MEDYAGUNDEM.COM- Eğer Gülen örgütünün salt bir “dini cemaat” olduğunu düşünüyorsanız büyük bir yanılgı içindesiniz… Eğer Gülen örgütünü bir “dindarlar hareketi” olarak görüyorsanız fena halde aldatılıyorsunuz demektir…
Gülen örgütünün hiç bir gün Müslümanların yanında olmadığını bilmek bu yapıyı tanımak için yeterli neden…
Bu şebekenin oluşturmaya çalıştıkları algının aksine aslında 28 Şubat darbecileriyle ve eski Türkiye’nin vesayetçi kafasıyla “kardeş” olduklarını asla unutmamalısınız.
Bugün Taraf gazetesinde yer alan bir detay, 28 Şubatçı faşist kafanın paralel yapıda nasıl varlık bulduğunun göstergesi oldu.
Taraf gazetesinin Recep Tayyip Erdoğan’ın seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olarak TBMM’deki yeminiyle ilgili yayınladığı haberdeki şu detay sanırız ne demek istediğimizi gayet iyi anlatıyor:
İşte bu faşist zihniyet 28 Şubat darbesinde zirve yapmıştı. “Amin” diyen, namaz kılan, oruç tutan, başörtülü avına çıkan o faşist kafa bugün de Gülen örgütünün desteklediği Taraf’ta vücut buldu.
Milletin Meclisi’nde “amin” demeyi bir rejim sorunu olarak göstermeye çalışan gazetenin “dindar” olduğunu iddia eden bir yapının gazetesi olması ne kadar manidar, değil mi?
Otoriteye sordunuz mu da’ ALLAH yardımcınız olsun’ diyecek,ardından da AMİN diyeceksiniz? Siyonist tosuncukları neden rahatsız ediyorsunuz.Onlara YA RABBİ Siyonlarmı koru gavurcuklarımı koru diyerek dua edecek. bizim evlerimize de ateş salacak…Tam da Şeytan gibi pisliğini eline yüzüne nasıl da bulaştırıyor.Benden de o sıfata tükürüp geçmek gerekir..Ehli Salible birlikte yüzlerine yüzlerine tükürdüm gitti….
Taraf’ın zoytarısı Memmed, sağdan deniyor olmuyor, soldan deniyor olmuyor, şimdide aklı sıra Laiklikle falan belki bir şey tuttururum derine düşmüş! Umutsuzluk, çaresizlik adama neler yaptırdığının ibreti alemlik bir numunesini gösteriyorlar. Geçti olum geçti, o ayakları artık bu millete yutturamazsınız.
Hodja’larının;
Zaman Gazetesi de Cemaati bir arada tutabilmek için çeşitli yazılar yayınlıyor. Gülen’in her hafta yayınlanan Kürsü adlı sayfasında geçtiğimiz Cuma günü “Sosyal hareketler ve tabi süreçler” adlı yazısına yer verildi. Yazıda “Bütün insanlığı kucaklayan, onlara hizmet götüren hareketlerde birbirini izleyen, izlemesi gereken tabi süreçler vardır” ifadesi dikkat çekti. “Aksiyonda süreklilik” vurgusunun yapıldığı yazıda “Onun için toplum içinde fikri önderlik yapanlar iman mevzuunda sürekli canlı tutacak esaslar bulmak, metodlar ve sistemler üretmek zorundadır. Bu yönlendirme olmazsa rehavet devreye girer ‘Allah’a şükür yıllardır başarıdan başarıya koştuk, artık zaman rahata erme zamanıdır’ demeler söz konusu olur” denildi.
Bu talimatlarını yerine getirmeye çalışıyor. ‘fikri önderlik yapanlar iman mevzuunda sürekli canlı tutacak esaslar bulmak, metodlar ve sistemler üretmek zorundadır.’ Emrinin gerekleri olarak Memmedin Taraf gazetesi de bula bula ‘iman mevzuunda sürekli canlı tutacak esas ve metot’ olarak milletin diniyle imanıyla uğraşmayı bulmuş, kaşıyor, eyi kaşı eyi! Bakın millet bakın bunların din konusundaki samimiyetini görüyor musunuz? Dökmek, yıkmak için seçtikleri metodu görüyor musunuz? Bunlar Müslümandı ya! Müslümanlıklarının gereklerini işte böyle yerine getiriyorlar. Demek ki geçmişteki başörtüsü, namaz, abdest konusunda sürek avına çıkanlar sadece dönemin veasyetçileri değilmiş, arkalarında, perde arkasında bunlar varmış, bunların dolduruşuyla ortaklaşa hareket ediyorlarmış, bunları iyi tanıyın iyi, dininizle, imanınızla oynayanları çok iyi tanıyın, bunların nasıl iki yüzlü olduklarını iyi görün, Hodja’ları Allah Allah diye yalandan ağlar sızlar bunlarda gereğini Yallah Yallah diye yaparlar. Bunların takiyeci, yalancı, İslam düşmanları olduğunu gördünüz mü? Zaten vatan, bayrak düşmanlarıydı, şimdide din düşmanı olduklarını iyi görün.