MEDYAGUNDEM.COM- Cengiz Çandar dün Radikal’deki köşesinde son dönemde sinirleri ve kimyası bozulmuş, artık kendi gölgesiyle bile kavga eder hale gelmiş bir adam olarak ağzını bozduğu bir yazı yazmış, Taraf’tan ayrılan bazı yazarlara, ağır hakaretler etmişti.
Taraf’tan ayrılan ekipten Akşam gazetesi yazarı Kurtuluş Tayiz bugün köşesinde Çandar’a cevap yazdı.
Yıldıray Oğur, Kurtuluş Tayiz gibi isimleri “iktidar devşirmesi” diye suçlayan Çandar, sanırız bu yazıdan sonra sinirden kendini tokatlayacak!
Tayiz, “Sevgili Çandar, bugüne kadar kimse sizi derin devletin medya grubuna, internet sitelerine, gazetesine yazdığınız, çizdiğiniz için suçlamadı; ‘Derin devletin devşirmesi’ diye de hakaret etmedi. Siz niye bu kadar kötücülsünüz? Eminim, doğru bir sözünüz olsa böyle gözü kara bir şekilde insanları suçlamaya, karalamaya, andıçlamaya çalışmazdınız.” dedi.
Tayiz’in şu ifadesi Çandar’ı çıldırtacak:
“Hiç benzetmek, sizi incitmek istemem ama artık adınız her geçtiğinde aklmda sadece Doğu Perinçek resmi beliriyor. O da bir dönem Öcalan’a çok yakındı. İmralı bugün olduğu gibi yine o yıllarda barıştan bahsedince Perinçek, Kandil’e yanaştı, Öcalan’ı ise karalamaya başladı. Siz de bütün mesainizi neredeyse altı aydır çözüm sürecini karalamaya ayırdınız. Çözüm sürecine karşı olmadığınızı, bunun ‘kocaman bir yalan’ olduğunu söylüyorsunuz. Benim bildiğim Cengiz Çandar barış yanlısı ve çözüm taraftarıdır. Ancak çözüm sürecinin başladığına dair işaretlerin ortaya çıktığı ilk günden itibaren çözüme karşı olmakla kalmayıp, adeta adeta çözüme karşı savaş başlattınız.”
Tayiz Çandar’ın çözüm sürecine karşı nasıl tavır aldığını örneklerle anlatan Tayiz, “Sürecin ilk günlerinde büyük bir aceleyle gittiğiniz Hakkari ve Diyarbakır’dan yazdığınız ‘izlenimler’ ibretlikti. İmralı’dan gelen ‘tarihi bir süreç başladı’ değerlendirmesinin bile bölgede soğuk karşılandığını yazdınız. ‘Fırat’ın doğusu’nda ‘süreç’e yönelik olarak apaçık belirgin mesafe ve hissedilen soğukluk, Abdullah Öcalan tarafında kandırılabilecekleri kaygısından mı kaynaklanıyor? Böyle bi değerlendirmeyi kimseden duyamazsınız. Ancak…” diyen yazılarla çözüm sürecini başlatan aktöre, Öcalan’a yönelik kuşku ve güvensizlik üretmeye çalıştınız. Kürtlerin Diyarbakır Newroz’una katılımındaki büyük coşku, günler öncesinde Güneydoğu’da yapmaya çalıştığınız algı mühendisliğini boşa çıkardı; Kürtlerin ‘karamsa’,’kuşkulu’,’güvensiz’ olmak bir yana; canı gönülden, büyük bir istekle Öcalan’ın barış projesini desteklediğini gördük. ‘Süreci desteklemek ayrı, AKP’yi desteklemek ayrı’ diye mantıklı cümleler kurarak, aslında bizleri hükümeti destekleyen tarafta, kendinizi ise süreci destekleyen tarafta gösteriyorsunuz.” diye yazdı.