Avrupa’daki ekonomik ve sosyal krizler, ardı ardına çekilen isyan bayraklarıyla açığa çıktı.
Bir süredir protestolarla zaten başı dertte olan Fransa’da işler, Euro-2016 için ülkeye gelen taraftarların kavgalarıyla iyice karıştı. Onlarca kişinin yaralandığı, polisin sıklıkla şiddete başvurduğu olaylar, kıtadaki olağanüstü hali daha da ağırlaştırdı. İçine düştüğü nefret sarmalıyla birlikte Avrupa, ‘cazibe merkezi’ olma özelliğini her geçen gün biraz daha yitiriyor.
Fransa’da devam eden şiddet gösterileri Euro 2016’nın başlamasıyla birlikte yeni bir boyut kazandı. Paris’te Fransız hükümetinin iş hayatındaki düzenlemelerine karşı başlayan ve ülke geneline yayılan isyana Euro-2016 maçları için ülkeye gelen taraftarların ırkçılık kaynaklı çatışmaları da eklendi. Paris’te yaşanan terör saldırılarının ardından Avrupa’da hayatı çekilmez hale getiren güvenlik politikalarının da isyanlarda etkisinin olduğu belirtiliyor.
MARSİLYA SAVAŞ ALANI
Marsilya’da İngiliz ve Rus taraftarlar arasında maç öncesinde başlayan kavgalar 1-1 berabere biten maçın ardından da devam etti. Olaylarda 4’ü ağır 30’dan fazla kişi yaralandı. Başından ağır yaralanan bir taraftar hayati tehlikeyi atlatamadı. Maçın bitiş düdüğünün ardından Rus taraftarlar İngiliz taraftarların bulunduğu tribüne akın etti, fişekler havada uçuştu, bayraklar yerlerinden söküldü. İngiliz taraftarlar merdivenlerden yukarı ve telleri aşarak iç bölgelere doğru kaçmaya çalıştı.
Bazı izleyiciler ise arbededen kurtulmak için sahaya indi. Alkollü bazı holiganlar ise sokaklarda olay çıkardı, birbirlerine sandalyelerle saldırdı. Fransız polisi çatışmaları kontrol altına almakta zorlanırken 3 polis memuru hafif yaralandı. Polis Marsilya’da holiganları dağıtmak için iki gün boyunca yoğun şekilde biber gazı kullandı. Olaylar Nice’e de sıçradı. Nice taraftarları cumartesi günü Kuzey İrlanda ve Polonya taraftarlarına saldırdı. Şişeler, masalar, sandalyeler havada uçuştu, kavgada en az 7 kişi yaralandı.
FRANSIZLAR DA KARIŞTI
Uzmanlara göre Fransa’da 2015 yılında gerçekleşen terör saldırılarının ardından ilan edilen olağanüstü hal rejimi hükümetin güvenlikçi politikaları merkeze almasına yol açtı. Güvenlik gerekçesiyle sürekli uzatılma yoluna gidilen olağanüstü hale ek olarak terörist olarak nitelendirilenlerin Fransız vatandaşlıklarının ellerinden alınması isteği ülkede çok yönlü tartışmalara sebebiyet verdi. Bu iki çok önemli uluslararası organizasyonun hem güvenlik bakımından gerektirdikleri hem de ülkenin başat gelir kaynaklarından olan turizm açısından önemi durumu daha da kırılgan hale getirdi.
GÖÇMENLER UMUDU KESTİ
Uzmanlar, 2000’li yıllara kadar cazibe merkezi olan Avrupa’nın artık nüfusunu doyurma açısından zorlandığına ve yeni politikalar geliştiremediğine dikkat çekiyor. Nüfusun yaşlanması, göç dalgaları ve Avrupa’nın bugüne gelmesinde en büyük pay sahibi olan sömürge ülkelerinden getirilen göçmenlerin de artık Avrupa’yı bir umut olarak görmekten vazgeçmeye başlamasının da sosyal krizlerde etkisinin büyük olduğuna dikkat çekiyor.
(YENİ ŞAFAK)
