Star gazetesinde Ersoy Dede’nin “Kaybettin Levent sus artık!” başlıklı yazısı şöyle…
Ağzından imar, rant, betonlaşma gibi laflar düşmeyen Levent Gültekin’in İstanbul’un silüetini katleden müteahhitlik rezaletini yazdığımız için yargılandığımız dava bitti.. Gazeteci numarası yapan bu tüccar, Anadolu yakasında yemyeşil bir alanı parselleyip, oradaki ağaçları yok etmiş, dönemin güç sahipleriyle işbirliği yapıp iki koca kule dikmişti.. Bunu yazdık diye bize iftira davası açtı.. O suçlamadan beraat ettik.. Yani o rezaletle ilgili yazdıklarımızın doğru olduğu mahkeme kararıyla tescillendi.. Şimdi artık çıkıp, aynı semtte en fazla 3-4 kata izin verilirken, böyle dev kuleler dikmesi nasıl mümkün oldu, isterse açıklar.. Bunu yapacak parayı nereden bulduğunu hiç sormuyorum.. ‘Mücahitler Müteahhit oldu’ lafının sahibi biliyorsunuz..
Gerçek Hayat dergisini çıkarttığı yıllarda bu başlıktan kapak yapmıştı.. Meğer orada bahsettiği müteahhit kendisiymiş.. İftiradan beraat ettik ama mahkeme, hakaretten mahkumiyet verdi.. 24 saat basın hürriyeti goygoyu yapan, gazetecilerin yazdıklarından dolayı cezaevine atıldığı yalanıyla hükümete yüklenen bu arkadaş, mahkeme kararını beğenmemiş.. “..bu kadar çok hakaret etmişti ala ala bu kadarcık mı ceza aldı?..” diye yazmış benim için.. Bunlar böyle işte. Tanıyın.. Lafa geldi mi, “gazeteciler yazdıklarından dolayı ceza almasın” diye beylik laflar ederler.. Ama kendilerine dönüp tek laf söylediğinizde soluğu mahkemede alırlar.. Hakimin verdiği kararı beğenmezler, “daha fazla ceza alsın” diye akar ağızlarının suyu.. Meraklanmasınlar herkes her şeyin farkında..
Bir anlatsana hele Levent…
– Akit’ten neden kovuldun?
– Yeni Şafak’tan neden kovuldun?
– Cine-5’ten neden kovuldun?
– Star’dan neden kovuldun?
– Gazeteciler.com’dan neden kovuldun?
– Habertürk’ten neden kovuldun?