Yeni Şafak yazarı Cem Küçük bugün Fatih Altaylı’nın paralel örgütle ve paralel polis şefleriyle ilişkisini sorgulayan çarpıcı bir yazı kaleme aldı.
Yazısı şöyle:
ACINACAK ADAM ALTAYLI
Geçen hafta Fatih Altaylı ile Tuncay Özkan’ın birlikte yaptıkları programı izlerken durumlarına hem acıdım hem üzüldüm. Tuncay Özkan anti-demokratik, laikçi, ulusalcı bir ideolojinin temsilcisiydi. Post-modern bir darbe ile Erdoğan’ın indirilmesinden yanaydı. Fakat paralel örgüt Özkan gibi bir adama bile öyle kumpaslar kurdu ki, Özkan bugün mağdur hale geldi. Unutmasın ki şu an dışarıdaysa ben ve benim gibilerin paralel yapıyla mücadelesi sayesindedir. Özkan’ın yeniden içeri alınması da vicdana uygun olmaz. Fakat şu anki durumu Özkan’a göre çok daha acınacak bir adam var ki, o da Altaylı. Habertürk yönetiminden kovulmuş Altaylı her şeyden önce halka doğruları söylesin.
PARALEL POLİS ŞEFLERİYLE KANKALIĞINI ANLAT ALTAYLI
Tuncay Özkan emniyet-yargı cuntası marifetiyle içerde çürürken paralel yapının polis şefleriyle kanka olan Fatih Altaylı şimdi Özkan’ın ve Ergenekon mağdurlarının yanındaymış. Yahu senin o Teke Tek programında paralel yapının tetikçisi meşhur muhabirin kaç defa PR’ı yapıldı? O paralel tetikçiydi Özkan’ları içeri attıracak haberleri yapan. Paralel yapının elemanlarını yayına alıp yağlayıp balladığın programlar herkesin aklında. 28 Şubat soruşturmasının konuşulduğu günlerde paralel yapının polis şefleriyle ne kadar kanka olduğunu tüm Ciner Medya camiası biliyor. Meşhur paralelcibaşı polis şefiyle kaç defa beraber öğle yemeği yediniz? Merak etme sana paralelci olduğunu söyleyen yok. Fethullah Gülen’den en az Erdoğan kadar nefret ettiğini biliyoruz. Fakat sen kendini kurtarmak için paralel yapının polis şeflerine yanaştın. Onların istediği yönde haberler yaptın mı yapmadın mı? Sen onu söyle…
KANKALARIN PARALEL POLİS ŞEFLERİ HAKKINDA EN ÇOK ŞİKAYET OLAN DAVAYI DURDURDU
Şimdi de o paralel polislerin içeri attığı Tuncay Özkan’ı almışsın karşına, ‘Ah vahhh’ ediyorsun. Yahu o sahte kanıtları kim oluşturdu? Levent Kırca’yı konuk ettiğin programda, ‘Silivri’deki gazeteciler umurumda değil’ diyen sen değil miydin? Kim insanlara malum kumpasları kurdu? Cevap ver Altaylı… Senin kankalık ettiğin ve köşende röportaj kılıfında PR’ını yaptığın o polis şefleri değil mi? Daha geçenlerde meşhur bir paralel istihbaratçının senin hakkında ettiği güzel lafları gururla anlattın ekranda. Elbette seni överler, çünkü sen özellikle 2012 yılında –biraz da 28 Şubat’tan içeri atılma korkusu yüzünden– senden ne istiyorlarsa yaptın. 28 Şubat davasında hakkında en çok şikâyet dosyası olan gazeteci sendin ve normalde bir hukuk süreci başlaması gerekirdi. Ama senin kankan paralel polis şefleri bu süreci durdurdu. Sen de onlarla haber ve manşet işbirliği yaptın mı, yapmadın mı?
SERAP ÇİL OLAYINDAN SENİ PARALEL POLİS ŞEFİ KURTARMADI MI?
Tabii olay sadece 28 Şubat korkusu değil. Şu soruya dürüstçe cevap ver. Serap Çil olayından seni meşhur paralel polis şefi kurtardı mı kurtarmadı mı? Daha önce bir yazımda yazdığım mahkeme kayıtları ortada. Muhabir olan bir kıza büyük paralar vermişsin. Niye bir muhabire her ay yüksek paralar ödedin? Bütün bu süreçte bu paralel polislerden yardım istedin mi, istemedin mi? Bir şekilde bir suç uydurulup Çil’in evi basıldı mı basılmadı mı? Senin başına bela olan Serap Çil’in evini basma emrini kankan paralel polis şefleri verdi mi vermedi mi? Bir şekilde kurtulman için Çil’e itibarsızlaştırma operasyonu yapılması gerekiyordu. Bu operasyonun emrini kim verdi? Senin paralel örgütle işbirliğin işte bu olaya dayanıyor mu dayanmıyor mu? Bu sorulara dürüstçe cevaplanmadıkça bir daha Altaylı meşruiyet elde edemez. Aynı şey Altaylı’nın patronu Turgay Ciner için de geçerli… Bu davanın sil baştan görülmesi lazım.
SARIGÜL’ÜN 300 YILLA YARGILANMASINI GEREKTİREN DOSYALAR
Bu arada Turgay Ciner’in Kasımpaşa’dan ortağı Mübariz Mansimov ile ilgili yazdıklarım da dikkatle okunmalı. Yeniden tekrarlıyorum ki Mansimov’un yakın dostu Mehmet Ağar da bu konuda vebal altındadır. Ağar Emniyet’teyken bu paralel ekibi korur ve kollardı. Hala aynı pozisyonda mı? Yoksa Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden mi yana? İkincisi olmasını diliyorum. Mansimov paralel yapı ile tüm bağlantısını koparmak zorundadır. Özellikle paralel işadamı İ.K’ya dikkat. Bu isim hala iş dünyasından paralel bir hatla bu emniyet-yargı cuntasına bağ kurmaya çalışıyor. Aynı bağ görünüşte siyasetçi olan ama aslında iş adamı olan Mustafa Sarıgül için de geçerli. Sarıgül tüm ipini bu paralel yapıya teslim etmişti. Bu paralel polis ve yargı ekibi Sarıgül ve ekibinin dün bahsettiğim dosyalarını sümenaltı ediyordu. Sadece Dursun Çaltı’nın yargıya teslim ettiği dosyalar ve eski eşi Aylin Kotil’in beyanatları Sarıgül’ün 300 yılla yargılanmasını gerektirecek nitelikte. Bu hukuk süreçlerini hep paralel yapı engelledi. Sarıgül ve dün bahsettiğim saz arkadaşları bu paralel yapıyla bağını koparmalı ve Türkiye Cumhuriyeti’nden yana olmalı.
CANDAŞ TOLGA IŞIK’A DE MESAJ
Son olarak daha dün paralel yapının polis şefleriyle kanka olan ve onlarla işbirliği yapan ve Nazlı Ilıcak’ı bu ekiple tanıştıran şahıs 25 Aralık’ın demokrasi kahramanı Efkan Ala ile yakınlaşmak için bin dereden su götürüyor. Yahu İçişleri Bakanımız Efkan Ala bu numaraları yer mi? Paralel örgütün ciğerini bilen Efkan Ala’yı kandırmaya kalkanlar çok şaşırtıcı şeylerle karşılaşırlar.
Lannn köpekkk! Çil çil görünce dayanamadın değil mi? Fatih Altaylı, Serap Çil, Turgay Ciner, ne iş? Bermuda şeytan Üçgeni mi! Paralel mi! Müsavi mi? Gurup mu?