Deniz bitti bermudalı Aydın Doğan!

Medya gücünü kullanarak hükümet kurup, devirmeye alışan Doğan Medya Grubu, karşılarında dik duran Cumhurbaşkanı ve Hükümet’i görmekten oldukça mutsuz. Atılan manşetlerle darbe özlemi çektiğini hissettiren Grup, Yeni Türkiye’yi hazmedemiyor.

Yine bir seçim dönemi, yine başrolde Aydın Doğan ve tetikçi medyası var. ‘Eski Türkiye’de başbakanlar ve parti liderleriyle televizyonda canlı yayında tartışabilen, attığı manşetlerle hükümetlerin düşmesine zemin hazırlayan ve gizli görüşmelerle kendisine ‘yandaş hükümet’ kurmaya çalışan Aydın Doğan ve tetikçileri, 2015 genel seçimlerinde de başrolde.

Ama artık “Yeni Türkiye” olduğunu unutuyorlar. Başbakanlar ile pazarlık yapılan, manşetlerle hükümet düşürülen dönemler geride kaldı. Ancak Doğan ve tetikçileri, galiba hala o siyaseti dizayn ettiği günleri özlüyor. Gelin, o eski Türkiye’yi ve medyanın siyaseti dizayn ettiği günlerini hatırlayalım…

Tarih 13 Ağustos 2002, yer ise Girit. Türkiye’de DSP Lideri Ecevit Başbakan, MHP Lideri Bahçeli ve ANAP Lideri Yılmaz Başbakan Yardımcıları. 3 Kasım’da AK Parti’yi iktidara taşıyacak seçimlere gidilecek ama Doğan medyası siyaseti dizayn etme peşinde.

Girit’te şort ve tişörtle dolaşan Aydın Doğan, o dönem sahibi olduğu Milliyet ve Hürriyet gazetelerinin yayın yönetmenleri Ertuğrul Özkök ve Mehmet Y. Yılmaz’la geziniyor. Fotoğraftaki diğer kişi, Türkiye’de medya ve siyaset arasındaki kirli ilişkileri anlatmak için başka söze gerek bırakmıyor: DYP Lideri ve eski Başbakan Tansu Çiller’in eşi Özer Çiller…

ÇİLLER: KUMPAS KURDULAR

Konu, ANAP ve DYP koalisyonu için Tansu Çiller’in ikna edilmesi, Doğan Grubu’na yandaş bir hükümet kurulması! Doğan’ın ‘Sis’adlı yatıyla gidilen Girit’teki pazarlık dört gün sürmüş ancak Özer Çiller, eşi Tansu Çiller’i koalisyon için ikna edememiş!

Hatta o günlerde, Doğan ve yöneticilerinin Tansu Çiller’i DYP-ANAP koalisyonuna ikna etmek için “Anketlerde iki partinin de barajı aşamayacağının görüldüğünü” söylediği, seçim koalisyonu yapması karşılığında tüm Doğan Grubu gazete, televizyon, radyo ve dergilerinin bu seçim kampanyasında DYP ve ANAP’a destek vereceği sözü verildiği iddiası da gündemde.

Ancak bu gizli görüşme, STAR gazetesi muhabirince görüntülenince siyaseti dizayn etme planı ortaya çıkmıştı. Hatta Aydın Doğan muhabire “Benim için pijamalı yazmayın. Artık bermuda giyiyorum” demişti.

Peki ama Tansu Çiller, Doğan’ın aracılık ettiği bu koalisyon teklifini neden kabul etmedi? DYP-SHP koalisyonunda başbakanlık, Refah Partisi ve DYP koalisyonunda ise başbakan yardımcılığı yapan Tansu Çiller, o dönemde Aydın Doğan ile televizyon canlı yayınlarında şiddetli tartışmalar yaşamıştı. Nisan 1999’da NTV’de Murat Birsel’e konuk olan Çiller “Bana Aydın Doğan’ın adamları kumpas kurdu” iddiasını dile getirmişti.

HÜKÜMET KURUP YIKAN MEDYA

Nisan 1999’da Kanal 6’nın canlı yayına çıkan Tansu Çiller, Doğan’ın Türkiye’de bir kartel medya oluşturduğunu söyleyerek, elindeki birtakım belgeleri kanıt olarak gösterdi. Çarpıcı sözler söyleyen Çiller şöyle konuşmuştu: “Aydın Doğan, kartel değilim diyor. Ancak Türk mahkemesinin aldığı karar bu doğrultuda. Devlet buna karar verdi. Bu karteli kullandığını mahkeme tescil etti. Birileri sizin adınıza hükümet kuruyor. İstediğini hükümetine yaptırıyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Doğan, siyaseti dizayn etmeye çalışıyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Aydın Doğan’ın hala siyaseti dizayn etme girişiminde bulunduğunu ancak kendisine artık ‘eski Türkiye’de olmadığını söylediğini belirterek şöyle konuştu: “Bak Doğan! Bana gelip, ‘sizin döneminizde bire beş kazandım’ diyen sen değil misin? Bana gelip, İstanbul Conrad’da şu ifadeler, ‘Ben, Sayın Demirel’le de çalıştım. Ben, Tansu Hanım’la da çalıştım. Özal’la da çalıştım. Özal, ‘medyayla da olmaz, onsuz olmaz’ bana bunu söyledi. Tansu Hanım, ‘bizlerle baş edemedi’.

Bunları anlatınca ben kendisine o zaman şunu söyledim, Aydın Bey, ben doğma büyüme Kasımpaşalıyım. Şunu bilmeni isterim. Bizim Rabbimize verilecek bir borcumuz var, can borcumuz. Onun vakti saati onda bellidir ama şunu bilmeni isterim, hakkın olanı her zaman alırsın ama hakkın olmayanı bizden öncekilerden aldığın gibi bizden alamazsın.”

BERMUDALI DOĞAN

Aydın Doğan, AK Parti’yi iktidara getiren 3 Kasım seçimleri öncesinde Girit’te DYP lideri Tansu Çiller’in eşi Özer Çiller ile gizli koalisyon görüşmesi yaparken STAR muhabirine yakalanmış ve “Benim için pijamalı yazmayın. Artık bermuda giyiniyorum” demişti.

O MANŞET İÇİN SUÇ DUYURUSU

Hürriyet web sitesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafının altında kullanılan “Yüzde 52 oy aldı, idam kararı verildi” ifadesi mahkemeye taşındı. Rahmi Kurt adlı avukat, hazırladığı suç duyurusu dilekçesini Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdi.

Gülen’e dizdiği methiyeleri unuttu

“Paralel Yapı’yla işbirliği yapmadık” diyen Aydın Doğan bu sözleri nasıl açıklayacak: “Hoca efendi gerçek demokrat. Ben de Erdoğan’ın karşısına geçiyorum…” Doğan Medya’nın sahibi Aydın Doğan önceki gün sahibi olduğu Hürriyet Gazetesi’ndeki yazısında Paralel Yapı ile işbirliği yapmadığını dile getirmesi, akıllara Paralel Yapı’nın Pensilvanya’daki başı Fethullah Gülen’in tapelerini getirdi. Gülen ile şimdi Tahşiye Operasyonu nedeniyle tutuklu bulunan Samanyolu Grubu Ceo’su Hidayet Karaca arasındaki görüşme, Aydın Doğan ile Paralel Yapı ilişkisini açıkça ortaya koymuştu. Ses kaydında Aydın Doğan’ın FETÖ lideri Gülen’e yönelik övgüleri dikkat çekmişti. İşte Doğan’ın unuttuğu o konuşma;

-Hidayet Karaca: Hocam müsaadenizle bir iki husus vardı, arz edebilir miyim?”

-Fethullah Gülen: Buyrun..

-Karaca: Bugün Aydın (Doğan) Bey’le yemek yedik. Selam ve hürmetleri var zat-ı alinize

-Gülen: Teşekkür ederim sağolun.

-Karaca: Aydın Bey “Şu anda gerçek demokratlığı Hocaefendi temsilediyor. Bir tek Hocaefendi var. Hatta ben de artık Başbakan’ın (Erdoğan) karşısına geçmeyi düşündüm. Aleyhte yazılar yazayım. Bununla bir yere varılmıyor” dedi.

(STAR)