Emekli müftü D.K.: Paralel imamlar, zengin semtlerde yapılanıyor. Camide Başbakan’a hakaret edip Gülen propagandası yapan imam da paralel yapılanma tarafından terfi ettirildi.
Diyanet’te kilit noktalar dışında kadrolaşmaya önem vermediği bilinen paralel yapının, zenginlerin yaşadığı bölgelerdeki camilere ağırlık verdiği ortaya çıktı. SABAH’a konuşan emekli müftü D.K., “Paralel yapı, özellikle zengin bölgelerde yapılanıyor. Paralel yapıya bağlı imamlar, işadamlarından cami için topladıkları parayı örgüte aktarıyorlar” dedi. İşte D.K.’nin ağzından, paralel yapının Diyanet’teki örgütlenme stratejisi:
İMAMDAN ÇOK BANKA MEMURU GİBİ
“Paralel yapı, zenginlerin yaşadığı muhitlerdeki camiler dışında ibadethanelerle ilgilenmiyor. Diyanet’in kilit noktalarına sızan paralel yapı, atadığı imamları banka memuru gibi çalıştırıyor. Bu imamlar, camilerde düzenledikleri özel toplantılarda ya da vaazlarında, Başbakan Erdoğan’ı desteklemenin caiz olmadığına dair fetva veriyor. Cuma hutbe metinlerinin içine, Gülen’in konuşmalarından pasajlar ekliyorlar.
Paralel yapı, 2005’te Diyanet’te örgütlenmeye başladı. Paralel yapıya mensup imamların zengin semtlerdeki camilere atanması için büyük bir çalışma başlatıldı. Hem propagandalarını yapıyorlar, hem de toplanan bağışları örgüte aktarıyorlar. Bulundukları muhitin zengin işadamlarını kıskaca alıyorlar.
Şu anda paralel yapı, Türkiye genelindeki derneklerin tamamını ele geçirmeye çalışıyor. Böylece para kaynaklarına daha kolay ulaşacaklar. Cami bağışları için 5 bin lira toplandıysa en az 3 bin lirasını tutanağa geçirmeyip el altından örgüte kaydırıyorlar.
DİĞER LAKABI “GÖLGE ABİ”
17 Aralık öncesi dershane kavgalarıyla birlikte, cemaat içinde hareketliliğin arttığını, biz Diyanet görevlilerinin tavırlarından hissettik. Kimi müftü ve imamlar, Müslüman’ın vazifelerini unutup din görevlisi kimliğinden sıyrıldılar. Bunlardan biri de Bakırköy’deki Amine Hatun Camisi’nde yıllarca görev yapan imam İsa Erbaşı’ydı. Her yıl Pensilvanya’ya gidip Fethullah Gülen’le görüşüyor. Ona yapının içinde “Gölge Abi” diyorlar. Gülen’den aldığı brifingleri din görevlilerine telkin edip organizasyonu sağlıyor. Bir nevi postası gibi. Diyanet’in talimatlarını hiçbir zaman uygulamaz ama paralel yapının talimatlarına göre cami içinde ve dışında cemaat propagandası yapar.
Paralel yapı, Diyanet’in gönderdiği ortak vaaz sistemine ve anlayışına asla uymuyor. Kendi görüşlerini halka anlatabilmek için “Bir üstattan, bir alimden” gibi açıklamalarla Gülen’in sözleri okunuyor.
Fethullah Gülen’den emir aldığını düşündüğüm imamlar, camilerde yaptıkları özel toplantılarda, 30 Mart öncesi açık şekilde “Başbakan Erdoğan’ın işi bitti. Yüzde 30’un altına düşecek, konutundan alınacak. Mahkemeye gidip, hapsolacak” şeklinde propaganda yaptılar.
İsa Erbaşı, camide düzenlediği özel toplantılarda Başbakan’a hakaret ediyordu. “Erdoğan ülkenin altına dinamit koyup patlatmak istiyor” diyordu. Açık açık cemaati metheden örnekler veriyordu. “Bana kimse bir şey yapamaz” tarzında cümleler kuruyordu. “Benim arkamda cemaat var, hepinizi ezer geçerim” diyordu. Cami cemaatinden şikâyetler çoğalınca müftüyle kavga etti. Akabinde Diyanet’ten de müfettiş geldi. Tabii ki müfettiş de paralelci olduğu için Erbaşı, görevden alınması gerekirken terfi etti. Silivri Cezaevi Vaizliği’ne atandı. Hem maaşı hem de kıdemi yükseltilmiş oldu.” (SABAH)
Diyanetteki yayınlarındaki paralelciler senelerdir, Hz.Muhammed(sav) yerine (sas) yazarak kendilerince iz bırakıp meydan okuyorlar zaten.
Yaptiginiz onca yalan haberin vebalini nasil tasiyacaksiniz merak ediyorum. Ya inanciniz yok ya da sarhosluk icerisinde ne yaptiginizin girdiginiz gunahin farkinda degilsiniz. Binlerce insani birbirine dusman ettiniz.
Hizmetin içindeki değil bir imamın basit bir insan bile bu terbiyesizliği yapmaz. O halde, siz yalancı ve alçaksınız.