Başbakan Binali Yıldırım, Çırağan Sarayı’nda TİKAD Olağan Genel Kurulu’nda konuştu. Başbakan Yıldırım, konuşmasında Cumhurbaşkanlığı sisteminde seçilme yaşının 18’e düşürülmesini askerlik yalanı ile çarpıtan Kılıçdaroğlu ile ilgili çok önemli bir açıklamada bulundu. Başbakan Yıldırım, “Siyasette kadınların daha fazla olması lazım. Kılıçdaroğlu’nu ben anlamıyorum, gerçekten anlamıyorum. 18-25 yaşı o kadar çarpıtıyor ki… 18-25 yaş arası 9 milyon 250 bin insanımız var. Bunun yarısı kadın. İşi getirdi bağladı askerliğe. Peki 4,5 milyonu kadın, onlar askere gitmiyor. Onlarla ilgili bir düşünceniz var mı? Yok sayıyor, yok. Zihninde kadın yok. Sosyal demokrat olmak lafla olmaz” dedi.
Çırağan Sarayı’nda TİKAD (Türkiye İş Kadınları Derneği) Olağan Genel Kurulu’nda konuşan Başbakan Binali Yıldırım, “Geçtiğimiz 15 yılda kadına bakışımız, siyasette, iş hayatında, sosyal hayatta kadının yeri hep önceliğimiz oldu. Bu yolda adımlar attık. Bugün istatistiklere baktığımızda bankacılıkta kadın çalışan yüzde 51, hukukçularımızın yüzde 41’i kadınlarımızdan oluşuyor. 1 milyon öğretmenin yarıdan fazlası kadın. Yani biraz hızlı gitmişsiniz, yakında biz azınlığa düşeceğiz gibi görünüyor” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım’ın TİKAD Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmanın ana başlıkları şöyle oldu:
“KILIÇDAROĞLU GELDİ İŞİ ASKERLİĞE BAĞLADI”
Kolay elde edilen kolay gider. Mücadeleyle elde edilen kalıcı olur. Onun için hayat mücadelesinin hep beraber yapmamız lazım. Siyasette kadınların daha fazla olması lazım. Kılıçdaroğlu’nu ben anlamıyorum, gerçekten anlamıyorum. 18-25 yaşı o kadar çarpıtıyor ki… 18-25 yaş arası 9 milyon 250 bin insanımız var. Bunun yarısı kadın. İşi getirdi bağladı askerliğe. Peki 4,5 milyonu kadın, onlar askere gitmiyor. Onlarla ilgili bir düşünceniz var mı? Yok sayıyor, yok. Zihninde kadın yok. Sosyal demokrat olmak lafla olmaz. 9 milyon 18-25 yaş arasındaki insanı yarısı kadın. Efendim askere gitmemek için 18 yaşı seçilme yaşı olarak getirdiniz. Bir ana muhalefet partisi başkanına yakışmayacak bir şey. Onun için kadınlarımız, erkeklerimiz el ele vereceğiz. Nasıl Rusları Nene Hatun Erzurum’da durdurduysa gelecek mücadelemizi de birlikte vereceğiz. Sizin bunun farkında olduğunuzu görüyorum. Geldiğiniz nokta bunu gösteriyor. Günden güne güçlü Türkiye’nin kadınları her alanda daha güçlü hale geliyor. Siyasette Ak Parti yeni bir çığır açtı. Bizim partimizin en güçlü teşkilatı kadın kollarıdır. Ak Parti’nin başarısının arkasında kadınlar vardır. Nüfusumuz gençleşiyor. Bu enerjiyi boşa harcamamalıyız. Enerjimiz çok ama verimli enerjimiz zayıf. Kısır çekişmelerle zaman kaybediyoruz.
“NEVRUZ’DA BİLE KİMSEYİ TOPLAYAMADILAR”
Türkiye nereden nereye geldi. Bir gelecek vizyonu veriyorsunuz.Genç kardeşlerimiz ileriyi göremezse dağı tercih ediyor. Bugün çok şükür böllgede terör örgütünün baskısı kalkmıştır. Nevruz’da bile kimseyi toplayamadılar. 100 milyar yatırım teklifi geldi. 23 il sizi bekliyor hanımefendiler. Her türlü teşvik, destek var. Vatanseverlik Türkiye’nin her köşesinde iş yapmaktır. Biz bunun şartlarını sağladık. Güvenliğiniz bizden, desteğiniz bizden yatırım sizden. Bunun için Nene Hatun’un torunlarını Güneydoğu’ya Doğu’ya yatırıma davet ediyorum. Sizlere güveniyoruz. Siz olmazsanız biz perişanız. İşin birde bu yönü var. Bakan olabilirsiniz ama size de bir bakan olması lazım. ‘Osmanlı kadını’ diye bir tabir var. Osmanlı kadını demek bütün bireyleri bir arada tutan, geleceği inşa eden akil bir insan demek.
“ONLARIN OY HAKKI YOK”
16 Nisan önemli bir tarih, sandığa gideceğiz ve memleketin geleceğine karar vereceğiz. Bu değişiklik Cumhuriyetin kuruluşundan beri var olan bir takım anlaşmazlıkların son bulmasını sağlayacak olan bir değişikliktir. Aslında ilk adımı 2007’de attık ve ilk milletin seçtiği Cumhurbaşkanımız şu anda iş başında. İlk adım buydu. Yetkiyle sorumluluğu dengeli bir şekilde bu değişiklikle getiriyoruz. Bu başkanlık sistemi ABD’ye Fransa’ya benzemiyor. Evet bu milli bir sistem. Kararı biz vereceğiz. Her ne kadar Avrupa, Hollanda terör gruplarıyla kol kola olsada onların oy hakkı yok. Vatandaşımız onların dost mu düşman mı olduğunu görüyor ve kararı ona göre verecek. 2001’dene yaşadığımızı hepiniz biliyorsunuz. 23 tane banka battı. 46 buçuk milyar dolar uçtu gitti. Bedelini sonraki kuşaklar ödedi. 192 milyar lira 2001 krizinin borcunu ödedik. Bu borcu ödemek zorunda kalmasaydık Türkiye’nin nerede olduğunu düşünün. Türkiye’nin artık bir saniye bile kaybedecek vakti yok. Bu hayırcı korosu ne kadar hayırlı iş varsa karşı çıkar ama işleri bitirince önce onlar kullanır. İş yapmak risk almak demektir.
“TÜRKİYE BÖLGEDE KARAR VEREN ÜLKEDİR”
Türkiye’ye bu kadar yüklenilmesinin arkasında kıskançlık var. Türkiye kim diyor? Dünyanın en büyük havalimanını neden Türkiye yapıyor diyor. Bize yakışan bu. Çünkü dünyanın geleceğini biz gördük. Zenginlik batıdan doğuya geçiyor. Batıdan Doğuya geçerken İstanbul’dan geçeceksiniz.Kimsenin bizim geleceğimizi şekillendirme pozisyonunda olmasını kabul etmiyoruz. Türkiye bölgede karar veren ülkedir. Bölgenin geleceği hakkında benim de sözüm var diyen ülkedir. Bunun yoluda iç sorunlarımızı çözmemizden geçiyor. Artık noktayı koyalım. Rahmetli Menderes bundan şikayet etmiş. Tek başına iktidar olmasına rağmen… Hatıralarında diyor ki bazen canımdan bezdiriyor beni.. Erbakan Hocamız aynı, Özal aynı, Muhsin Yazıcıoğlu aynı. Ak Parti olarak hayalleri gerçeğe dönüştüren partinin adıyız. bu hayali sizinle dönüştüreceğiz.
