Kendisi de bir Alevi olan Zerrin Özer açılımdan umutlu olduğunu söyledi. Ünlü sanatçı, “Erdoğan’ı seviyorum diye kendi kültürdaşlarımdan ağır hakaretler yedim” açıklamasında bulundu.
Alevi açılımının sıcak gündem olduğu şu günlerde ünlü sanatçı Zerrin Özer A Haber’e çok özel açıklamalarda bulundu. Kendisi de bir Alevi olan Özer açılımdan umutlu olduğunu söyledi.. Ünlü sanatçı, Erdoğan’ı seviyorum diğer kendi kültürdaşlarımdan ağır hakaretler yedim” açıklamasında bulundu.
‘ERDOĞAN’I SEVDİĞİMİ SÖYLEDİM’
Tüm yüreğimle inanmak istiyorum. Biliyorsunuz ben hayatımda insanları hiçbir zaman mevkisine göre sevdim veya sevmedim değil. Ben ilk önce bir insanı sevmem için yüreğini sevmem lazım. Yani tavrını sevmem lazım, inanmam lazım. Sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan Beyi ben sevdiğimi söyledim ve çok enteresan ben hayatım boyunca hep liberal oldum. Yani fanatik olmadım hiçbir şekilde. O yüzden size bunu çok içtenlikle söyleyebilirim ki, ben bazı kesimlerde bazı kültürdaşlarımdan Alevi kardeşlerimden, dostlarımdan çok ağır hakaretlere uğradım. Yani bu çok yanlış bence. Ama çok üzüldüm. Çünkü ben sevilmemeye alışmadım hiç yani ,sevilememeyi yaşamadım hiçbir sanatçı olarak. Hele kendi kültürdaşlarımdan, kendi özümden o sözlerini duymak, sarf ettiklerini okumak…
‘HİÇBİR ZAMAN AYRIMCILIK YAPMADIM’
Ben inanıyorum olmak zorunda çünkü Türkiye’de çok büyük bir çoğunluk Alevilik. Ama ben hiçbir zaman mezhep ayrıcalığı yapmadım çünkü benim için hümanistlik çok önemlidir. Beni ailem böyle bir şekilde yetiştirmedi. O kötüdür, o iyidir diye yetiştirmedi. Sadece iyi olmamız adına bize emek verdiler. Dolayısıyla bize söylenen bu kötü sözler, mesela Alevi olmayan insanlara da söylense ben ayağa kalkarım. Elimden gelen her ne varsa yaparım ve haksızlığa hiç gelemem zaten. Dolayısıyla tabi bir Alevi vatandaş olarak, bir kere bir insan olarak eşitlik olması adına destekliyorum kesinlikle.
‘HER İNSAN ÖZGÜR YAŞAMALI’
Şimdi ben şöyle söylüyorum. Bir kere herkes özgür olmak zorunda yani düşünebiliyor musunuz yurtdışında yıllardır bizim Türk işçilerimiz var ve orada çalışıyorlar ekmeklerini kazanıyorlar. Öyle bir şey ki oradan mesela bazı kesim gitmelerini istiyor ama bazı kesim de gerçekten insan seven insanları ayırt etmeyen, milletini, dinini, ırkını ayırt etmeyen insanlar yürüyüşlere çıkıyor. Diyor ki; o bizim ülkemize çalışıyor, o da bizim bir insanımız. Çünkü emek veriyor bizim ülkemiz adına. Dolayısıyla ben herkesin son derece özgür yaşamasından yanayım. Böyle bu Kürt, Laz ben böyle ayrıcalıklar hiç görmedim.
‘NEDEN BU ÜLKEYİ PAYLAŞAMIYORUZ?’
Ben sadece şuna bakarım: İyi insan, kötü insan. Ben onu kötü diye adlandıramam. Bu bana çok son derece basit bir cevap olarak geliyor. Yani toplum olarak, kesim olarak kötü diye bir şey yok. Bunu kabul etmek mümkün değil. Bir de hep şunu söylüyorlar: Her Kürt PKK değil. Hep böyle karşılaştırılıyor. Bazı şeylerde görüyorum ve uzaktan yüzümü asıyorum çünkü yüreğim çok üzülüyor. Ama onlar hiç kimse azınlık dahi olsa çoğunluk dahi olsa üzülmesin. Neden bu ülkeyi paylaşamıyoruz? Neden mutlu olamıyoruz? Neden birlikte olamıyoruz? Neden birlikte olamıyoruz? Bunlar çok geriye dayanan şeyler. Bence bu biraz kültürsüzlüğümüzden de kaynaklanan bir şey. Çağdaş olmamız lazım. İnsanların birbirini sevmesi gerekiyor. Çünkü sevgi her şeyi yener diye düşünüyorum. İnşallah bütün ümidim, hep olumlu bakıyorum olmalı, olacak, olmak zorunda. Çünkü biz ilerici Türkiye’yiz ve bunlar olmak zorunda. Bunlar tekrar neden ortaya çıktı neden ayrımlar oldu ben bunu anlamış değilim ama herkesin birbirini sevmesini istiyorum.