MEDYAGUNDEM.COM- Bir cemaat düşünün ki adı seks kasetleriyle şantajla, gizli belgelerle sivil hükümeti tehditle anılsın. İşte bu tuhaf durumuma dikkat çekti bugün Akşam gazetesi yazarı Kurtuluş Tayiz. Cemaatin seks kasetleriyle “demokrasi mücadelesi” vermesinin tuhaflığının altını çizdi. Bir cemaatin seks kasetleriyle adının anılmasının yanlışlığını yazdı.
Tayiz’den bölümler şöyle:
ŞANTAJ KASETLERİYLE “DEMOKRASİ” MÜCADELESİ VERENLER
Çok tuhaf bir ülkeyiz; silahla ‘hak’ arayanlara, şiddetle ‘özgürlük’ savaşı verenlere, şimdi de gizli belge ve şantaj kasetleriyle ‘demokrasi’ mücadelesi verenler eklendi.
Amaçlar iyi gibi görünüyor ama nedense araçlar hep gayri insani ve kirli.
Demokrasi mücadelesinin, hak ve özgürlük arayışının medeni ülkelerde olduğu gibi insancıl bir yöntemi, ahlaki bir yolu yok mudur?
İlle de elde silah hak arayarak insanlıktan çıkmak mı gerekir?
Sızdırma belgelerle, şantaj kasetleriyle kirlenmeden demokrasi mücadelesi verilemez mi?
Bu kadar zor mu?
Bu soruların kolay yanıtlarının olmadığını biliyorum.
Kimse, kendisine olan saygısını yitirebileceği işlere kalkışmaz diye düşünüyorum.
Hiçbir grup kendisini de kirletecek yöntemlere bilerek başvurmaz.
Galiba siyasi çekişmeler istemeden buraya sürüklüyor insanları; bir noktadan sonra ipin ucunun kaçtığını, doğru yoldan sapıldığını kestiremez oluyorlar.
Siyaset aklı ve sağduyuyu kaybettiğinde hırslara, çıkar hesaplarına, kin ve öfkeye yeniliyor.
HÜKÜMETE KASETLERLE ŞANTAJ SÜRECİ BAŞLATILDI
Şimdi de gizli ses ve kamera kayıtlarıyla hükümete yönelik şantaj süreci başlatıldı.
Türkiye günlerdir sadece kaset söylentileriyle çalkalanıyor. Kulaktan kulağa üst düzey hükümet yetkililerinin gizli çekilmiş görüntülerinin olduğu fısıldanıyor.
Yakın geçmişte bu tür şantaj kasetlerinin bazı çevreleri nasıl etkilediği hafızalarda taze. CHP lideri Deniz Baykal’ı liderlikten düşüren bu kasetler, seçimlere hazırlanan MHP yöneticilerini de siyasetten uzaklaştırdı. Bu yüzden olsa gerek şantaj kasetleri her kesim tarafından ciddiye alınıyor.
BİR CEMAATİN GİZLİ ÇEKİLMİŞ SEKS KASETLERİYLE NE İŞİ OLABİLİR?
Bahsi geçen kaset söylentileriyle Gülen Cemaati’nin bir arada anılması, önceki sızdırmaların kaynağının da Cemaat olduğuna dair kamuoyunda ciddi bir algı yarattı. Cemaatin hükümete karşı dershaneler üzerinden başlattığı siyasi mücadelenin “hak” ve “özgürlük” niteliği, sızdırılan gizli belge ve şantaj kaset söylentileriyle şimdiden gölgelendi bile. Cemaat de buna açık kapı bırakan bir izlenim veriyor. Şantaj kasetlerinin piyasaya sürülebileceği imasında bulunuyor. Bu mesajı doğrudan vermese de dolaylı olarak söz konusu kasetleri piyasaya sürebileceğini göstermekten/hissettirmekten de geri durmuyor. Bunu nasıl yapabildiklerini aklım almıyor. Dini bir cemaatin gizli çekilmiş seks kasetleriyle ne işi olabilir? Bu, o cemaatin imajını yerle bir etmez mi?
Sizin gibilerin ancak o tür şeylerle işi olur. Önce sızdırın yapın, sonra cemaat taptı deyin. Cemaattakiler bu tür düzenleri kuranlar gibi şeref yoksunu değil. Kimseninde namus işleriyle ilgilenmiyor. Haddinizi bilin……