A Haber’de Selin Ongun’un sunduğu “Bi Sormak Lazım” programı mesleğinde 60 yılı geride bırakan Mimar ve Tarihçi Prof. Dr. Doğan Kuban’ı konuk etti.
Kuban programda, Çamlıca Camii, İstanbul’un yapılaşması ve mimarların yeterince değerlendirilmemesi ile çarpıcı açıklamalar yaptı. İstanbul Teknik Üniversitesi’ne girdiği 1945 yılında mimarlık bölümünde 8 öğrenci olduğunu vurgulayan Kuban, bugün bu sayının 30 bin olduğunu ama bu bölüme yeterince değer verilmediğine dikkat çekti. Önemli ve iyi projelerde iyi mimarların değerlendirilmediğini belirten Kuban, “Türkiye’de 43 bin mimar var, bunların içinde yüzlerce yetenekli adam var. İyi olan da birkaç bin vardır elbet. Büyük proje, büyük bir cami yapılıyor. Projede adı geçenlerin içinde bildiğiniz biri var mı? Nerede o mimarlar? İyi mimarları iyi projelerde kullanın. Önüne gelen mimarlık yapabiliyor” diye konuştu. İşadamı Ali Ağağoğlu’na da yüklenen Kuban, “Kamuoyunun projelerde mimar olarak Ali Ağaoğlu’nu bilmesi işin döküldüğünü gösteriyor. Mimar olarak halk Ağaoğlu’nu biliyorsa doktor olarak da üfürükçüyü mü bilecek? Öyle şey olmaz. Uzmanlık olmazsa 21. Yüzyıl olmaz, çağdaşlık olmaz” dedi.
“EN İYİ CAMİYİ YIKTILAR”
Atatürk döneminde cami bakımından bir eksik olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Kuban, “Cumhuriyet Dönemi’nde en güzel cami Mimar Vedat Dalokay’ın inşa ettiği Kocatepe’ydi. Ama onu da yıktılar” diye konuştu. 1970’lerden sonra hızlıca göç alan İstanbul’un iyice çirkinleştiğini ifade eden Kuban, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İstanbul’u İstanbul yapan Sur İçi ve Boğaziçi’dir. Şehrin sorunu yapılaşmasındaki estetik sorunudur. Osmanlı geleneğinde Batı’daki gibi meydan geleneği yok. Ama Batılı gibi yaşıyoruz. Gökdelen, apartman inşa ediyoruz. İstanbul New York değildir, tarihi bir şehirdir.”
“SÜLEYMANİYE’NİN RESTORASYONUNA NOTUM SIFIR”
1970’lerde İstanbul’un koruma planını yapan heyet içinde olduğunu, 150 sayfalık rapor hazırladıklarını ama yok ettiklerini de belirten Kuban, Türkiye’de koruma ve restorasyonun doğru düzgün yapılamadığını da söyledi. Kuban, “Süleymaniye’nin restorasyonuna notum sıfır. Restorasyon toplum kültürünün en üst düzeyidir. Tarihi bilip, tarihe hassas olmayı gerektiriyor. Türkiye’nin yapısı ona uygun değil” dedi.