Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, 365 oda ve borsa başkanı ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda istişare toplantısı yaptı. Erdoğan burada parale örgüt hakkında çarpıcı açıklamalar yaptı. İşte satırbaşları:
“17 ARALIK’TA YARGI İÇİNDEKİ BAZI ODAKLAR HAREKETE GEÇTİLER”
Bu millet kendi istikametini kendisi çizer. Sokak eylemleri, faiz ve rant lobileri değil nu milletin rotasını sadece millet tayine der.
Eski Türkiye’ye inşallah geri dönüş olmayacak.
Bundan bir yıl önce 17 Aralık’ta yargı içindeki bazı odaklar harekete geçtiler. Bazı operasyonlar yaptılar. Bahane yolsuzluk iddiasıydı. Maske ambalaj kılıf yolsuzluk iddiasıydı. Ulusla ve uluslararası medya algı operasyonuna başladılar.
17 Aralık’ta eğer bu oyunu görmeseydik 25 Aralık operasyonunu yapacaklardı. Her şey hazırdı. Başbakan, bakanlar nasıl alınacak, bunların planı hazırdı.
İddianameler İstanbul’da o malum polisler tarafından yazılmış, bekletiliyordu.
“FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLERE BULAŞTIKLARINI GÖRÜYORUZ”
Ben Gezi olaylarına, 17-25 Aralık olaylarına darbe girişimi dediğimde bazıları kabul etmiyor. Gezi darbe girişimiydi. Mısır’da işe yaradı, Ukrayna’da işe yaradı Türkiye’de bu iş bozuldu. Biz sağlam durduk, millet sağlam durdu. Yolsuzluk kılıfı darbe niyetinin üzerini örtmeye yetmedi. Kimse kusura bakmasın. Ben burada bazı acı gerçekleri hatırlatmak zorundayım. 17 Aralık sonrasında biz ne dedik inlerine gireceğiz dedik. Aradan 1 yıl geçti. Milletimizin de desteği ile Allah’a ham dolsun inlerin egirdik ve giriyoruz.
Eğitimden hizmetten himmetten bahseden yapının faili meçhul cinayetlere bile bulaştığını bugünlerde görüyoruz. Zincir bunu gösteriyor. Daha şaşırtıcı şeyler de görecek duyacaksınız. Karşımızda sadece basit bir şebeke olmadığını, ulusal ve uluslararası şer odaklarının maşası olduğunu bilinmesini isterim. Kimi zaman bakıyorsunuz ana muhalefet bunlarla iş tutuyor. Diğer muhalefet, terör örgütü, terör örgütü gölgesinde siyaset yapanlar bu şebekeye destek veren kaynak aktarmaya devam eden bu şebekenin maşalığını yapan kurum ve kuruluşlarını nankörce koruyanlar da var.
“İHANET ŞEBEKESİNİ ÇÖKERTİP HESABINI SORACAĞIZ”
Paralel yapı hiçbir zaman yalnız hareket etmedi.
Güneydeki sevdikleri ülke yönetimi bunları maşa olarak kullandı ve hala kullanıyor.
Muhalefet partileri eski Türkiye’nin aktörleri bu yapıya destek çıktılar.
İş dünyasından, medya dünyasından bu yapıya destek verenler çıktı.
Bu ihanet şebekesini çökertecek ve hesabını soracağız.
Kimi zaman bakıyorsunuz muhalefet bu şebekeyle iş tutuyorlar. Kimi zaman terör örgütü, onun gölgesinde siyaset yapan parti dahi bu şebekeyle iş tutuyor.
İş ve medya dünyası da bugün hala bu ihanet şebekesiyle iş tutuyor.
“ESKİDEN MÜZİK KUTULARI VARDI…”
Eskiden müzik kutuları vardı, bozuk parayı atarsanız istediğiniz şarkıyı seçersiniz, 3-5 dakika orada şarkıyı dinlerdiniz. Bu şebekeye bozuk parayı atan istediği gibi kullanıyor.
YANIMIZDA OLUN
TOBB ve üyelerinden şüphemiz yok ama hassasiyetiniz muhafaza etmenizi, bağımsızlık mücadelemizde yanımızda durmanızı sizlerden rica ediyorum. Bu mesele sadece parelel yapı meselesi değildir. O yapıyı maşa olarak kullanan ve asıl meselesi de vatanın bağımsızlığını bozmak isteyen çevreler var asıl mesele budur. Bu vatanımızın güçlenmesini istemiyorlar. Hele hele 77 milyon nüfusu ile güçlenen bir Türkiye’yi istemiyorlar. Eskiden ayar verilen bir Türkiye vardı, gündemi belirlenen bir Türkiye vardı şimdi ayar veren gündem belirleyen bir Türkiye olduğu için rahatsız oluyorlar. Sıkıntı burada. Ülkemizin bağımsızlığı güven ve istikrar ortamı, ekonominin ve d emokrasinin daha da büyümesi adına şer ittifakına karşı birlikte hareket edeceğiz. Bakın biz boynumuzu eğmedik karşılarında dim dik durduk. Bunların tehdidinden, şantajından kasetlerinden korkan kim varsa gelsinler gereken ne ise tereddütsüz yapacağız. Her zaman söylüyorum. Abdestinden şüphesi olmayanın namazından şüphesi olmaz. Abdestten şüphe varsa namaz gitti gümbürtüye. Millet iradesini demokrasiyi özellikle de ekonomiyi bu maşalara ve kirli ellere beraberce teslim etmeyeceğiz inşallah.
DÜNYADAKİ SIKINTI BİZİ DE ETKİLİYOR
Aylardır olumsuz haberler yapıyorlar ne oldu ihracatta rekor seviyedeyiz. Dün büyüme rakamları açıklandı yine bir pozitif gelişme ortada. Gönlümüz bunun çok daha yukarda olmasını arzu ediyor ama dünyadaki sıkıntı bizi de vuruyor. Merkez Bankası rezervimiz 133 milyar dolar gibi bir seviyede. 12 Yıldır cari açığın Türkiye ekonomisini krize sokacağını iddia edenler cari açığın hızla düşüşü karşısında mahçup oluyorlar. Büyük projelerimiz ilerliyor. Turizm’de Türkiye rekor kırmaya devam ediyor. Türkiye’nin gücü, itibarı daha da yükseliyor. Umutsuz olmayacağız. Karamsar olmayacağız. Çalışacak, üretecek istihdam oluşturacak daima büyüyen itibarına itibar, gücüne güç katan bir ülke olacağız.
ELLERİNE KAN BULAŞMIŞTIR, BUNUN HESABINI VEREMEYECEKLER
Son derece önemli olan çözüm sürecinde de Türkiye artık önemli bir aşamaya geldi. Çözüm sürecini kimse rayından istikametinden çıkartamaz. Çözüm süreci 77 milyonun umutla sahip çıktığı bir süreç oldu. Umutla da filizlenmeyi sürdürüyor. Çözümü dağ ile sokak ile tehdit edenler artık Doğu ve Güneydoğu’daki vatandaşımızın nezdinde de itibar görmüyorlar. Onlar öncelikle 6-7 Ekim’de onlar ellerine bulaşan o kanın hesabını verecekler. Çözüm sürecine millet sahip çıkmıştır. İnşallah milletim bu süreci hayır dualarıyla desteklemesi neticesinde Türkiye inşallah bunları saf dışı yapacaktır. Derdin mi var gel konuşalım. Dağ ile silahla bu hallolmaz. Soruyorum yahu bir güvenlik gücü elinde bomba mesafesinde olan molotofla dolaşan onları halk otobosüne atan, vatandaşın dükkanını yakanlara ne diyecek. ‘İyi yaptın iyi bir gösteriydi demokratik bir gösteriydi’ bunu mu diyecek? Asla! Hükümetimiz böyle bir şeye fırsat vermedi vermeyecektir. Ne askerimiz ne polisimiz buna müsamaha ile bakmamıştır, bakmayacaktır. Bakarsak biz görevimizi yapmamış oluruz. Ne gerekiyorsa onu yapacağız.
HEPSİ BU MİLLETE HİZMET EDECEK
Milletimin sarayında misafirimiz olduğunuz için sizlere teşekkür ediyorum. Biliyorsunuz bura ile ilgili de garip garip şeyler söylüyorlar. Giderken aldı götürdü diye konuşuyorlar. Bunu tekerlekleri yok neyi nereye götürdük ki? Başbakanlık olarak düşünmüştük daha sonra bunu Cumhurbaşkanlığı sarayı olarak düşündük. Bu seni niye rahatsız ediyor? Hepsi bu millete hizmet edecek burası da Çankaya da. Malesef bunu idrak edemeyenler var. Buraya şu kadar para harcanmış diyorlar. Tek örnek vereceğim. Ülkemizde yargıya ait, danıştay olmak üzere bakanlıklar olmak üzere hepsine bir çok kendilerine ait olmak üzere binalar yapıyoruz yaptık. Onlar bizim gurur vesilemizdir yine yapılacak. İngiltere’de şuanda restorasyona giriyor oradaki saray. 3 milyar Avro ayrılıyor, dolar karşılığı 5 milyar dolar. İngiltere’de böyle bir yaygara görüyor musunuz? Cameron buradaydı sordum var mı diye yok dedi. Bunlar eski Türkiye’den kalma görüntüler. Biz artık eski Türkiye’de yaşamıyoruz. Yeni Türkiye her şeyi ile kendini bir defa ortaya koyacak.
BU SARAY TÜRK MİLLETİ’NİN İTİBARIDIR
Bütün bunları söyleyenler bir de buranın Kaçak Saray olduğunu söyleyenler bu ne edebe ne adaba sığmaz. Türkiye Cumhuriyet iyapmış olduğu bu sarayı ne gerekiyorsa ona göre yapmıştır. Danıştay kararları hepsi bunun içinde var. Şu kadar ağaç kesildi şu bu falan hepsi yalan. Bunlar aynı şeyleri farklı yerlerde de yaptılar. Bu ülkede güzellik adına millete yakışacak ne varsa hepsine karşı çıktılar. Bir büyüğümüzün güzel bir sözü var. ‘İtibardan tasarruf olmaz’. Burası Türk Milleti’nin itibarıdır. Buradan tasarruf olmaz. Sonucu nedir 600-650 milyon dolar. Öbür tarafta 5 milyar dolar restorasyon. Bunlarda ufuk yok. Bunlar bu dar akılları ile bu ülkede hiç bir şey yapamadılar. Biz şu 12 yıl içerisind ehamdolsun bu yaptıklarımızla övgü alıyoruz, almaya da devam ediyoruz. Bu arada TOBB sadece ekonomiye demokrasiye değil hakikaten kültür dünyamıza da çok önemli hizmetler yapıyor. Önemli eserler kazandırıyorlar. Yunus Emre’den Necip Fazıl’dan sonra Dede Korkut eserlerini de bu kalitede bastığınızı öğrendim. Bu büyük eserler için de teşekkür ediyor, özellikle TOBB’u çok daha kalıcı kılacak olabiliyorsunuz. İstanbul’da malum ben Yassı demiyorum Yaslı diyorum ve yanındaki sivri ada burayı demokrasi ve özgürlükler adası yapmayı kararlaştırmıştık. Bu iş için de TOBB soyundu. Orada da nice toplantıları yapma fırsatı bulacağız. Büyük devletlere gittiğiniz zaman bakarsınız bu tür toplantıları bu tür adalarda yaparlar. Kapanırlar adaya dünya ile ilişkilerini keserler oradan o önemli kararları çıkartırlar. Orası başlayınca da rahatsız olacaklar onu da söyliyim. Biz, tarihi bir görevimizi yerine getirmenin bilinci ile bu adımı attık ve bu adım TOBB ile hükümete nasip olmuş oldu. Cumhurbaşkanlığı sarayımızı da gezerek bizzat görmenizi bizler de istedik. Duyarak olmasın dedik, televizyonlardaki yalanlarla olmasın dedik. Bizzat görmenizde fayda gördük. Bu andan itibaren yeni bir başlangıç ve sıçrama olur diyor hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum’ dedi
Yanınızdayız Sayın Cumhurbaşkanım yanınızdayız! Son nefesimize kadar yanındayız! Ne kadar baskı-tehdit-şantaj görsek de her zaman yanınızda olacağımızdan hiçbir şüpheniz olmasın! Satmadık-satılmadık-kaçmadık, sadece bekliyoruz! “O Gün, Bu Gün” diyeceğimiz günü bekliyoruz.