Cemaat içinde bir takım grupçuklar olduğunu belirten Avni Özgürel, bu grupların müstakil hareket etmek gibi bir eğilimlerinin olduğunu söyledi.
A Haber’de Sevilay Yükselir’in moderatörlüğünde yayınlanan %100 Siyaset programında dershaneler konusu değerlendirildi.
Başbakan Erdoğan’ın kullandığı “fitne odakları” ifadesini yorumlayan Avni Özgürel, Cemaat’in çok büyüdüğünü ve haliyle bu büyümeyle birlikte Cemaat içerisinde bazı farklı grupların, grupçukların oluştuğunu söyledi.
AK Parti’nin, önümüzdeki dönemde yeni bir yapılanma içerisine gireceğini, Erdoğan’ın muhtemelen Köşk’e çıkacağını varsayan Özgürel, buna karşılık Cemaat içindeki bazı grupçukların burada refleksif bir tutum içerisine girdiğini belirtti.
Avni Özgürel şöyle konuştu:
Esasında tartışma, salt bir dershanelerden ibaret bir tartışma olsaydı, bu kadar büyümezdi zaten. Çünkü dersaneler neredeyse 30 yıldır gündemde Türkiye’de.
Ama şu noktada, öyle zannediliyor ki, öyle bir itiraz ya da kamuoyu baskısı AK Parti’ye dönük, Başbakan’a dönük öyle bir yansıtılır ki, Başbakan geri adım atar, atmak zorunda kalır. Böyle bir kanaat oluşmuş.
Sevilay Yükselir: Sayın Başbakan ‘fitne odakları’ derken kime hitaben konuştu? Bu mesajlar Fethullah Gülen’e mi, yoksa Cemaat’in başka isimlerine mi?
Avni Özgürel: Cemaat denilen yapılanmayı buradaki herkes biliyor. Bu yapılanma her ne kadar Fethullah Gülen Hocaefendi’nin ismi etrafında şekillendiriliyor, ve tanımlanıyor ise de, içerisinde muhtelif gruplar, grupçuklar var.
Bu grupların müstakil hareket etme alışkanlığı edindiklerini geçmişte, gerek Emniyet içindeki bir takım tavırlarından, gerek yargı içerisindeki tavır alışlarından biliyoruz.
Peki, Fethullah Gülen son konuşmalarından birisinde, bir takım yargılamalarla ilgili uygulamaların Cemaat’ten kaynaklandığına dair kanaatlerin ve düşüncelerin gerçekle en küçük bir alakasının olmadığını(elimden gelse hepsini salıveririm sözleri) biliyoruz.
Cemaat büyüdükçe içlerinde kistik dokular üretiyor. Birçok unsur Cemaat’in içerisine katıldı. Ben şuna inanmak istemiyorum. Türkiye’de neredeyse 1960 ihtilalinden bu yana ilk defa çok büyük bir seviyede istikrarı yakalamış ve değişimi gerçekleştirmekte olan bir iktidar, üstelik de neredeyse “mezardakiler kalksın desteklesin” diyecek bir Cemaat tarafından desteklenen bir iktidar olacak, sonra bununla hesaplaşma gibi çizgiye insanları götürecek kadar bir öfke dalgasına insanları muhatap edecek. Bunun izah edilebilir bir tarafı yok. Ya arkasında çok büyük uluslararası bağlantılar olması lazım, ya da içeride bir iktidar paylaşımı kavgasının giderek daha fazla gün yüzüne çıkıyor olması lazım.
