MEDYAGUNDEM.COM- Cengiz Çandar bugün her ne yazıyor ve söylüyorsa, söylediklerinin ve yazdıklarının birer “Neo-con fısıltısı” olduğunu unutmayın.
O nedenle “Neo-con papağanı” Çandar’ın bugün paralel örgütle aynı safta yer alması da tam bir “sömürgeci yandaşlık”tan ibaret.
Türkiye’yi gözünü sakınmadan Neo-con tezleriyle ateşe atan, hükümete tehditler savuran Çandar, Radikal internet sitesindeki son yazısında da “iç savaş” çığırtkanlığı yaptı.
Türkiye’yi bir Irak ve Suriye’ye çevirme operasyonunun yerli taşeronu gibi davranan Çandar, “….yakın geçmişte, eski Osmanlı topraklarında, hem Ortadoğu’da hem Balkanlar’da ‘iç savaş’ı yerinde yaşamış, öncesini izlemiş birisi olarak, Türkiye’nin geleceğinden büyük kaygı duyduğumu bir kez daha yinelemek istiyorum.” ifadeleriyle Türkiye’de güya bir “iç savaş” endişesini yazdı ama yazısı “iç savaşı” sinsice temenni eden bir “sömürgeci aydın” tavrıydı.
Türkiye’nin yükselişini hazmedemeyen ve Ortadoğu’da çeşitli tuzaklarla bu yürüyüşü engellemek isteyen Neo-con/siyonist ezberleri, “dünya basını tepkisi” diye yutturmaya kalkışan Çandar, “Oldukça sık seyahat eden birisi olarak söylüyorum, dış dünyada Türkiye’nin geleceğine ilişkin endişe var. Oysa, birkaç yıl önce, aynı yerlerde, aynı insanlarda Türkiye’ye ilişkin hissiyat, bugün olanın 180 derecede zıddıydı. Bulunduğunuz mevkiler ve çevrenizdekiler, gerçeklerle bağınızı kopartmış olabilir. O nedenle yazı ile sorayım: Türkiye’nin nereye sürüklendiğinin farkında mısınız Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Başbakan? Bu işten kimse kazançlı çıkamaz. Siz de…” ifadeleriyle de Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu’nu tehdit etti.
Cengiz’in,Hasan Cemal’in,Altan kardeşlerin,Şahin’in(Alpay) ve benzeri bir sürü hainin tedirginliğini anlıyorum. O tedirginlik,Kılıçdaroğlu’nun (sonradan kıvırdığı) gafında gizli…O tedirginlik; Gezinin,1 Mayıs’ların ve daha öncesinde olanların, (ODTÜ olayları,Emek sineması gösterileri,ABD elçiliğinin bombalanması,3 pkk’lı kadın teröristin Paris’te öldürülmesi,THY grevi,Reyhanlı katliamı vs.vs.) motivasyon kaynağıdır… Hasan’ı dağlara çıkartan,Cengiz’e her gün,”Erdoğan’a uyarı” yazıları yazdıran,diğerlerinin de aynı şekilde, aba altında sakladıkları sopalarını açık açık göstermelerine neden olan “Enerji içeceğidir” o tedirginlik..! Gösteriler,kalkışmalar,isyanlar “Kızıl Devrim”le taçlanmadıkça da,rahat edemeyeceklerdir.Zira; adamlarımı 18 yaşımdan beri tanıyorum. Bu ülkenin hayrına yaptıkları tek bir icraat yok!!!
Varsa yoksa “Kzıl devrim” İyi de baba,”Kızıl devrim” olduğunda,Polit Büro ileri geleni olacağınızı mı sanıyorsunuz..? Öyle bile olacağını var saysak,bugünkü yaşantınızdan daha mı iyi olacak? Yoksa; “Ülkede İslâm olmasın da,ne olrsa olsun!” mu..?