Fetocu terör örgütünün Fuat Avni denilen nesebi gayri sahih sosyal medya trolü üzerinden İtalya’ya kaçtı diye iftira attığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan ilk kez canlı yayına çıkarak, A Haber’de tüm sorulara cevap verdi, kahpe terör örgütü FETÖ’nün alçakça algı operasyonlarını tek tek çökertti.
İşte Bilal Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları:
‘İtalya’ya kaçtı’ iftiralarına yanıt: Şuan da neredeyim İstanbul’dayım. Bayramda da buradaydım. Ben vatanımdayım benim başka vatanım yok. Kaçmış falan değilim. Bunun yeterli cevap olduğuna inanıyorum.
Güzel bir çocukluğum geçti Siyasetin yoğunluğunu kendim bildim bileli babamın hayatında hissetmişimdir. Raramazanlarda bile doğru dürüst iftar etmişliğimiz bile azdır
“BABAMA HEP SİTEM ETTİK”
Siyasetin yoğunluğunu kendim bildim bileli babamın hayatında hissetmişimdir. Raramazanlar da bile doğru dürüst iftar etmişliğimiz bile azdır. Babam çok yoğundu sitem ettik. Biz genç yaşta annem ve babamın ülke için yaptığı fedakarlıklarını ne kadar değerli olduğunu görmüş olduk.
Siyaseti babamın hayatından öğrendim. Yatılı olarak İmam Hatip’e başladım. Pişmanlık hissetmedim. O dönemlerde yaşadıklarım gelişimime ciddi katkı sağladı.
O GÜN BABAMLA VEDALAŞAMADIM
Ailecek ben uğurladığımız günü unutamam. Babamı cezaevine uğurlayaşımızı unutamam. Cezaevi kapısına gelindi babam orada toplananlara son sözlerini söyledi. Ben orada babamla vedalaşamadım. Kalabalıktan bir oraya bir buraya sallandım. Babamla vedalaşamam beni çok üzmüştü. Orada da çok yoğun bir trafiği vardı. Çok fazla mektup geliyordu.
BABAM MEKTUP YOLLAMIŞTI
Babam mezuniyetime gelemedi ve çok üzüldüm. Babam mektup yollamıştı ve arkadaşlarıma okumuştum. Karakterimizde derin izler bırakan bir süreç oldu.
KATSAYIDAN DOLAYI AMERİKA’DA OKUDUM
Katsayısı mağduru olduğum için. Amacım Boğaziçi Üniversitesi’nde okumak istiyordum. Amerika’dan Indiana Üniversitesi’nden kabul almıştım. Babamın cezaevi çıkışında da burada olamadım.
11 EYLÜL’DE ORADAYDIM
11 Eylül’de uçakların kuleye çarpışını ben canlı izlemiştim. 11 Eylül olduktan sonra bilmedikleri islam dini onlar için kötü bir çağrışım yaptı. Laf atılan müslümanlar oldu. Hırpalanan kişiler oldu. Genel itibariyle 11 Eylül’den sonra Amerika’da yaşamak müslümanlar için biraz zor oldu.
AMERİKA’DA KALMAYI HİÇ DÜŞÜNMEDİM
Burs desteğiyle Indiana’daki eğitimimi tamamladım. Harvard’a girdiğimde 21 yaşındaydım. Toplam 190 öğrenci vardı ve en genç öğrencilerden birisi bendim. Ben 10 yıla yakın Amerika’da yaşadım. Ve gerçekten Amerika’da kalmayı hiç düşünmedim. Muhakkak ülkeme döneceğim diye düşündüm.
Masterdan sonra Türkiye’ye dönmeyi düşünürken bir arkadaşımdan Dünya Bankası fikri geldi. Bana katkısı olur mu diye düşündüm. Bu şekilde Dünya Bankası’na başvurdum. Orada iki mülakat yaptık. Mülakatları yapan kişilerle aynı okuldan mezun olduğumuzu öğrendim. Orada sözleşmeli danışman olarak girdim. 2 yıllık bir sözleşmeydi. Eğitim politikası üzerine çalışmalar gerçekleştirdik.
TÜRGEV İLE İLGİLİ AÇIKLAMALAR
TÜRGEV’e yapılan saldırıların hedefi TÜRGEV değil. TÜRGEV üzerinden ailem ve Cumhurbaşkanımız hedef alınıyor. TÜRGEV’in diğer vakıflardan bir ayrıcalığı yok. Aynı yasalara tabiyiz. Yaptığımız işin kalitesini görenler işin hakkımızı teslim ediyorlar. TÜRGEV en varlıklı vakıf değil. İftira atanlar denetlendiğimizi biliyor.
MAKSAT ÜLKENİN CUMHURBAŞKANINA ZARAR VERMEK
Ciğercide çektirdiğimiz hatıra fotoğrafına DAEŞ iftirası yapıyorlar. Utanmıyor mu siyasetçiler iftira atıyorlar? Hedef de ben değilim. Burada maksat ülkenin Cumhurbaşkanı’na zarar vermek. Benim dokunulmazlığım yok. Kılıçdaroğlu tazminat ödeyecek.
17-25 Aralık süreci alçak bir kumpastır. Polisteki ve yargıdaki bağlantılar, bu örgüt tarafından tamamlandığının resmi.
Siyasilerin ne oy olacağım kaygısı doğru değil. Kaçtı lafı bardağı taşıran son damla oldu. Bu iftiralar alçaklıktır.”