Can Dündar zihniyeti Deniz Gezmiş’in katilidir
Ne zamandır izlemiyordum, dün sabah Ayşenur Arslan‘ın “Medya Mahallesi” programına baktım…
Can Dündar konuktu, 40 yıl önce TSK’nın emriyle alçakça katledilen Deniz Gezmiş’le ilgili belgesel yaptı Dündar, onu konuştular.
Sözde duygusal laflar edildi…
Sözde diyorum çünkü Gezmiş’i andıktan hemen sonra Deniz Gezmiş’i katleden zihniyeti de savundular utanmadan.
Midem bulandı…
Deniz Gezmiş’in katledilmesi emrini veren generallerin yani Faik Türün’lerin, Memduh Tağmaç’ların, Ali Elverdi’lerin zihniyetinin devamı olan Ergenekoncu generalleri yağladılar balladılar.
O generaller darbeci değilmiş, Denizlerin katli gibi alçakça işleri geçmişte emretmemişler gibi akladılar o Ergenekon generallerini…
Bu darbeci generallere karşı verilen adalet mücadelesini “siyasi dava” diye sundu Can Dündar ve Ayşenur Arslan…
Bir insan bir yandan nasıl ağlak bir tonda TSK’nın emriyle hunharca katledilen Deniz’i anıp, üstüne bir de belgesel yapıp hem de Deniz’in ölüm emrini verenlere yalakalık yapar? Faik Türün’lerle Çetin Doğan’ların, Memduh Tağmaç’larla İlker Başbuğ’ların, Ali Elverdi’lerle, Veli Küçük’lerin aynı zihniyetin, aynı geleneğin ürünleri olduğunu göremeyen herkes Deniz Gezmişleri katleden zihniyetin ortağıdır… Can Dündar ve Ayşenur Arslan gibiler Denizlerin katlini anmak istiyorsa önce Denizleri öldüren zihniyeti savunmaktan vazgeçecekler…
Siz, Denizleri öldürenlerin takipçilerisiniz…
Önce bu gerçekle yüzleşin…
Bugünün Faik Türün’lerine, bugünün Ali Elverdi’lerine yalakalık yapıp Deniz Gezmiş’in adını ağzınıza alamazsınız…
Bunun adı sahtekarlıktır, utanmazlıktır…
Yetmiyor üstüne bir de Deniz Gezmiş’in nefret ettiği darbecilerin işbirlikçisi komprador burjuvazinin baronlarından Aziz Yıldırım’ı da aklıyorsunuz…
Hem Deniz’i savun hem de Deniz’in nefret ettiği kompradorları…
Ne biçim insanlarsınız siz, hiç mi utanmanız kalmadı?
Hadi Ayşenur Arslan “meczup” kategorisinde görülüyor, ne dese eyvallah, sen de mi tamamen meczup hale geldin Can?
UEFA’nın, uluslararası otoritelerin şike konusunda ne karar vereceği görülecek, ortaya dökülen kanıtlardan belli maçlarda örgütlü şekilde şike ve teşvik teşebbüsü olmadığını hiçbir Avrupalıya anlatamazsınız.
O zaman ne diyeceksiniz?…
Ama bu şike davası da yalan o da siyasi dava bu iki gözü kör, vicdanı kör şahsa göre…
Siz yakında bu kompradoru aklamak için Aziz Yıldırım’ın babası Şefik Yıldırım’ın pompalı tüfekle genç karısını öldürüp malum şahsın mahkemeye tehditleriyle sadece 2 ay yatmasını da savunursunuz… Pompalı tüfekle katledilen o genç kadının hakkını savunmazsınız siz…
Mahkemeleri tehdit eden, katilleri kurtaran o komprador burjuva zihniyetinin ve darbeci general zihniyetinin yanında olursunuz siz…
Size böylesi yakışır…
Tıynetiniz bu…
Ar damarının çatlaması böyle birşey herhalde…
RASİM OZAN/TAKVİM