Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci,15 Temmuz darbe girişimiyle Türkiye topraklarının iki devlete verilmenin hesapları yapıldığını belirterek, “Bu işgal girişiminin sonunda hedeflenen şey Ermenistan ve kürdistandı” dedi.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Fetullahçı Terör Örgütü’nün darbe girişimine ilişkin olarak, “Bu mübarek topraklardan iki tane ‘istan’ çıkarmak, başına siz koyun isimlerini, iki tane ‘istan’ kurmak için birilerinin kurguladığı bir ihanet girişimi, tam bir işgal girişimiydi, Türkiye’yi bölme girişimiydi.” dedi.
Zeybekci, Denizli Polisevinde sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve iş adamları ile istişare toplantısında yaptığı konuşmada, hükümetin çok önemli ekonomik çalışmaları tamamlamaya hazırlanırken 15 Temmuz’daki hain darbe girişiminin yaşandığını belirtti.
Darbe girişiminin yıllardır kurgulanan bir senaryonun son sahnesi olduğunu söyleyen Zeybekci, “15 Temmuz, bir darbe girişimi falan değildi, 15 Temmuz bir işgal girişimiydi.” diye konuştu.
Kurgulanan ihanetin denemelerinin yapıldığını vurgulayan Zeybekci, şunları söyledi:
“O Gezi olaylarıyla, 17-25 Aralık veyahut e-muhtırasıyla veya başka şekilleriyle devrede olan, hatta 28 Şubat döneminde de haince dönemin iktidarına yol göstererek, yöntem göstererek, ‘Artık gitsinler’ diyerek işaret edilen o süreçte tam bir ihanet girişimiydi. Bu, Türkiye’nin 10 milyon civarında şehit kanıyla, binlerce yıldan beri örülmüş olan, bu son devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir bölünme, bir işgal girişimiydi. Bu mübarek topraklardan iki tane ‘istan’ çıkarmak, başına siz koyun isimlerini, iki tane ‘istan’ kurmak için birilerinin kurguladığı bir ihanet girişimi, tam bir işgal girişimiydi, Türkiye’yi bölme girişimiydi. Allah’a hamdolsun 15 Temmuz gecesi Rabbim bu milletin gönlünden gönlünden korkuyu aldı.”
“16 TEMMUZ SABAHI BU ÜLKEDE BİR ZAFER GÜNEŞİ DOĞDU”
Zeybekci, 15 Temmuz’daki ihanet girişiminden sonra 16 Temmuz sabahı Türkiye’de bir zafer güneşinin doğduğunu dile getirerek, “16 Temmuz günü bu milletin dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazdığı Fransız Devrimi’nin çok çok daha üzerinde, Amerikalıların Bağımsızlık Savaşı’nın çok çok daha ilerisinde bir demokrasi, bir Türk sivil demokrasi devrimi diye tarihe yazdığı bir destan yazıldı. Bu şehitlerimizin ve gazilerimizin hesabı tek tek sorulacaktır. Bu kadar da basit değildir. 32 kurşunla şehit edilen Ömer Halisdemir’in hesabı sorulacaktır.” dedi.
Darbecilerin asıl amacının Türkiye’yi bölmek ve birkaç devlet daha çıkarmak olduğuna işaret eden Zeybekci, şöyle devam etti:
“Asıl amaçları bundan 100 sene önce çizdikleri bu Anadolu haritasının köşelerindeki o çıkıntıları gerçekleştirmekti. Bu milletin bu soysuzlardan hesabı yakıştığı şekilde olacaktır. Bu hesabı hukuk içinde soracağız. Bu hesabı adalet mekanizmamızın dışına çıkmadan soracağız. Adaletimiz, hukukumuz, bu hainleri, bu elebaşlarını, bu işin içinde olanları, bu ülkeyi bölmek isteyenleri, satmak isteyenleri asla affetmeyecek.”
Zeybekci, devlet mekanizmalarının gereğini yaptığını, hukuk mekanizmalarının çalıştığını söyleyerek, şu değerlendirmede bulundu:
“Denizli’de bunların birçoğunu tanıyoruzdur. Suçluysa cezalarını çekecekler. Anam dahi olsa, babam dahi olsa, çocuğum dahi olsa suçluysa gidecek bu millete hesabını verecek, cezasını çekecek. Bu konuda hiç kimsenin şüphesi olmasın. Bunun hesabı mutlaka sorulacak. Bu ihanete terör saldırısı demek bile yanlış. O kadar basit değil çünkü. Darbe girişimi değil bu. Bu kadar basit değil. Bu hikaye başka. Bu hikayenin arkasında korkunç bir örgü var, çok daha farklı şeyler var.”
“BU MUHTEŞEM ZAFERİ KARALAMAK İÇİN ELLERİNDEN GELENİ YAPIYORLAR”
Dış güçlerin, Türkiye’nin darbe girişimine karşı kazandığı zaferi gölgelemeye çalıştığını ifade eden Zeybekci, “Onların tarihine baktığımız zaman böyle bir zafer asla yoktur. Onların tarihlerinde kara lekeler vardır. Ama bizim tarihimizdeki bu muhteşem zaferi karalamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Biz ciddi bir ülke ve ciddi bir devlet olarak şu anda tüm dünyada bu algı operasyonlarına karşı kendi haklı davamızı anlatıyoruz. 15 Temmuz ihanetini anlatıyoruz. Türkiye’yi anlatıyoruz. Türkiye ekonomisinin bu dönemdeki gelişmelerini anlatıyoruz.” sözlerine yer verdi.
Zeybekci, dünyanın 2008 kriziyle yerle yeksan olduğunu, hala AB’deki istihdam sayısının 4 milyon düşük olduğunu söyleyerek, şöyle dedi:
“Türkiye 2008 yılından bu yana toplam çalışan sayısını, istihdam sayısını tam yüzde 33, yani 7 milyon kişi artırdı. Avrupa toplamda 4 milyon ekside hala. 2008’den bugüne kadar 27 çeyrektir. Türkiye ortalamasını aldığımız zaman her yıl üst üste yüzde 5 büyüdü. 2016’nın ikinci yarısına kadar olan yüzde 3.9’luk ortalama büyümemiz dahil buna. Eminim yıl sonu itibarıyla geldiğimiz zaman, ’29 çeyrektir Türkiye yüzde 5’in üzerinde büyüdü’ diyeceğiz. Türkiye bütün bu başarılarını AB’nin 28 ülkesinin 25’inden daha iyi bir kamu borçlanması, milli gelir oranıyla gerçekleştirdi. Bütçe açığında hemen hemen tamamından iyi bir başarıyla gerçekleştirdi.”
Türkiye’nin kamu-özel toplam dış borcuna bakıldığında yine AB’nin tamamından iyi olduğuna işaret eden Zeybekci, “Bunun kriz testi, şok testi yapıldı. 18 Temmuz sabahı saat 08.30’da bu test yapıldı. Dolar 2,88’den 3,08’e çıktı, 2,90’a indi, şimdi 2,94’ler sevisinde. Faiz 8,55’ten 15-20 olacak derken 9,40’a çıktı. Bugün 8,50’nin altını zorluyor. Türkiye’nin risk primi 224’tü, 288’e çıktı. Şimdi 230’a indi. Bütün rakamlarda şu anda çok daha iyi noktadayız. 15 Temmuz başka bir ülkede yaşanmış olsaydı, Avrupa’nın herhangi bir ülkesinde, en güçlü ülkesinde 15 Temmuz gibi bir ihanet yaşansaydı aylarca bankalar açılmazdı, çalışmazdı. Yıllarca faiz oranları dengelenemezdi. Yıllarca borsaları darmadağın olurdu, kendine gelemezdi. Ama bizim sistem 18 Temmuz sabahı tıkır tıkır çalışıyordu.” değerlendirmesinde bulundu.