MEDYAGÜNDEM- Basın Konseyi diye bilinen ama beş kuruşluk itibarı olmayan örgüt büyük bir skandalla kendi ipini çekti.
Hatay’dan Suriye’ye ambulanslarla silah taşındığını iddia eden Basın Konseyi’nin yalanını dün CNN Türk ekranında Adalet Bakanı açıkladı.
Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit, Konsey üyesi Tufan Türenç gibi isimlerin başrolünü çektiği iddia tam bir kurmaca ve tezgah çıktı.
Basın Konseyi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi ve TV8’in Haber Aktif programının sunucusu Gökmen Karadağ da, yaptığı açıklamada Orhan Birgit’in meslek ilkelerine aykırı davrandığını vurgulayıp, büyük skandalı şöyle açıkladı:
“Basın Konseyi’nin, Hatay Valiliği’nin tedbirleri arasında basın açıklamalarının da yer alması üzerine Hatay ziyaretinde gerçekleştirdiği temaslardan sonra düzenlediği basın toplantısında ciddi bir gazetecilik hatası yapıldı. Konsey Başkanı Orhan Birgit kamuoyunun dikkatini hak eden birçok iddiayı gündeme getirdi ama ‘Bize maalesef devletin sağlık ambulansları içerisinde silah taşındığını gösteren fotoğraflar verildi’ diyerek gösterdiği, fotoğraf çıplak gözle bile şüphe duyulacak bir fotoğraftı. Nitekim kendisi de daha sonra bu fotoğrafın fotomontaj olduğunu açıkça beyan etti.
Basın Konseyinin en önemli işlevlerinden biri medyada kişi ya da kurumların hak mağduriyeti iddiaları/şikayetleri karşısında konuyu değerlendirerek bir karara varmaktır. Bu karar şikayetin reddi ya da yerindeliği şeklinde olup yerinde bulunması durumunda uyarı ya da kınamayla sonuçlanır. Bazen de şikayete gerek kalmaksızın Yüksek İstişare Kurulu resen işlem başlatır.
Sözü edilen olayda ‘Bize maalesef devletin sağlık ambulansları içerisinde silah taşındığını gösteren fotoğraflar verildi’ denilerek yapılan açıklama Basın Konseyi Meslek İlkeleri’nin ihlali anlamında değerlendirilebilir. Bu fotoğrafı en temel gazetecilik şüpheciliği ve Basın Konseyi Meslek İlkeleri dahilinde sorgulamayıp alelacele duyurması Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit’ten beklenmeyecek bir harekettir. Basın Konseyi Yüksek İstişare Kurulu’nun ve Sayın Başkan’ın bu konuyla ilgili önümüzdeki süreçte nasıl bir tavır takınacağı önem taşımaktadır. Bildiğim gazetecilik doğruları karşısında kayıtsız kalınması ya da konunun geçiştirilmesi durumunda Yüksek İstişare Kurulu üyeliğimi gözden geçirmem kaçınılmaz olacaktır.”
Bu metinde dile getirdiğim hususlar Konsey’in bölgede edindiği diğer izlenimlerin soruşturulmayı hak eden vahametini boşa çıkarmaz. Ama Sayın Birgit fotomontaj olduğu çok muhtemel bir fotoğrafı ‘Bize maalesef devletin sağlık ambulansları içerisinde silah taşındığını gösteren fotoğraflar verildi’ diye sunarak ve hemen ertesinde fotomontaj olduğunu kabul ederek zaten diğer iddialarının ve izlenimlerinin de temelini sarsmıştır.
Sağlık Bakanlığı, Basın Konseyi’ne o fotoğraf beyanıyla ilgili şikayette bulunsa Konsey’in yaptırım kararı vermesi muhtemeldir. Böyle bir çelişkiyi de hiçbir kurum kaldıramaz.”
HATAY VALİLİĞİ DE YALANI NET BİÇİMDE ORTAYA KOYDU
Basın Konseyi Başkanı Orhan Birgit’in iddialarının ardından Hatay Valiliği internet sitesinden bir açıklama yayınladı. Açıklamada daha öncede bu tip iddiaların gündeme geldiği ancak hem Sağlık Bakanlığı hem de Hatay Valiliği tarafından yürütülen inceleme sonucunda doğru olmadığının ortaya çıktığı belirtildi.
Hatay Valiliği aynı iddiaların tekrarlanması üzerine bir kez daha inceleme yaparken, 112 Komuta Kontrol Merkezi’nden çağrılara yönlendirilen tüm ambulansların güvenlik nedeniyle uydudan GPS (Araç Takip Sistemi) sistemiyle izlendiğine vurgu yapıldı. Sistem üzerinde yapılan tüm incelemeler neticesinde herhangi bir ambulansın kesinlikle sınır ihlali yapmadığının tespit edildiği açıklamada, “Ambulansla çalışan sağlık ekibimizin hukuken ve fiilen silah veya mühimmat taşımasının mümkün olamayacağı bellidir.” denildi.
Yayınlanan fotoğraflarda Sağlık Bakanlığı’na ait ambulans söylemlerine karşın bunu gösterir herhangi bir emare olmadığı gibi personelin üniforma renginin farklı oluşu da iddianın ciddiyet düzeyini gösterdiği ifade edildi.
Fotoğrafta mühimmatla ilgili kısımda yer alan görüntülerdeki silahların boyutlarından ve fizik kurallarına uymayan duruşundan fotomontaj ve yerleştirme olduğu değerlendirildiği ifade edilen açıklamada, şöyle denildi: “Bu tür iddialar, tek amacı insan sağlığını düşünmek ve büyük bir özveri içerisinde insanlık için hizmet etmekten başka çabası olmayan sağlık personeline yapılmış haksızlıktır.”
BASIN KONSEYİ’NİN KAPISINA KİLİT BİRGİT’E MESLEKTEN MEN
Tarihteki en karanlık olaylardan Tan matbaası baskınının kilit isimlerinden biri olan Orhan Birgit’in imza attığı son skandal, meslek örgütlerini ve medya dünyasını sarsmalı. Birgit’in meslekten men edilmesi ve Basın Konseyi’nin olmayan itibarının yok edilmesiyle kapısına kilit vurulması gerekir.
Basın değil Baas Konseyi gibi davranarak büyük bir skandala imza atan Orhan Birgit başkanlığındaki örgüt mesleğin yüzkarası olarak da basın tarihine geçti.
medyagundem.com
