MEDYAGÜNDEM-Başbakan Recep Tayyip Erdoğan TBMM’deki Ak Parti grup konuşmasında Reyhanlı’daki saldırının ardından Türkiye’deki Baas yanlısı tutum izleyen siyaset ve medyaya çok sert tepki gösterdi.
Erdoğan’ın sözlerinden satırbaşları şöyle:
BAZI SİYASİLER VE MEDYA BU ALÇAKÇA TUZAĞIN İÇİNDE
Terör örgütü saldırı sonrasında toplum dehşete düşerse o zaman amacına ulaşır. Toplum ikiye ayrılır soru işaretleri oluşursa terör işte o zaman hedefina ulaşmış olur. Bazıları terörün bı boyutu üzerinde hiç durmadılar. Bu tür acı hadiselerin ardından sorumluluk mevkiisindeki kişilerin tutumlarını inceleyin. Siyaset ve medya bunların yaptığı açıklamalar yayınlar.. Son derece hassas olan bu kesimlerin tuzağına nasıl düştüğünü göreceksiniz. Maalesef bazı siyasiler ve medya bu alçakça tuzağının içinde yer aldılar. İnsanlar sokaklarda can mücadelesi veriyor birileri çıkıyor sanki o saldırıyı beklermiş gibi sorumsuzca açıklamalar yapıyorlar. Hele bir durum gözyaşlarımızı dindirelim ondan sonra herkes eteğindeki taşları döksün. Reyhanlı sokaklarında kara dumanlar yükselirken hemen ellerini ovuşturmak fırsatçılıktır.
SİYASETÇİSİ DE MEDYASI DA BUNU GÖRMELİ
Saldırganlar o aracı patlattıklarında 50 cana kıydıkları için değil Suriyeli mültecilere saldırılar olduğunda o zaman sevindiler. Bunu görmek için terör uzmanı olmaya gerek yok. Siyasetçisi de medyası da bunu görebilmeli.
Bizim Suriye halkıyla zerre kadar meselemiz yoktur bizim Suriye’deki alçak gaddar diktatör rejimle meselemiz var. Kuzey Afrika’daki halk hareketleri başladığında Suriye’yi uyardık. Reformlar yapın dedik. Suriye’de olaylar başladığında bile Şam’la irtibatımızı kesmedik. Şam’a sürekli uyarılarımızı ilettik. Sabırla umutla uyarılarımızı yaptık. Tankla topla insanların üzerine saldırdıkları andan itibaren bizim tavrımız değişti. Geçmişte ne yaşanırsa yaşansın biz kendi halkına zulmedenle bizim işimiz olmaz. Biz her zaman mazlumların yanında yer alan bir hükümetiz.
BİZİM SURİYE’DE NE İŞİMİZ VAR DİYENLERE SESLENİYORUM
Bizim Suriye’de ne işim var diyenlere sesleniyorum; Bizim iki hedefimiz var.. Bölgedeki istikrar ve barış bizim için çok önemli. Türkiye Filistin ve İsrail arasında yaşananları görmeyebilirdi. Suriye meselesini de görmeyebilirdi. Türkiye Filistin’e kayıtsız kalmış bedelini ağır bir şekilde ödemiştir. Çok zor bir coğrafyada yaşıyoruz, kapıları kapatmak duvarlar örmek asla çözüm değildir. Bölgede kardeşlerine kayıtsız kalan bir devlet asla büyük devlet olamaz. Böyle bir devletin refah seviyesi atmaz. Türkiye çok uzun bir dönem sırtını kardeşlerine dönmüş ve irtibatı zedelenmiştir. Bugün Türk lirasının ve pasaportumuzun bir gücü varsa bu aktif dış politikamızın eseri.
BUGÜN BOSNA’NIN YÜZÜNE BAKABİLİR MİYDİK?
İkinci nokta ise insani boyuttur. Bosna Hersek’te çok acı katliamlar yaşanırken Türkiye bana ne deseydi bugün Bosna Hersek’in yüzüne bakabilir miydi? Halepçe katliamı sonrası Kuzey Irak’tan kaçan Kürt kardeşlerimize kucak açmasaydık Erbil’in yüzüne bakabilir miydik? Lefkoşe’den bana ne deme hakkına sahip miyiz? Türkiye’nin sınırında Rusya’nın kurşuna dizdiği azeri askerlerin acılarını hala kalbimizde taşıyoruz. AK Parti teşkilatının 76 milyon aziz milletimin şunu bilmesini istiyoruz. Dünyanın Türkiye’nin çocukları için sorumluluk yüklenmiş bir iktidarız. Çocuklar katledilirken susacaksak o zaman AK Parti’ye ne gerek var. Bunu CHP yapabilir MHP yapabilir bunu BDP yapabilir ama AK Parti asla yapmaz. Kapımızı çalan misafirlere kapımızı kapatacaksak bu harekete ne gerek var. Bakın CHP orada ’25 bin kişi buradan gitsin’ diye propoganda yapıyorlar. Ama onlar bizim kardeşimiz diyen Reyhanlılar var. Suriye’de her gün onlarca bebek katlediliyor. İşte Banyas’ı izlediniz. Annesinin kucağında onların nasıl katlediliğini gördünüz. Suriye’de her gün onlarca masum kadın katlediliyor tecavüze uğruyor. Suriyeli mülteciler gitsin diyenler acaba komşularının yüzüne nasıl bakabiliyor.
CHP KAOSTAN MEDET UMUYOR
Biz ırkçı bir millet değiliz. Kim ne derse desin biz mazlumun yanında olmaya devam edeceğiz. Annesinin karnındaki gibi büzüşmüş yatan bedeninin yarısı yanan bebeği görmemektense siyaseti bırakır çeker gideriz. Biz dünyanın bebekleri için siyaset yapıyoruz. Biz hesap gününe inanan bir kadroyuz. Dünyanın bebekleri için sesimizi yükseltmeye devam edeceğiz. Burada ülkemiz adına çok önemli bir hususu dikkatlerinize sunmak istiyorum, çok partili döneme geçtiğimiz andan itibaren CHP egemenliğin kaynağını başka yerlerden aramıştır. CHP hep fırsatı kriz durumlarında aramıştır. Seçim sandığında başarı gösteremeyen CHP kaostan medet umarak fırsat devşirmenin gayretinde olduğunu gördük. Sokak sokak direniş çağrısı yapan çözüm sürecini bir ayrışma olarak adlandırılan ve sürekli alevi vatandaşlarımızı tahrik ederek Esad’a destek vererek çok tehlikeli bir oyun oynuyor. CHP Türkiye’nin düşmanlarıyla aynı fotoğrafta bulunmak gibi bir hata yapıyor. En kanlı terör örgütlerinin ekmeğine yağ süren açıklamalar yapıyorlar. Saldırıları çok başka yerlere çekmeye çalışan bir tavıra büründüler.