Rüzgar Çetin’in annesi ile avukatı, üç kez şehit polisin eşinin yaşadığı Adana’ya 4 kez de anne, baba ve kardeşlerinin bulunduğu Çorum’a gitti. 3 milyon liraya anlaşan aile, son görüşmenin gerçekleştiği 30 Eylül’de şikâyetinden vazgeçti.
İstanbul Beşiktaş’ta alkollü halde kullandığı araçla polis Fatih Alagöz’ün ölümüne neden olan Rüzgar Çetin’in tahliyesini sağlayan 3 milyon liralık anlaşmanın perde arkası netleşiyor. Çetin’in annesi Hale Sözmen ile avukatı Mikayil Dilbaz üç kez şehit polisin eşi Özlem Alagöz’ün yaşadığı Adana’ya, dört kez de anne, baba ve iki kardeşin bulunduğu Çorum’a gitti.
AYNI TARİHTE DİLEKÇE
Şehit polisin yakınlarını “Ben de anneyim” diyerek şikayetlerinden vazgeçirmeye çalıştı ama olmadı. Aile, avukatı olmadan da Çorum ve Adana’ya giden anneden 10 milyon lira istedi. Bu talep üzerine görüşmeler askıya alındı. Daha sonra yapılan müzakerelerde istenen paranın düşürülmesi üzerine yeniden görüşmeler başladı. Yönetmen Sinan Çetin’in ilk eşi olan Sözmen ile avukatı Dilbaz, en son 30 Eylül’de Adana’ya giderek Özlem Alagöz’le görüştü. Aynı gün öğle saatlerinde Alagöz avukatları Yılmaz Aboşoğlu ve Gökay Gültekin’le birlikte Adana Adalet Sarayı’na giderek şikâyetinden vazgeçtiğine dair dilekçe verdi. UYAP üzerinden yapılan başvuru, anında davanın görüldüğü İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’ne düştü.
‘ARALARINDA HELALLEŞME OLDU’
Sözmen’le görüşmelere giden Dilbaz, SABAH’a “Adana ve Çorum’daki görüşmelerde ‘Helalleşme’ oldu” dedi. Dilbaz, “Kan parası verildi mi?” şeklindeki soruya ise “Bu konu iki aile arasında. Para meselesini benim konuşmam doğru değil. ‘Helalleşme oldu’ diyelim” diye yanıt verdi.
‘7 GÖRÜŞMEYE DE KATILDIM’
Dilbaz, sözlerini şöyle noktaladı: “Kazada yaralanan diğer polis Emre Tetik daha önce şikâyetinden vazgeçmişti. Şehit polis memurumuz Alagöz’ün eşi ve ailesiyle yapılan 7 görüşmeye ben de katıldım. Uzlaşma sürecinde hem Adana hem de Çorum’a Sözmen’le birlikte gittim. Final görüşmesi 30 Eylül’de yapıldı. O görüşmenin ardından Özlem Alagöz, şikâyetinden vazgeçtiğine dair dilekçeyi Adana Adalet Sarayı’na giderek verdi.”
-SABAH-