MEDYAGUNDEM.COM- Yeni Şafak yazarı Cem Küçük, bugün “Emniyet-yargı cuntasının elinde oyuncak olmak” başlıklı yazısında Radikal yazarı Cüneyt Özdemir’in paralel yapının kucağına nasıl oturtulduğunun hikayesini yazdı.
İşte yazısından bölümler:
SANA BASKI YAPAN EMNİYET-YARGI CUNTASI OLMASIN?
Bugünlerde hayli sıkıntılı günler geçiren Fatih Altaylı iki hafta önce Cüneyt Özdemir’in sunduğu 5N1K programına katıldı. Programın bir yerinde Özdemir, Altaylı’ya yaşadığı baskıyı ima ederek niçin istifa etmediğini sordu. Altaylı da, ‘Ne yani çekilelim de ortamı havuz medyasına mı bırakalım’ dedi. Emniyet-yargı cuntasının ellerindeki dosyalarla hizaya getirdiği bir grupta çalışıyor olmak, hatta genel yayın yönetmenliği yapmak zor iş.
Aynı programda Altaylı, Özdemir’e, ‘Sen niye istifa etmedin?’ dedi. Özdemir de, ‘Ben isterlerse istifa edeceğimi gazete ve kanalımın yayın yönetmenlerine söyledim’ dedi. Öyle ya Cüneyt Özdemir bugünlerde medyada özgürlük olmadığını, hükümetin herkese baskı yaptığını yazıyor. Acaba öyle mi? Sakın geçmişte kendisi ve çalıştığı kuruma baskı yapan emniyet-yargı cuntası olmasın?
ÖZDEMİR’DEN DEMİREL TAKTİĞİ
2010 yılının Ağustos ayında Hanefi Avcı’nın kitabı çıktı. Cüneyt Özdemir de söyleşi yapmak için Hanefi Bey’le mutabakata varıyor. Söyleşi yapılıyor da. Fakat heyhat, sonra bir şey oluyor. CNN Türk yönetimi bu söyleşiyi yayınlamıyor. Özdemir kanalın bu kararına saygı duyuyor. ‘Burası bir kurumdur, kurumları yönetenler vardır. Hatta empati de yaptım, bu kurumun ortaklarından biri 2 milyarlık bir vergi cezasıyla boğuşuyor.’ Süleyman Demirel’in 1970’lerde meşhur lafı vardı: ‘Çıkmışsam çıkmışımdır. Çıkmamışsam çıkmamışımdır.’ Özdemir’in dedikleri biraz buna benziyor.
NİYE İSTİFA ETMEDİN ÖZDEMİR?
Altaylı’ya niye istifa etmedin diyen Özdemir’e şimdi biz soralım: Sen niye istifa etmedin? Sansürün alasını yaşamışsın. Yaptığın röportajı yayınlamamışlar. O gün istifa ederek tarihe geçebilirdin. Ha o röportajı hükümet mi yayınlatmadı, yoksa odatv davasında sana da pençe atan emniyet-yargı cuntası mı? Yoksa patronunun yargıdaki dosyalarının akıbeti daha mı önemliydi?
BUGÜNLERDE GAZETECİ ARKADAŞLARIN NELER DİYOR BAK ÖZDEMİR!
Birçok işadamını yargıdaki dosyalarla yola getirdikleri gibi patronun da bu davalarla hizaya mı getirilmeye çalışıldı? Bugünlerde gazeteci arkadaşların neler diyorlar bir bak Cüneyt Özdemir: ‘Hükümeti eleştirirsem en fazla patron beni işten atar, tazminatımı alırım. Ama cemaati eleştirirsem içeri girerim. En iyisi hükümeti eleştirmek.’ Bu kadar kolay işte.
IRKÇI DİZİNDEN DOLAYI UTANIYOR MUSUN?
Cüneyt Özdemir’in bir de 2002-10 arası dönemi var. Odatv’nin ortaklarından biriydi kendisi. Soner Yalçın’ın yaveriydi. Odatv’de istemedikleri kişileri infaz etmekle meşguldüler. Özdemir, Soner Yalçın’la beraber şimdi milletin unuttuğu Sağır Oda denen ırkçı bir diziye imza attı. Bu ırkçı-faşist dizinin yapımcılarından biriydi. Allah’tan çok tutmadı dizi de, kitleleri çok etkilemedi. Ben olsam o diziden utanç duyarım. Bir siyaset bilimci o diziyi analiz etse o dizinin ırkçı olduğunu söyler.
KENDİNİ BİR DÖNEM SONER YALÇIN’IN İPİYLE FAŞİZMİN KUYUSUNA BIRAKTI
Kürt ve gayrimüslim düşmanlığı dizide tavan yapıyordu. Yalçın Küçük denen adam övülüyordu. Bir sahnede Kürtler Türkmenleri dağlara sürüyordu. Kürt karakterler kötü olarak resmediliyordu. Soner Yalçın’ın ipiyle kendisini ırkçılığın ve faşizmin kuyusuna bıraktı bir dönem. O karanlık dönemle dürüstçe hesaplaşmadan konuşacağı her şey boş. Önce kendi geçmişinizden hesap verin, sonra başkalarını suçlayın.
2011 yılının Haziran ayında Rasim Ozan-Nagehan Alçı çiftini programına konuk etmişti. Program baştan aşağı çiftin propagandasıydı. Özdemir onları övdükçe övüyordu. Hatta arkadaşları Soner Yalçın, Tuğçe Tatari, Oray Eğin onu topa tutmuştu. Çünkü o dönem Aydın Doğan bu çifte yakındı ve evlerine gidip geliyordu.
ÖZDEMİR’İN BİR YALANI DAHA
Sadece bu değil. Gazetemiz Yeni Şafak’la yolları ayrılmadan kısa bir süre önce Özdemir, yazarlarımızdan Murat Aksoy’u konuk etmişti. Özdemir hemen twitter hesabından, ‘Murat Aksoy 5N1K’da ettiği sözlerden dolayı’ kovuldu yalanını yazdı. Oysa gerçek başkaydı. Daha sonra Aksoy da Özdemir’in bir başka programında gerçek sebebin bu olmadığını söyledi.
ÖZDEMİR’İ BİR ŞEKİLDE CUNTA KORKUTMUŞ
Cüneyt Özdemir için önemli olan hükümete çakmak. Bir şekilde emniyet-yargı cuntası kendisini korkutmuş. Paralel yapı hakkında tek kelime yazamıyor, ağzını açamıyor. KCK tutuklamalarını, Aziz Yıldırım’a yapılanları, kendi arkadaşları Nedim Şener ve Ahmet Şık’ın nasıl haksızca hapis yattığını, Balyoz’u, askeri casusluğu ve medyaya yansımayan onlarca davayı görmezden geliyor.
ÖZDEMİR PARALEL YAPIDAN YANA
İnanın çok yazık. Elbette bu davalarda hükümetin de sorumlulukları vardır, kimse bunları inkar etmiyor. Ama en azından Nedim Şener’e sorsa, emniyet-yargı cuntası hakkında kendisine anlatırdı. Özdemir paralel yapıdan tavrını koyuyor. Gerçek bir demokrat hata yapsa bile seçilmişlerden yana olur. Çünkü seçilmişler hesap verebilir. Paraleller hayalet gibidir.
Geçmişte darbelere destek veren, vesayeti seçen, AK Parti kapatma davasında bürokrasiden yana tavır alan, hep yanlış ata oynamış bir medya düzeni var. Bu medya ve aktörleri hala aktif. Hesap vermiyor, özür dilemiyorlar. Allah hiç kimseyi emniyet-yargı cuntasının elinde oyuncak durumuna gelmiş Doğan grubunun bazı yazarlarının durumuna düşürmesin. Acınacak haldeler.