Yeni Akit gazetesinde Ali Karahasanoğlu’nun “Kağıt üçkağıdı davası, hangi tozlu rafta?” başlıklı yazısı şöyle:
Tam da ben, “Kerim Tosun, Aydın Doğan’ı ne zaman anlatacak?” başlığı attığım gün..
Meğerse Hürriyet gazetesi de, patronları Aydın Doğan’ın, benim aleyhime kazandığı bir tazminat davasını haberleştirmişler!
Üstelik, tam da Kerim Tosun’un odakta olduğu bir dava ile ilgili eleştirileri mahkum eden tazminat kararı!
“Üçkağıtta Doğan’ı, Gülen de kurtaramadı!” başlıklı yazım sebebi ile, 5 bin kayme tazminata hükmedilmiş!
Kerim Tosun kimdi?
Aydın Doğan’ın “kağıt üçkağıdı” davasında beraat kararını bozan FETÖ’cü Yargıtay üyesi..
“FETÖ’cü” diye ben demiyorum.
Devlet diyor..
İtirafçı olduğuna göre, kendisi de eskiden FETÖ’cü olduğunu kabul ediyor..
2012 yılında Yargıtay 7. Ceza Dairesi üyesi idi.
O dairede kağıt üçkağıdı davası incelendiğinde, “Suç dört dörtlük sabit. Aydın Doğan ve arkadaşları mahkum olmalı” demişti.
Tam tarih, 17.4.2012!
Sonra ne oldu ise..
2015’de..
Ceza Genel Kurulu’ndaki FETÖ’cü üyeler..
Kerim Tosun’un, tosun gibi FETÖ’cü arkadaşları..
Usûli bir noktadan itiraz ederek..
Aydın Doğan’ın mahkum edilemeyeceğini belirttiler..
Zikzağa bakın..
U dönüşüne bakın..
Bu noktada..
Soru şu:
17 Nisan 2012’den sonra..
Aydın Doğan ile, Fetullah Gülen arasında neler oldu?
Kimseyi suçlamıyorum..
Hele hele,..
Dün Hürriyet’in yayınladığı tazminat kararından sonra..
Ağzım yanmış iken..
Aydın Doğan’ı suçlamam, hiç mümkün değil..
FETÖ’cülerin patır patır itiraflarda bulunduğu bu günlerde bile..
Hâlâ bazı hakimler, Gezi’ciler lehine.. (Bu bölümün Aydın Doğan ile bir ilgisi yok.. Ama konuyu o hakim çok iyi biliyor.. Ne demek istediğimi de Gezi’ci lehine astronomik tazminat kararı veren o hakim iyi bilir!)
Fetullah Gülen’in avukatını vekil tutarak, mahkumiyetten kurtulmaya çalışanlar lehine kararlar veriyorlarsa.. (Bu hakim de, Gezi’ciler lehine karar veren hakimin ta kendisi ise..)
Bize de çok konuşmamak düşer..
Ama nezaketi elden bırakmadan..
Saygılarımızı(!) sunarak..
Sadece sormak istiyorum..
Biz sorarsak..
FETÖ’cü hakimleri sorgulayan savcılar da, belki merak edip araştırırlar..
17 Nisan 2012’den sonra, Aydın Doğan ile Fetullah Gülen arasında, acaba bir anlaşma olmuş mudur?
Ki; 2012’de “Aydın Doğan mahkum olmalı” diyen FETÖ’cüler..
Sonrasında..
Kıldan tüyden sebeplerle..
Aydın Doğan’ın sanık olduğu davanın zamanaşımına doğru gitmesine sebep olacak kararı vermiştirler?
Yok yok.. Aydın Doğan’ı suçlamıyorum..
Belki ondan habersiz..
FETÖ’cüler doğru yola gelmişlerdir..
“Aydın Abi’mize, kim nanik yapıyormuş, çıksın ortaya” deyip..
Ceza Genel Kurulu’nu tam yarıdan ikiye bölüp..
47 üyeden 23’üne karşılık..
24 üyenin, “Ortada usûlüne uygun şekilde açılmış bir dava yok. Önce usûli eksiklik giderilsin” kararı vermiş olabilirler..
Ankara’daki FETÖ’cü hakimler, doğru yolu bulmuşlarsa, Aydın Doğan’ın bu işte, ne suçu olabilir ki?
•
Ben savcıların bu konuyu araştırmasını istiyorum ama..
Tabii ki köşemiz, Aydın Doğan’a da açık..
Belki o da bir açıklama yapmak ister..
Olur ya..
“Şeytan görsün yüzünü, ben Fetullah Gülen veya onların adına hareket eden hiç kimse ile, hiçbir görüşme yapmadım.. 2012’de mahkumiyetimi istemelerinin; 2015’te ise mahkumiyetimi önleyecek şekilde, usûli sebeplerle bozma kararı verilmesini istemelerinin ardında ne yatıyor, bilmiyorum” diyebilir..
Gerçek bu yönde ise..
Hakikaten kendisi bunları söyleyebilecek durumda ise..
O söylesin, ben hem özür dileyeyim, hem de açıklamasını burdan yayınlayayım..
Sözüm söz..
Mahkeme kararına gerek yok..
Noterden açıklama yollamaya bile gerek yok..
Bir maille gerçeği açıklasın..
Biz de yayınlayalım..
Ama topu taca atmasın..
Kritik soruya cevabı versin..
•
Ne dava imiş “kağıt üçkağıdı” davası..
Ne davalar yavruladı..
Bir davadan, ne davalar çıktı..
Tazminat davaları derken..
Ceza davaları..
Hiç ilgisiz yere..
Davanın dışındaki üçüncü isimler bile, olay müdahil olup, hakkımızda dava açtırdılar..
Mesela?
Mesela, Yargıtay Ceza Genel Kurul Başkanvekili Abdülkadir İlhan..
Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nda, dosyalar ortalama 6 ayda karara çıkar..
Zamanaşımı söz konusu olabilecek bir dava ise..
Mümkünse, bu süre daha da kısaltılır..
Ama Aydın Doğan’ın bu davası, Yargıtay’da bir yıl bekletildi..
Bunu sorguladım diye, Abdülkadir Bey şikayetçi oldu.
5 yıl hapsim isteniyor..
Ben beklerdim ki, Abdülkadir Bey çıkartsın on tane örnek..
“Al ulan yalancı herif.. Bak, 1.5 yıldan önce bir tane bile dosyada karar vermemişiz” desin..
Ben de susup oturayım.
Bunu diyemeyen Abdülkadir Bey..
Savcılığa koştu..
“Atın şu adamı, 5 yıl hapse” dedi..
Biz de “Eyvallah” dedik..
Biletimizin kesileceği günü bekliyoruz.
“İyi de, usûli sebeplerle bozulan o dava ne oldu?” diyeceksiniz..
Devletin sahibi mi var ki, bilelim..
Bir tane Tayyip Erdoğan var..
Onun da gücü, bir noktaya kadar..
Darbe idi, FETÖ idi derken..
Dava da tozlu raflarda arşive gideceği günü bekliyor!