Genç Abi’ler, Cemaat’in son dönemde Hükümet’e karşı takındığı tavırdan rahatsız… İlim Yayma Cemiyeti yöneticilerinden Selim Cerrah, “Hizmet evlerindeki öğrenciler çok huzursuz. Bize gelip, ‘Artık bu evlerde kalamayız. Bize kalacak yer bulun’ diyorlar” dedi.
Türkiye’nin dört bir yanında İmam-Hatip okulları yapan, Kur’an Kursları açan, yurtlar inşa eden ve dindar insan yetiştiren İlim-Yayma Cemiyeti’nin Ankara Danışma Kurulu Başkanı Selim Cerrah, son dönemde AK Parti hükümeti ile Fethullah Gülen Cemaati arasında yaşanan gerilimi Akit’e değerlendirdi. Hükümet ile Cemaat arasında yaşanan gerilim nedeniyle cemaat evlerinde kalan üniversite öğrencilerinin rahatsız olduklarını belirten Cerrah, “Hizmet evlerindeki öğrenciler çok huzursuzuz. Bize gelip, ‘Artık bu evlerde kalamayız. Bize kalacak yer bulun’ diyorlar” ifadelerini kullandı.
“DERSHANE, İNSAN KAYNAĞI SAĞLIYOR”
Yakın dönemdeki sürtüşme dershane konusu ile başladı görülüyor. Dershane, cemaat için neden bu kadar önemli?
Bu dershane konusu, insan kaynağı meselesidir. O camiadan arkadaşlarımız var, onlar; ‘Konu insan kaynağıdır’ diyorlar. Ama yani bu kadar büyük bir yapının ‘Dershaneler kapatılıyor, bizim insan kaynaklarımız kuruyacak’ düşüncesi ile tepki vermesi doğru değil. Dershanelerin böyle bir misyonu olabilir. Ama burada başka bir şey var. Dershaneler kapatılmıyor, dönüştürülüyor.
“MESELE DERSHANE DEĞİL”
Peki son dönemde yaşanan operasyonları, dershane konusu ile bağdaştırabilir miyiz?
Konuya sadece dershane penceresinden bakarsak büyük bir yanlış yaparız. Dershane meselesi, uluslararası büyük bir projenin bir parçasıdır. Bunu dershane tartışmasından sonra gelen operasyonlar da ortaya koyuyor. Bu operasyona bakıldığında gördüğümüz şey ne: İki yıl evraklar saklanmış, gizlenmiş. Kimseye sormadan araştırmalar, kovuşturmalar yapılmış. Üç ayrı dosya bir paketin içine konulmuş, bir gecede operasyon yapılmış. Dershane meselesi iki aylık mesele, bu yapılanlar iki yıl önce başlamış. Bunlar gösteriyor ki mesele dershane değil.
“CEMAATİ KULLANMAK İSTEYENLER VAR”
Söz konusu bu olaylar ışığında cemaati nasıl tanımlıyorsunuz? Yaşanan gelişmelerde rolü nedir?
“Bunlar, bizim kardeşlerimiz. Fakat bu insanların biriktirdiği enerjiyi veya sinerjiyi, bir kısım odakların menfaatlerine kullanmaya çalışan bir grup var. Bunlar içli dışlı. Hangisi iyi niyetle hizmet etmek istiyor hangisi kötü niyetle operasyon yapmak istiyor. Bunu ayırmak, hükümetin görevi. ‘İnlerine gireceğiz’ sözünü buna yoruyorum ben. Burada bu tür kirli emelleri olan veya olabilecek olan bir yapının var olduğu ortada ve bunlar gün yüzüne çıkarılmalı. Devletin de kendine göre bilgi kaynakları vardır. Başbakanın önüne dosyaları, bilgileri gidiyordur.”
AK Parti ile Cemaat’in ne yapması lazım?
Benim gördüğüm şu: Bu camia içindeki birileri, Gülen Hocaefendi’yi de yönlendirerek, bir kısım yerler adına bir kısım projeler yürütüyorlar. Hocaefendi’nin artık kalkıp Türkiye’ye gelmesi lazım. Bu işler Amerika’dan ancak bu şekilde yönetiliyor. Burada işleri kimin yönettiği belli değil. Bu işlerde bir sıkıntı var.”
“İKİ TARAF DA HUZURSUZ”
Cemaatten tanıdıklarınız olduğunu söylediniz? Size iletilen sorunları var mı? Onlar ne durumda?
Cemaatin hizmet evlerinde kalan birçok öğrenci arkadaşımız ile görüşüyoruz. Onlarda da çok büyük huzursuzluk var. Bize gelip, ‘Artık bu evlerde kalamayız. Bize kalacak yer bulun’ diyorlar. Esnaf kardeşlerimizden Cemaat’e desteğini çekenler var. Gazete aboneliklerini iptal edenler var. Mütevelli heyetlerinde kopmalar var. (YENİ AKİT)