MEDYAGUNDEM.COM- Paralel örgütün gazetesi Zaman’da dün Ekrem Dumanlı halkı isyana ve sokak devrimine çağırıyordu ya, bugün Akşam gazetesi yazarı Dumanlı’nın “tükenmişlik sendromu” içinde hiçbir inandırıcılığı kalmadığını yazdı. “Gün hesap verme günü” diye yazan Güler, halkı sokağa döküp hükümeti devirip hesap vermekten yırtacaklarını hesaplayan Dumanlı’ya “hadi cemaat siz sokağa dökülün” çağrısı yaptı.
İşte yazısı:
DUMANLI’NIN TÜKENMİŞLİK SENDROMU
Halk “isyan ahlakını” keşfediyormuş!
Ne demekse?
Kavram üretiyor aklı sıra.
Edirne’de, Rize’de Antep’te, Adana’da, Diyarbakır’da, İstanbul’da insanlar devlet zorbalığına boyun eğmiyor, eğmeyecekmiş!
İsyanlar, direnişler arttıkça Despotizm tükenecekmiş.
Bak sen!
Bunu fark edemeyen her yönetici tarihe zalim diye kaydedilecekmiş!
Bu dünyada da öbür dünyada da rezil rüsva olacakmış!
Zaman’ın GYY’si böyle söylüyor.
Aylardır aynı kelimelere takla attırmaktan başka bir şey yapamıyor.
“Tükenmişlik sendromu” deniyor buna.
Yazdıklarının, söylediklerinin kamuoyu nezdinde hiçbir etkisi ve ağırlığı yok artık.
Ve dahi inandırıcılığı da.
Neyse.
Biz gelelim asıl meseleye.
Rize’deki HES itirazını “isyan ahlakı” olarak görüyor.
Diyarbakır’dan yükselen sesi de.
Eyvallah
Ama çaktırmadan Gezi’yi de, Okmeydanı’nı da dahil ediyor buna.
Hatta bir polis memurunun intiharını bile.
‘İsyan ahlakının” tüm ülke sathına yayılmasını arzuluyor.
Niçin?
EY CEMAAT HADİ DÖKÜL SOKAĞA
Hükümet devrilsin, Erdoğan gitsin için.
Böylece paralel yapıya müdahale edilemesin için.
Başkaları sokaklara dökülsün, cemaat kaymağını yesin için.
Beyim, hadi siz de dökülün sokağa.
Sizde yok mu o ahlak?
Neydi; “isyan ahlakı!”?
Ey cemaat hadi dökül sokağa.
Niye dökülmüyorsunuz?
Başkalarına mı ihale ettiniz bu “isyan ahlakını”?
Taşeron isyancılarınız mı var?
İSLAM AHLAKINA SIĞAR MI BU?
Bu paralelcilerin top sakallı yazarlarından biri 30 Mart seçim sonuçlarının ardından sükutu hayale uğramıştı.
Sağda solda şöyle diyordu:
“Göreceksiniz, Gezi’nin yıldönümünde ortalık savaş alanına dönecek. Bu hükümet kaçacak yer arayacak. DHKP-C’yi çok hafife alıyor bu hükümet!”.
1 Mayıs’a da, Soma’ya da, Gezi’ye de çok umut bağlamışlardı.
Aleviler ölsün, solcular ölsün, Geziciler ölsün; yeter ki hükümet devrilsin.
Bu nasıl bir insafsızlıktır?
“İslam ahlakına” sığar mı bu?
Bir polis memurunun intiharını bile kendi emellerine alet etmeye kalkıştılar.
Oysa Ergenekon, Balyoz operasyonları sırasında; yaptığınız haberler, attığınız manşetler, yayımladığınız tapeler yüzünden kaç asker intihar etmişti?
Kaç aile perişan olmuştu?
GÜN HESAP VERME GÜNÜDÜR
Gün hesap verme günüdür.
Hukuk önünde çok yakında hesaba çekileceksiniz.
Yaptığınız, sebep olduğunuz zulümler nedeniyle hem bu dünyada, hem de öbür dünyada rezil rüsva olacaksınız.
Ve son bir not.
Ey cemaat!
Madem ki zulme uğradığınızı düşünüyorsunuz; o vakit dökülün sokaklara.
Dökülün de bir de “isyan ahlakınızı” görelim.
Hadi!
Bu ülke de Sünniler için kurulmuş, yetiştirilmiş tuzaklardan birisi olduğunu gördük mü, gördük. Bunun aynı tarzında, Biz ‘İslam’ın İçindeyiz’ diyerek gezen, İslam’da olmayan ibadet, ibadethane söylemleriyle ortalıkta gezinen diyalogcu Alevi birisi olduğunu iyi görelim. Son günlerde bunlar birlikteliğini de saklamadan iş tutuyorlar. PKK kadar tehlikeli bir yapılanmanın sinsice, ince ince oyunlar olduğunu görelim. Nasıl Sünnilerin içinden Sahte, Sahtekar Mehdiler, Mehdiyetler çıkardılarsa, Alevilerin içinden de Sahte, Sahtekar Vaftizciler yakında çıkacak, çıkartılacaktır. Tehlikenin bu tarafını gözden kaçırmayalım.