetlerin gideceği yerlerle ilgili programı kendisinin yapacağını ifade eden Başbakan, “Bölge dağılımlarını kolaylık olsun diye yaptık. Dilerseniz istişare edip değiştirebilirsiniz. Sizden sivil yaklaşımlar bekliyoruz. Hükümet propagandasını yapmak, temsilcisi gibi bir derdimiz yok. Çalışmaları hükümete destek olarak görmeyin. Bunlar bütün ülkenin faydasına” ifadelerini kullandı. Karalama kampanyalarına karşı heyetin yayında olacaklarını dile getiren Başbakan, “Yanındayız. Söylenmesi gerekeni söyleriz. Bence ciddiye almayın, cevap vermeyin. Karalayanları ciddiye alsak İnönü Stadı’nı doldurur.” dedi. Bu sırada söz alan avukat Keziban Hatemi de ‘Karalama kampanyasıyla ilgili bizler ıslanmışız. Yağmurdan korkmayız’ ifadelerini kullandı.
ÇALIŞMA SÜRESİ 2 AYA ÇIKARILDI
Toplantıda 23 kişi de söz aldı. Heyet üyeleri, ‘ Guruplarda neden hiyerarşi belirlediniz’ sorusuna Başbakan şöyle karşılık verdi: ‘Belirlemesek başlamadan dağılırdınız. Sorun çıkardı, zaman kaybı olurdu. İşinizi kolaylaştırdık.’ Erdoğan ardından da espri yaparak ‘Dernekler Kanuna bildirilmiş isimler değil isterseniz değiştirirsiniz’ dedi. Bazı üyeler de 1 ay olan çalışma süresini kısa bulduğunu açıkladı. Erdoğan ise bu sürenin 2 aya çıkarılabileceğini dile getirdi. Başka bir üyenin ‘Biz ne yapacağız, nasıl yapacağız. Yetkimiz var mı. Kandil’e. İmralı’ya gidecek miyiz?’ sorusunu yöneltti. Başbakan Erdoğan ise şu karşılığı verdi: İmralı’ya, Kandil’e gitmek söz konusu değil. BDP’yi gönderiyoruz ağır eleştirilerle baş edemiyoruz. (Yeni Şafak)